Eskişehir Tabip Odası ve Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri (SES) üyeleri tarafından Eskişehir’de faaliyet gösteren üç büyük hastane önünde beyaz önlükler ve siyah kurdeleler ile COVİD-19 nedeniyle hayatını kaybeden sağlık çalışanları adına anma programı düzenlenerek basın açıklaması yapıldı. Öte yandan Eskişehir- Bilecik Tabip Odası tarafından, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin ‘Türk Tabipler Birliği kapatılsın’ şeklindeki sözlerine de tepki gösterildi. Dün öğlen saatlerinde Eskişehir Şehir Hastanesi, Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi ve Yunus Emre Devlet Hastanesi önünde eylem yapan doktorlar ve sağlık çalışanları, taleplerini de haykırdı. “ÇALIŞMA KOŞULLARINI DÜZENLEYİN” Şehir Hastanesi önünde yapılan basın açıklamasında konuşan Eskişehir- Bilecik Tabip Odası Başkanı Dr. Nesrin Ekici, aylardır mücadelesini özveriyle sürdürdükleri COVİD-19 pandemisi nedeniyle 93 sağlık çalışanını kaybettiklerini söyledi. Her biri çok değerli arkadaşlarını saygıyla anmak ve anılarını yaşatmak için bir araya geldiklerini vurgulayan Ekici, “Verdiğimiz sağlık hizmeti, özverili çalışma için takdir ve alkış beklemiyoruz. Çalıştığımız birimlerde yeterli ve uygun kişisel koruyucu ekipman sağlanmasını, virüs yükünü ve tükenmişliğimizi azaltacak çalışma koşulları düzenlenmesini talep ediyoruz” dedi. Yunus Emre Devlet Hastanesi ve ESOGÜ Tıp Fakültesi önünde anma programlarını gerçekleştiren SES üyeleri adına açıklama yapan Şube Başkanı Dr. Birtürk Özkavak ise yetersiz tedbirlerin ve yönetememenin yüzünden salgınının derinleşerek ilerlediğini vurguladı. Çemberin daraldığına dikkat çeken Birtürk Özkavak, “Artık her gün bir yakınımızın hastalandığını, onlarca yurttaşımızın hayatını kaybettiğini öğreniyoruz. Böylesi bir tablo içinde sağlık emekçileri de ağır kayıplar vermeye devam ediyor. Binlerce sağlık emekçisinin hastalığa yakalandığını duyuyoruz ve an itibariyle 93’e yakın sağlık emekçisinin hayatını kaybettiği haberleriyle yıkılmış bulunuyoruz Sadece hekimler ve sağlık çalışanları değil, babalarımız, annelerimiz, kardeşlerimiz ölüyor. Daha çok olduğunu bildiğimiz ama resmi olarak açıklanan rakamlarla dahi her gün 50 yurttaşımız, önlenebilir bir hastalık olan COVID-19’dan hayatını kaybediyor” ifadelerini kullandı. “MASAL ANLATMAKTAN VAZGEÇİN” Bugün burada hayatını kaybeden tüm sağlık emekçileri vatandaşları anısına bir dakikalık saygı duruşunda bulunduklarını kaydeden Özkavak, “Ve ivedilikle talep ediyoruz. COVID-19 salgın sürecinin bilimsel yöntem, şeffaf veri ve ilgili tüm kesimlerin katılımı ile etkin ve koordineli bir anlayışla yönetilmesini istiyoruz. COVID-19 salgın sürecinin bugüne kadar ki yönetiliş biçimini yetersiz ve kaygı verici buluyoruz. Hiçbir salgın vatandaşların bireysel çabalarıyla önlenemez. Bireysel tedbirler merkezi ve kapsamlı bir irade ve güven verici kararlarla birlikte uygulandığında anlamlı olur. Gaflet uykusundan uyanıp masal anlatmaktan vazgeçin. Her gün vatandaşımız kitleler halinde hastalanıyor ve ölümler artıyor. COVID-19 salgını mücadelesinde başarı; akıl ve bilim esas alınarak, gerçekleri konuşarak, filyasyon ve test süreçlerini çok iyi yöneterek, tedavi ortamını iyileştirip, sağlık çalışanlarını motive ederek sağlanır. Salgının yaygınlaştığı, her gün birçok sağlık çalışanının hayatını kaybettiği, herkesin kendisi ve bütün yakınları için sürekli tedirgin olduğu bir süreçte herhangi bir başarıdan söz edilemez. Artık sesimizi duymak zorundasınız. Ölmek istemiyoruz.” şeklinde konuştu. Basın açıklamalarının ardından üç ayrı noktada pandemide hayatını kaybeden sağlık çalışanları adına birer dakikalık saygı duruşunda bulunularak tek tek anıldı.