Türk Sağlık Sen Eskişehir-Bilecik Şube Başkanı Hüseyin Kararman ile sağlık sorunları ve çözümleri üzerine bir söyleşi gerçekleştirdik.
 
1)Sağlık çalışanlarının en önemli sorunları nelerdir?
a)İş Yoğunluğu
Modern ve akılcı bir Sağlık Sisteminde önemli olan insanın hasta olmasına neden olan unsurları ortadan kaldırmaktır. Yani koruyucu hekimliğin öncelikli olarak değerlendirilmeye alınmasıdır.  Tüm dünya bu nedenle koruyucu sağlık hizmetlerini yaygınlaştırmak için çabalamaktadır.  Fakat Türkiye’de koruyucu ve önleyici sağlık hizmetleri yerine tedavi edici sağlık hizmetleri sağlık politikasının ana unsuru olmuştur.
Ana eksene oturan tedavi edici sağlık politikası sonucunda ameliyatlar ve muayene sayılarında anormal bir artış yaşanmıştır. 2002’de birinci basamakta toplam muayene sayısı 74 milyon iken, 2015’te bu rakam 214 milyon olmuştur. 2. Ve 3. basamakta ise 2002’de 208 milyon olan muayene sayısı 2011’de 611 milyona, 2013’te 630 milyona, 2015’te 660 milyona çıkmıştır.  Yatan hasta sayısı 2002’de 5 milyon 500 Bin iken 2015’te 13 Milyon 533 Bine çıkmıştır.
Ameliyat sayış 2002’de 1 Milyon 598 Bin iken 2015’te 4 Milyon 770 Bin olmuştur.
Bu artış çalışanlara iş yoğunluğu olarak yansımıştır. İş yoğunluğu sağlık çalışanları arasında tükenmişlik sendromunu tetiklemiştir.
b)Personel Eksikliği
Türkiye’de 100 bin kişiye 179 Doktor düşerken, OECD ülkelerinde bu ortalama 339’dur. Almanya’da 449, Fransa’da 333’dür.
Türkiye’de 100 bin kişiye 32 Diş hekimi düşerken, OECD ülkelerinde bu ortalama 70’dir.
Türkiye’de 100 bin kişiye 261 Ebe, Hemşire düşerken, OECD ülkelerinde bu ortalama 1071’dir.
c)Döner Sermayelerin Düşüşü
Sağlık çalışanların döner sermaye ödemeleri son birkaç yıldır önemli ölçüde düşmüştür. Çalışanlar sabit ek ödemeye mahkûm edilmişlerdir. İş yoğunluğunun artmasına rağmen yaşanan döner sermayelerin düşmesinde temel etkenlerden çalışanın hakkının öncelikli olarak görülmemesidir. 
Sabit ek ödemelerin döner sermayeden değil genel bütçeden ödenmesini istedik (diğer Bakanlıklardaki gibi)
Döner sermayeler acil olarak arttırılmalı, SUT (Sağlık Uygulama Tebliği) Fiyatları yeniden düzenlenmeli ve Çalışanın alınteri hastanelerin ödemelerinde öncelik sırasında başta olmalıdır.
 
d)Döner sermayelerin emekliliğe yansıtılmaması ve emeklilikte yaşanan kayıplar
Türk Sağlık-Sen’in yaptığı bir araştırmaya göre emekli olduklarında uzman doktor aylık gelirinin yüzde 75’ini, pratisyen hekim yüzde 65’ini, hemşireler yüzde 55’ini ve sağlık çalışanları da yüzde 42'sini kaybetmektedir.
Türk Sağlık-Sen’in yaptığı bir araştırmaya göre çalışanların sadece yüzde 1'i emekli maaşı ile geçinebileceğini düşünüyor. Yüzde 57'si zorunlu ihtiyaçlarımın büyük bir bölümünü karşılayamam diyor.
Yıllarca özveri ile hizmet üreten sağlık çalışanlarının emeklilikte sefalete mahkum edilmekteler, sağlık çalışanları emeklilik günlerini endişe ile bekliyorlar. Bugün sağlık çalışanları için emeklilik yeni bir çile döneminin adıdır. Düşük maaşlar sağlık çalışanlarına emekliliği zehir etmektedir. Zorlu geçen ve uzun süren bir çalışma hayatının ardından alınan maaşla sıkıntı çekmeden hayatını sürdürebilmenin tanımı olan emeklilik ne yazık ki sağlık çalışanları için bir hayal olmuştur. Emekliliğin sağlık çalışanlarına zehir olmaması için yapılacak tek bir yol vardır o da döner sermayelerin emekliliğe yansıtılmasıdır.
e)SAĞLIK ÇALIŞANLARIN YIPRANMA PAYI
Sağlık çalışanlarının şuanda maalesef yıpranma payı ( yani fiili hizmet zammı ) yok.  sadece radyoloji çalışanlarının var.
Bulaşıcı hastalıklar teşhis ve tedavinin her dönemi, çalışan sağlığı için risk unsuru. Çalışanların hizmet üretirken maruz kaldığı kimyasallardan dolayı sağlıkları büyük risk altındadır.
Personel eksikliğinden kaynaklanan yoğun iş yükü, bitmek bilmeyen nöbetler, fazla mesailer sağlık çalışanlarını her geçen gün yıpratıyor. Bu sebeplerden dolayı sağlık çalışanlarının tamamı fiili hizmetten faydalandırılmalıdır. Fakat sözler verilmesine ve kamuoyuna ilan edilmesine rağmen sağlık çalışanlarına yıpranma payı bir türlü hayata geçirilmemiştir. Sağlık çalışanları açıkça oyalanmakta ipe sürekli un serilmektedir.
 
2) Kamuda Yaşanan İhraçlar hakkında ne düşünüyorsunuz.?
Türkiye Kamu-Sen olarak ihraç ve açığa almada mağdur edildiğini belirterek bize baş vuranlara gerekli hukuki desteği sağladık. Yaptığımız itirazlar sonrasında Başbakanlıkta ve valiliklerde itiraz komisyonları kuruldu. Mahkemelere başvuru içinde idari mahkemelere başvurulması gerektiğini ifade ettik. Anayasa mahkemesi Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine başvurulmasını belirten sendikaların yanlış yönlendirmesi bu kurumların verdiği kararlarla ortaya çıktı.
 
3)Aile Hekimliği Uygulamasındaki sorunlar nelerdir?
Aile hekimleri ve Aile Sağlığı çalışanlarının sorunları katlanarak devam etmektedir. Angaryalar çok fazladır. Baskı ve yoğun iş yükü altında fedakarca görevlerine devam etmektedirler.
En son olarak, Sağlık Bakanlığı “Aile Hekimliği Ödeme Sözleşme Yönetmeliği ve Aile Hekimleri Uygulama Yönetmeliği’nde” değişiklikler yapmayı planlamaktadır.
Sendikaların, derneklerin düşüncelerine müracaat edilmeden “ ben yaptım oldu” mantığı ile hareket edilmektedir.
Türk Sağlık-Sen Genel Merkezi olarak Türkiye Halk Sağlığı Kurumuna bir başvuru yapılarak değişiklik yapılması düşünülen, “Aile Hekimliği Ödeme Sözleşme Yönetmeliği ve Aile Hekimleri Uygulama Yönetmeliği ile ilgili değişikliklerde taslaklarını değerlendirmek, görüş bildirmek üzere sendikamıza gönderilmesini istedik.
Resmi olmayan taslak bilgileri incelendiğinde Aile hekimleri ve Aile Sağlığı çalışanlarını zor durumda bırakacak uygulamayı kabul etmiyoruz.
 
4) En son olarak ne söylemek istersiniz?
Kamu çalışanlarına çağrımızdır.Türkiye Kamu Sen ve Türk Sağlık Sen’in hak arama mücadelesine omuz vermek Türk Milletinin geleceğine omuz vermektir.
"Türk Sağlık Sen'li olun. Adalet, hak, hukuk mücadelesini birlikte yapalım. Kamu çalışanları, ülkenin en aydın kesimidir ve asla günlük düşünmez. Yetkiyi, sizi temsil etmekten korkmayanlara verin. 2016 ve 2017'yi kaybettik, 2018 ve 2019'u kaybetmeyelim. Bir imza ile aylık yüzde 1.8 enflasyon farkını masada bırakanları unutmayın. Türkiye Kamu Sen, İlkeli, kararlı ve cesur sendikacılığın tek adresidir.”
                                                
 
 
Editör: TE Bilişim