Eskişehir Büyükşehir Belediyesi İklim Değişikliği ve Sıfır Atık Dairesi Başkanlığı ile TEMA Vakfı’nın ortak yürüttüğü “İklim Değişikliğine Karşı Dirençli Eskişehir” projesi kapsamında, kentin çevre politikalarına yön verecek İklim Eylem Ofisi hizmete açıldı.
Ofis, Eskişehir halkının iklim kriziyle ilgili görüş, öneri ve çözüm fikirlerini doğrudan belediye ve TEMA’ya iletebileceği bir merkez olarak faaliyet gösterecek.
Dr. Ünverdi: “Vatandaşın katılımı bizi daha da güçlü kılacak”
Eskişehir Büyükşehir Belediyesi İklim Değişikliği ve Sıfır Atık Dairesi Başkanı Dr. Aytaç Ünverdi, projenin yalnızca teknik bir çalışmadan ibaret olmadığını, Eskişehir’in geleceğini doğrudan etkileyecek toplumsal bir adım olduğunu vurguladı: “TEMA Vakfı ile yürüttüğümüz bu anlamlı proje kapsamında açtığımız İklim Eylem Ofisi, vatandaşlarımızın katılımıyla şekillenecek bir merkezdir. Burada halkımız iklimle ilgili her türlü tavsiyesini, bilgisini, dileğini ya da danışmak istediği konuları belediyemize ve TEMA’ya iletebilecek. İklim krizine karşı mücadele, yalnızca kurumların değil, tüm bireylerin sorumluluğudur. Biz de bu bilinçle hareket ediyoruz.”
Ünverdi, Eskişehir Büyükşehir Belediyesi’nin uzun yıllardır sürdürülebilirlik ilkesiyle hareket ettiğini belirterek şunları ekledi: “Kurum olarak yıllardır iklime duyarlı, sürdürülebilir projelere öncülük ediyoruz. Yenilenebilir enerji, su tasarrufu, atık yönetimi ve çevre bilinci gibi konularda attığımız adımlar bu mücadelenin temel taşlarını oluşturuyor. Bu projeyle birlikte bir adım daha ileri gidiyor, halkımızın katılımıyla daha güçlü ve dirençli bir kent yaratmayı hedefliyoruz. Sivil toplum örgütlerinin ve vatandaşlarımızın bize destek olması, fikirlerini paylaşması, bu mücadelenin en değerli parçasıdır. Onların katkısı, belediyemizi daha güçlü hale getiriyor. Hep birlikte iklim dostu bir Eskişehir için çalışacağız.”
Tunca Elli: “Eskişehir, Türkiye’de örnek olacak”
TEMA Vakfı Çevre Politikaları ve Uluslararası İlişkiler Bölüm Başkanı Tunca Elli, projenin kapsamı ve hedefleri hakkında detaylı bilgi verdi. Elli, Avrupa Birliği destekli ve Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) yürütücülüğünde gerçekleşen projenin Türkiye’de bir ilk olduğunu vurguladı: “İklim Değişikliğine Karşı Güçlü Eskişehir Projesi, bu yılın ocak ayında başladı. Eskişehir, bulunduğu konum ve sahip olduğu doğal zenginlikler itibarıyla büyük bir potansiyele sahip. Ancak aynı zamanda iklim krizinden en fazla etkilenecek şehirlerden biri. Bu nedenle, Eskişehir’e özgü çözümler üretmek için belediye ile birlikte bir dizi toplantı gerçekleştirdik. Soru şuydu: ‘Eskişehir için ne yapabiliriz?’ Bu proje, sadece teknik bir çalışmadan ibaret değil; halkın katılımını, fikirlerini, önerilerini merkeze alan bir dayanışma modelidir.”
Elli, projeyle birlikte Eskişehir’in iklim risklerinin bilimsel yöntemlerle analiz edildiğini belirtti: “Proje kapsamında Eskişehir’in 1 kilometrelik çeperinde kapsamlı bir teknik çalışma yürütüyoruz. 2030 yılına kadar yaşanabilecek kuraklık, sel, orman yangını, aşırı sıcaklık gibi riskleri analiz ediyoruz. Bu analizlerin sonucunda Eskişehir Büyükşehir Belediyesi’nin bu risklere karşı alması gereken önlemleri belirleyeceğiz. Ancak en önemli unsur, bu sürecin halkla birlikte yürütülmesidir. Çünkü hiçbir iklim politikası, halkın katılımı olmadan başarılı olamaz. Kent konseyleri, muhtarlar, sivil toplum örgütleri, meslek odaları ve gönüllüler bu projede aktif rol alıyor. Bu, Türkiye’de örnek teşkil edecek bir katılımcı modeldir.”
Elli, projede Tepebaşı, Odunpazarı ve Seyitgazi Belediyeleri’nin de yer aldığını hatırlatarak, “Bu bir son değil, başlangıç. Eskişehir’in merkezinden kırsalına kadar herkesin katılımıyla dayanıklı, dirençli bir kent yaratmak istiyoruz. Kadınların, çocukların, engellilerin iklim krizine karşı daha korunaklı hale geldiği bir şehir için çalışmaya devam edeceğiz,” dedi.
Kapanoğlu: “İklim krizine karşı toplumsal bir bilinç oluşturuyoruz”
Eskişehir Kent Konseyi Başkanı Ahmet Kapanoğlu ise, merkezin yalnızca bir bilgilendirme noktası değil, aynı zamanda halkın farkındalığını artıracak bir danışma ve dayanışma merkezi olduğunu ifade etti: “İklim krizi, hiçbir insanı ve hiçbir şehri teğet geçmiyor. Bizler, son nesil olmanın sorumluluğunu taşıyoruz. Bu merkez, vatandaşlarımızın ‘Ben tek başıma ne yapabilirim?’ sorusunu bir kenara bırakıp ‘Ben ne yaparım?’ diyebilmesi için kuruldu. Eskişehir Kent Konseyi olarak bu süreçte hemşehrilerimize rehberlik edeceğiz.”
Kapanoğlu, Eskişehir’in iklim krizi bakımından riskli bir bölgede yer aldığını hatırlatarak şunları söyledi: “Kentimiz Akdeniz iklim kuşağında yer aldığı için özellikle su kıtlığı açısından ciddi tehditlerle karşı karşıya. Bu nedenle bu merkez, Büyükşehir Belediye Başkanımızın gelecek nesillerin bir damla suya muhtaç kalmaması vizyonuna da eşlik eden çok kıymetli bir girişimdir. Amacımız, Eskişehir’deki tüm kurumların, sivil toplum örgütlerinin ve bireylerin bu konuda ortak hareket etmesini sağlamak. Bu farkındalık toplumun her kesimine yayılırsa, iklim krizine karşı güçlü bir savunma hattı kurabiliriz.”
Kapanoğlu, açıklamasının sonunda TEMA Vakfı’na, Eskişehir Büyükşehir Belediyesi’ne ve tüm çevre gönüllülerine teşekkür ederek, “Bu merkez hepimizin. Hep birlikte daha yaşanabilir bir Eskişehir için el ele vereceğiz,” dedi.