Büyük Birlik Partisi Eskişehir İl Teşkilatı ve Eskişehir Alperen Ocakları Doğu Türkistan’daki zulme nedeniyle Çin’i kınadı.

Reşadiye Camii bahçesinde yapılan basın  açıklamasında Doğu Türkistan’da zulme uğrayan Müslümanlara dua ettiler.

"Acılarımız büyük, kalplerimiz buruk. Yıllardır ümmetin acısından gönüllerimiz kırık " diyen BBP Eskişehir İl Başkanı Şaban Bozbal, “1949 ta başlayan,1955 e kadar bütün muhalifleri ortadan kaldıran Mao,Türk İslam yurdu Doğu Türkistan’ın hukuki statüsünü ‘Sincan Uygur özerk bölgesi’ adıyla belirleyerek,hala devam eden, bir milleti yok etme siyasetini ortaya koydu. Doğu Türkistan’da kurulan 3 bağımsız devlet, sözde hür dünyanın demokrasi bekçileri(!) emperyalist devletler tarafından iç edilerek tarihin tozlu raflarına kaldırılmaya çalışılıyor." dedi.

Bozbal, Çin'in Barbar ve Katil olduğunu belirterek şöyle konuştu:

"Zulme uğrayan için en zor şey, destek bekledikleri, umut bağladıklarının kendilerine sırt çevirmesi olsa gerek. Zira, zalim ile mücadelede güçler arasında korkunç bir fark varsa, mazlumun gözü hep destek arar. Evvela vicdanı olandan, sonra dindaşından, ırkdaşından destek arar. Çünkü maruz kaldığı zulüm sahip olduğu din ve mensup olduğu medeniyettendir.

İşte, eğer İslam dünyası Müslüman arıyorsa Doğu Türkistan Müslümandır. Eğer Türk dünyası Türk arıyorsa, Doğu Türkistan Türktür.

Müslüman kardeşlerimizin maruz kaldığı bu zulüm karşısında sessizlik, hesap gününde Allah katında ve tarih nezdinde kullar katında hesabı verilemeyecek büyük bir kabahattir.

İşte bu yüzdendir, Müslüman dünyanın paslanmış vicdanlarını harekete geçirmek için Barbar Çin Devleti zulmüne karşı, Doğu Türkistanlıların yanında olmak lazım.

 Merhum İsa Yusuf Alptekin'in dediği gibi ‘Doğu Türkistan meselesinin çözüme kavuşturulmasında öncülük şerefi Aziz Türkiyemizin olsun’ hayalini artık görmek istiyoruz.

 Ülkemizin, çok güçlü bir şekilde insan hakları ihlaline karşı durup, bunu uluslararası arenada dile getirmesi ve Uygur Türküne desteği artırması zaruridir.

Gökkubbeyi delen mazlumların çığlıkları nedense Müslümanların yüreklerinden içeri girememektedir. Bizi asıl yaralayan Katil Çin'in adice zulmünden ziyade Müslümanların topluca başkaldıramamasıdır.

Ey Türk, Ey Müslüman.. Bu duyarsızlık niye? Kanımız, canımız eziliyor, susuyor ve izliyoruz. Biraz  buuz edelim.  Allah, yarın bunun hesabını soracak unutmayalım.

 Uygur Türkleri, hiç bir pazarlığın konusu olamaz. Doğu Türkistan, Çin ile iyi ilişkiler veya birkaç milyar dolar için peşkeş çekilecek bir yer değildir. Biz etle tırnak gibiyiz. Doğu Türkistan meselesi, Türkiye Cumhuriyetinin namus meselesidir.

 Hükümetin acilen yaptırımlar uygulaması, ilişkilerin askıya alınması, Katil Çin Devletinin kınanması çağrımızdır. Tüm vekillere, yapılan ticari ve ekonomik tüm anlaşmaların iptaline yasa çıkarılması için çağrıda bulunuyoruz. Allah aşkına, bu Çinin bize ne faydası var, Çin olmazsa krize mi gireriz?

Zamanında Türkler üzerinde oynadıkları entrikalara karşı Çin sarayını basan Kürşad ve arkadaşlarından, şimdi yanınızda milyonlarca Alperen var.

 Ortaçağ karanlığını yaşatan Barbar Çin zulmünü, unutturmayan bir Rabbimiz var. Sayılar önemli değil, önemli olan imandır, yürektir. Biz, bu imana da yüreğe de sahibiz.

Yaşasın tam bağımsız Doğu Türkistan."