TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası Eskişehir Şube Yönetim Kurulu Şube Başkanı Muazzez Günay, Alpu Ovası ile ilgili açıklamalarda bulundu. Günay şunları söyledi; "Eskişehir’de son günlerin en çok tartışılan konu Alpu’ya yapılacak Ulusal Raylı Sistemler Araştırma ve Test Merkezi (URAYSİM) Projesi konusudur.
Çiftçilerimiz konuyla ilgili derin endişe içerisindedir. Eskişehir Tarım ve Orman Müdürlüğü Cimer üzerinden yazan çiftçiye cevaben; konu ile ilgili olarak Eskişehir Valiliği’ne 29.12.2015 tarih ve 14174 sayılı yazılarında söz konusu alanda, tarımsal bütünlüğe sahip sulu mutlak tarım arazilerinin bulunduğu, planlama yapılırken tarımsal faaliyetleri olumsuz etkilemeyecek (ulaşım, sulama, drenaj) şekilde planlama yapılması, tarımsal potansiyeli daha düşük alternatif alanların tercih edilmesinin büyük önem taşıdığı belirtilmiş ise de;
Anadolu Üniversitesi Rektörlüğü tarafından 2011 yılında hazırlanan Ulusal Raylı Sistemler Araştırma ve Test Merkezi (URAYSİM) Projesi; Anadolu Üniversitesi Yönetim Kurulu’nun 19.02.2019 tarih ve 5/9 no.lu Kamu Yararı Kararına istinaden, Altyapı Yatırımlarının 18.01.2019 tarihli protokol kapsamında Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı’nca yürütülmesi kararı alınmıştır.
Alpu ve Mahallerinde Kamulaştırma Kararı alınan; taşınmazların bulunduğu mahalle ve/veya köy muhtarlığında on beş gün süre ile asılmak suretiyle ilan edilmiştir.
Ulusal Raylı Sistemler Araştırma ve Test Merkezi (URAYSİM) Projesi; kapsamında 27 km. uzunluğunda test hattı yapılacağı ve 770 dekar arazinin tarım dışına çıkarılmasının planlandığı, anlaşılmaktadır.
Biz Ziraat Mühendisleri Odası olarak diyoruz ki;
- Alpu Ovası “BÜYÜK OVA” dır. 5403 Sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanım Kanunu’nun 14'üncü maddesine dayanarak büyük ova statüsü ile ilimizde 3 ova oluşturulmuştur. Bu ovalardan Alpu Ovası, 51 bin hektardır.
“Bakanlar Kurulu'nun 12.12.2016 tarih ve 2016/9620 Sayılı Kararında; ilimizde 3 büyük ova koruma alanı olarak belirlenmiştir. Koruma alanı ilan edilen bu ovalar 'tarımsal sit' kapsamında değerlendirileceği” yazılıdır.
Alpu ovasında bir çok Mahallede; 3083 sayılı Sulama Alanlarında Arazi Düzenlenmesine Dair Tarım Reformu Kanunu Uygulaması ve 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanununa bağlı olarak toplulaştırma uygulaması yapılarak tapuları dağıtılmıştır.
Alpu Ovasında DSİ tarafından açılmış 42 adet sulama kuyusu bulunmaktadır.
Bazı mahallelerde Sulamada Kapalı Sulama Sistemi uygulanmış, bazı mahallelerde Kapalı Sulama Sistemi Projeleri Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından kabul edilmiş, uygulama aşamasına gelmiştir.
Kamulaştırılması planlanan araziler Mutlak Tarım Arazisidir.
Alpu ovasında Tohumculuk sektörü önemli bir üretim sektörüdür.
Alpu ovasında büyük çaplı bir çok hayvancılık işletmesi mevcut ve ilimizde hayvancılık-et üretimi deyince ilk akla gelen Bozan’dır.
Alpu Ovası buğday, şekerpancarı, mısır ve ayçiçeği gibi stratejik tarım ürünlerinin ilimizde en yüksek verimle yetiştirildiği topraklara sahiptir.
Proje, büyük bir elips çizen ve ara hatları olan test yolları ile 770 da. araziyi kapsaması dışında bulunduğu mevkideki arazileri 8 parçaya bölerek birbiri ile irtibatını kesecek, tarımsal bütünlüğü bozacak, tarımsal alt yapı tesislerini ölü hale getirecek aslında bundan kat be kat daha fazla araziyi etkileyecektir. Bitkisel üretim ve hayvansal üretimde önemli kayıplara yol açacaktır.
Proje ile bölge insanına iş-aş vaadinde bulunulmaktadır. Bu vaadlere karşı çiftçiliğin bir meslek, bir iş olduğunu hatırlatmak isteriz. Çiftçilerimiz kendi işletmelerinde, öz sermayelerini ve beden güçlerini kullanarak üretim gerçekleştirerek ülkemizin insanlarının doymasının garantisi olmaktadırlar. İstihdam yönünden devlete hiçbir yükleri olmadığı gibi çalıştırdıkları sürekli ve geçici işçilerle istihdama da önemli katkılar vermektedirler. Her yıl şehir dışından gelen yüzlerce geçici işçi bu bölgede çapa, söküm, çuvallama ve yükleme işlerinde çalışarak memleketlerine o yılı geçirecek bir para ile dönmektedirler.
Bir taraftan erozyonla kaybolan santim santim toprak kaybını önlemeye çalışırken, tarım arazilerinin amaç dışı kullanımı ile dekar toprak kayıpları ülkemizin ve çocuklarımızın geleceği açısından endişe vericidir. TMMOB Ziraat Mühendisleri olarak karar vericileri çiftçilerimizin proje ile ilgili haklı itirazlarını duymaya ve proje için alternatif arazi bulmaya çağırıyoruz.
Unutmayalım; toprak tükenebilir bir kaynaktır."