Demokrasi İçin Dayanışma Platformu ülkede yaşanan ekonomik krize dikkat çekmek adına Yenikent Pazarına giderek pazarcı esnafını ziyaret ettiler. Daha sonra burada açıklamalarda bulunan grup üyeleri “Faturayı krizi yaratanlar ödesin” dediler. Açıklamaya CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer de katılarak gruba destek verdi.

Demokrasi İçin Dayanışma Platformu adına açıklamalarda bulunan Kristal İş Sendikası Şube Başkanı Erdal Akyazı, krizin suçlusunun küçük esnaf, pazarcı, asgari ücretli, işçi, köylü, memur, emekli olmadığını aktararak, “Ülke olarak zor bir süreçten geçiyoruz. Yıllardır uygulanan, ülkeyi enerjiden sanayiye tarımdan gıda ürünlerine kadar her alanda dışa bağımlı hale getiren yeni liberal politikalar sonucu yaşadığımız ekonomik kriz gittikçe derinleşiyor. Siyasi iktidar “kriz miriz yok” diyor. Ama her gün yaşanan işten çıkarmalar, zamlar sonucu işsizler ordusu ve fakirlik gittikçe büyüyor. Siyasi iktidar “kriz miriz yok” diyor. Ama borçlarını ödeyemez hale geldiği için iflas eden, konkordato ilan eden firmalara-şirketlere her gün yenileri ekleniyor. Bebek maması ve bezinden tutun, meyve ve sebzeye kadar iğneden ipliğe her şeye ardı ardına yapılan zamlar sürmektedir. Tam da okulların açıldığı dönemde kâğıtta, defterde, kırtasiye ürünlerinde, servis ücretlerinde yapılan artışlar cep yakmıştır. Doğalgaz, elektrik ve petrol zamları otomatiğe bağlanmıştır. Kış aylarına girmeye hazırlandığımız bir dönemde, hem de döviz kuru kısmen düşmesine rağmen elektriğe ve doğalgaza tekrar zam yapılmıştır. Yılın başından bugüne doğalgaz yüzde 41,2, elektrik yüzde 43,64 zamlanmıştır. Bu zamları esnaf, pazarcı yapıyormuşçasına zabıtalar tarafından denetlenmektedir. Küçük esnaf yevmiyeci gibi çalışmaktadır” dedi.

YOKSULLUK SINIRI 6 BİN 200 TL

Açlık sınırının 2 bin 200 liraya çıktığını belirten Akyazı açıklamasını şöyle sürdürdü:

KESK-AR’ın 2018 Eylül ayı açlık ve yoksulluk sınırı çalışmasına göre; dört kişilik bir aile için açlık sınırı 2 bin 214 TL’ye, yoksulluk sınırı ise 6 bin 237 TL’ye ulaşmıştır. Kaldı ki defalarca ifade ettiğimiz üzere TÜİK tarafından açıklanan resmi enflasyon rakamlarının sokakta çarşıda, pazarda yaşadığımız gerçek enflasyonla uzaktan yakından bir ilgisi yoktur. İğneden ipliğe her şeye yapılan zam furyası tüm hızı ile devam etmektedir. Üretici enflasyonunda yaşanan rekor artış (yıllık yüzde 46,15) önümüzdeki aylarda tüketici enflasyonundaki artışın süreceğinin habercisidir. Yılsonuna kadar zam yapmayacağız denerek, sanki dalga geçilmektedir. Bu zamları bakanlıklar yapmıştır. Geçtiğimiz hafta açıklanan “Enflasyonla Topyekun Mücadele Programı” ise günlerdir kamuoyunda yaratılan beklentiyi karşılamanın çok uzağındadır. Söz konusu program paketinden patronlara yeni vergi iadeleri, krediler, KDV iadesinin kolaylaştırılması gibi müjdeler çıkarken vatandaşlara ise çıka çıka yaşanan gerçek enflasyonun yüzde 50’yi aştığı koşullarda, 80 gün sürecek yüzde 10 indirim kampanyasının yapıldığı firmalardan alışveriş yapma tavsiyesi çıkmıştır.”

FATURAYI BİZ ÖDEMEK İSTEMİYORUZ

Faturayı biz ödemek istemiyoruz diyen Akyazı, “ Asgari ücretli, işçi, emekli, memur ve ücretli tüm kesimlere Maaşlarımızda Ocak ayı beklenmeden, hemen şimdi, yaşanan gerçek enflasyon temel alınarak artış yapılmasını, bundan sonra aylık enflasyonun her ay maaşlarımıza yansıtılmasını istiyoruz. Elektrik, doğalgaz, akaryakıt, gibi bakanlıkların yaptığı zamların geri alınmasını, zam yapılmamasını istiyoruz. İşten atmalar yasaklanmalıdır. Asgari ücretlinin bile 2. Vergi dilimine girdiği görülmektedir. Mevcut Vergi dilimi kaldırılmalı, yoksulluk sınırı bedelleri esas alınarak tekrar düzenlenmelidir. Enflasyon farkları hemen maaşlara yansıtılmalı. Asgari ücret tespit komisyonu yıl sonunu beklemeden hemen toplanmalı hemen yeni asgari ücret belirlenmeli. Döviz düştüğüne göre , otomatik ayarlama gereği elektrik, doğalgaz ve petrol ürünlerine yapılan zamlar geri alınmalıdır” şeklinde konuştu.

Editör: TE Bilişim