Özkavak, “Bildiğiniz gibi Aile Hekimliği Sistemi sistemin içindeki büyük handikaplara rağmen yaklaşık 20 yıldır ülkemizde uygulanmaktadır. Bu sistem birinci basamak sağlık hizmetlerini bir nevi özelleştirmiş, tamamen hekimlerin inisiyatifleri üzerinden yürütmektedir. Aile sağlığı merkezlerinin giderlerinin çok büyük bir kısmı ASM hekimlerine aktarılan cari giderler üzerinden karşılanmaktadır,

Bu durum ekonomik krizin iyice derinleşmesinden sonra çok büyük sorunları beraberinde getirmekte ve artık birinci basamak sağlık hizmetlerinin yürütülmesinin önünde çok büyük engeller yaratmaktadır

Aile sağlığı merkezlerinde başta elektrik, doğalgaz, kira, sarf malzemeleri, temizlik, demirbaş, ve personel giderleri bu cari giderler üzerinden ödenmektedir. Bu durum sistemin temel mantığı olarak kurgulanmış ve başlangıçtan bu yana devam etmektedir. Ancak her şeye olağan üstü zam geldiği koşullarda ASM giderleri de kontrolsüz bir şekilde kat be kat artmaktadır. Giderler piyasa koşullarında yani gerçek enflasyonun etkisiyle artarken ASM lere aktarılan cari gider ödemeleri TUİK rakamlarına bağlanmış bu da sorunları derinleştirmiştir.

İlimizde ASM lerinin bir kısmı kamu binalarında hizmet verirken çok büyük bir kısmı özel şahıslardan kiralanan binalarda hizmet vermektedir. Kira artışları hem kamuda hem özel binalarda kontrolsüz vicdansız kuralsız bir şekilde artmaktadır. Maaş artışlarının %30 olduğu koşullarda kamu binalarının kiraları  %70.36 artırılırken, özel binalardaki kira artışları %300-400 leri bulmaktadır. ASM emekçileri vicdansız izansız bir cendereye sokulmuştur.

Cari gider ödemelerindeki artışa emsal olacak oranın %30 lar civarında olduğu koşullarda asgari ücretin % 54 oranında artırılması, hizmet üretilmesi anlamında dengeleri sarsmakta negatif bir baskı yaratmaktadır.

Özetle birinci basamakta ki bu muazzam çelişki bir an önce giderilmelidir. Yapılması gereken asıl iş aile sağlığı merkezlerinin tüm giderlerinin kamu tarafından karşılanması, kamu binalarında hizmet verilmesi, herkesin kadrolu güvenceli ve mesleği, eğitimi, çalışma yılı, tecrübesi vb gibi kriterleri kapsayan yoksulluk sınırı üzerinde ücretlerle çalıştırılmasıdır.

Ancak acil talebimiz ASM emekçileri piyasanın cenderesinden kurtarılmalı, cari gider ödemelerinin gerçek enflasyon oranında artırılması, kayıpların karşılanmasıdır. Yani günümüz rakamlarıyla en az üç katına çıkarılmalıdır. Birinci basamak sağlık hizmetleri kamusal bir hizmettir bu unutulmamalıdır. Yoksa aile sağlığı merkezlerindeki sunulan birinci basamak sağlık hizmetlerinin niteliğinin düşmesi kaçınılmaz olacaktır.

SES olarak dün olduğu gibi bugünde her zaman sağlık ve sosyal hizmetlerinin yanında olacağız ve halkımızın nitelikli sağlık hizmeti almasını savunmaya devam edeceğiz.”

Editör: Mustafa YILDIRIM