Türkiye Kamu-Sen Eskişehir İl Temsilcisi Haydar Urfalı, kamu çalışanları sözleşmeleri ile ilgili şu açıklamayı yaptı; "Bilindiği gibi kamu çalışanları 4. ve 5. Dönem Toplu Sözleşmelerinde alınan karar gereği 2021 yılında ilk 6 ay yüzde 3, ikinci 6 ay yüzde 3 zam alacak. Aralık ayı enflasyonu da yıllık bazda yüzde 14,60. Dolayısıyla Aralık ayı enflasyonu ile birlikte memur maaşlarına yüzde 3’lük zamma ilave uygulanacak enflasyon farkı yüzde 4,36 oldu. Bu oran gerçek anlamda memur maaşlarına 2021 yılı için yapılacak zammı ifade etmemekte, 2020 yılından alacaklı oldukları %4.36’yı da içermektedir. Hal böyle olunca memur maaşlarına yalnızca enflasyon kadar zam yapılmakta bu zam da altı ay geriden gelmektedir. Dolayısıyla memur maaşları sürekli enflasyon karşısında erimekte alım gücü hızla düşmektedir. Enflasyonun %14,6 olduğu, asgari ücrete %21,6 oranında zam yapıldığı bir ortamda memur maaşları %3 oranında zamlanacaktır.
Bunun adalet ve hakkaniyetle bağdaşmadığı açıktır. Her dönem enflasyon farkı aldatmacasıyla memur ve emekliler oyalanmaktadır. Enflasyon farkının yaşandığı dönemlerde enflasyon sürekli önden gitmekte memur maaşları erimekte alım gücü düşmekte altı ay sonra bu zararı bir defaya mahsus telafisi söz konusu olmaktadır. Dolayısıyla mevcut durumda enflasyon atlı, memur ise yaya bırakılmış durumdadır. Enflasyon farkı ile birlikte memurun zammı %7,36 olarak lanse edilmektedir ancak memurun aldığı zam %3 tür.
Birilerinin “tarihi kazanım” diye pazarladıkları 4. ve 5. dönem toplu pazarlık süreçlerinin sonucu olarak memurlar ikinci kez zamdan yüksek enflasyon farkıyla karşı karşıya kalmıştır. Kamu çalışanlarının muhatap bırakıldığı bu tablonun, aynı zamanda kamu çalışanlarının verdiği yetkiyi kullanmaktan aciz olan, çalışanın yanında saf tutmak yerine işverenin taşeronluğunu yapanların beceriksizliğini ve öngörüsüzlüğünü de teyit etmiştir.
Kamu çalışanlarının aklıyla kimse alay etmesin! “5. Dönem Toplu Sözleşmesini imzalamadık” teranesiyle, kimse kendini aklamaya çalışmasın.! 4. Dönemde imzaladığınız 3,5’luk artışın baskısıyla Ağustos 2019’da masaya oturduğunuz, (önceden işverenle birlikte yazılmış senaryoya uygun şekilde) güya imza atmayacağınız ve sürecin Kamu Görevlileri Hakem Kurulu’na taşınacağı zaten belliydi. Nitekim KGHK da hem yetkili(!) sendikayı hem de işvereni memnun eden kararını verdi; yani ne şiş yandı ne kebap.!
Özellikle salgın dönemiyle birlikte ekonomik koşullar çok değişmiştir. Nitekim Hükümet, bundan dolayı değişik toplum kesimlerine yönelik ekonomik destek ve tedbir kararlarını hayata geçirmiştir. 5. Dönem Toplu Sözleşmesinin yapıldığı Ağustos 2019’dan bu yana köprünün altından çok sular akmıştır. Buradan hareketle, değişen ekonomik koşullara mütenasip şekilde memurların 2021 yılı ücret artış oranları da güncellenmelidir.
Aileleriyle birlikte yaklaşık 20 milyona tekabül eden memurlarımız ve emeklilerimiz, enflasyona ve sözde yetkili sendikal anlayışın beceriksizliğine ezdirilmemelidir.
Hükümetin bu makul ve gerçekçi talebe kayıtsız kalmamasını ve hakkaniyet zemininde gerekeni yapmasını bekliyoruz. Türkiye Kamu-Sen olarak memur maaşlarının yeniden revize edilmesi ısrarımızı bir kez daha buradan ilan ediyoruz."