Sanayideki doğal gaz sıkıntısı ve elektrik kesintilerinden dolayı yerli hammadde ve maden kaynaklarının önemini bir kez daha göz önüne serdiğini söyleyen Eskişehir Madencilik Kümesi Başkanı Metin Çekiç, “Üretimin ve ihracatın artış ivmesi gösterdiği bir dönemde sanayide yaşanan elektrik kesintileri hem sanayicilerimizi hem de ülkemizi olumsuz etkilemeye başlamıştır” dedi.
Doğalgazda yüzde 99 dışa bağımlı olan ülkemiz için, Karadeniz’de keşfedilen doğal gaz sahalarının önemine vurgu yapan Çekiç, “Üretimin başlaması ve yerli arz kapasitesinin yükselmesi, kendi hammadde kaynaklarımızın ne kadar önemli olduğu ve madenlerimizin bir an evvel yer üstüne çıkarılarak ülkemiz ve milletimizin refahına katkı sunmasının önemini ortaya çıkarmıştır. Pandemi sonrasında ertelenmiş ekonomik aktivitenin güçlendiği Türkiye'de, enerji talebi 2020 yılında gözlenen durgunluktan sıyrılarak hareketlenmiştir. 2021 yılında doğal gaz talebi önceki yılın aynı dönemine göre yaklaşık üçte bir oranında büyümüştür. Petrol ürünleri talebinde de benzer bir seyir söz konusudur. Türkiye'de enerji talebi güçlü şekilde büyürken, bu talebin ucuz yoldan karşılanması ise mümkün olamamıştır” diye konuştu.
Cari açığımızın önemli bir kısmı enerjide dışa bağımlı olmamızdan kaynaklandığını ifade eden Çekiç, Covid-19 salgınıyla alt üst olan ve yeni bir denge arayışında olan küresel emtia ve enerji piyasalarındaki çalkantıların Türkiye'yi de derinden etkilediğini savundu.
Küme olarak hazırız
Eskişehir Madencilik Kümelenmesi olarak sektörün sorunları ve çözüm önerileri konusunda çalışmalarını hızlandırdıklarını aktaran Küme Başkanı Çekiç, “Yaşanan pandemi süreci, madencilik sektörünün ülke ve toplum için son derece önemli olduğunu gözler önüne serdi. Dünyada bilinen ve ticareti yapılan 90 ana madenin, 60 çeşidini ülkemizde üretiyoruz. Bunlar metalik madenler, endüstriyel madenler ve doğal taş rezervlerimiz olarak öne çıkmakta. Madencilik sektörü direkt olarak 150 bin kişiye istihdam sağlamakta, diğer sektörleri de baz aldığımızda 2 milyon kişiye ulaşmaktadır. Eskişehir’imiz bu anlamda dünya bor rezervlerinin yüzde 75’ne sahip olarak ciddi bir potansiyel içermekte. Bunun yanı sıra krom, altın, nikel, endüstriyel mineraller gibi madenler de şehrimiz ekonomisine önemli katkılar sağlamaktadır” dedi.
Yerli kaynaklarla karşılarız
Dünya emtia fiyatları ve enerji fiyatlarındaki yükselmeler cari açığın önemli bir kısmını oluşturduğuna dikkat çeken Çekiç, enerji faturamızın 50 milyar dolara çıktığını belirtti. Çekiç, “Metal 11 milyar, demir-çelik 18 milyar, kömür ithalatımız da 6,5 milyar dolar civarındadır. Yerli kaynaklarımızla bunların çoğunu karşılayacak potansiyele sahibiz. Sadece 2021 yılında maden ithalatına 30 milyar dolar ödedik. İhracatımızın 6,0 milyar olduğu göz önüne alınırsa yıllık 24 milyar dolar cari açık veriyoruz. Mevcut maden potansiyelimizle cari açığımızı ve dış ticaret açığımızı rahatlıkla düşürebiliriz. Madencilik sektörünü sadece ihracat olarak değerlendirmemiz gerekiyor. Maden sektörü, cam, seramik, demir çelik, kimya, meteoroloji, tıp, doğal boya ve kâğıt sektörü gibi birçok sektörün de ara hammaddesini sağlamaktadır” dedi.