Eğitim-Bir-Sen Eskişehir 2 Nolu Şubesi Başkanı Abdurrahman Yıldırım yaptığı açıklamada ESTÜ’de yapılan atamalara tepki gösterdi. Yıldırım, “Eskişehir Teknik Üniversitesi’nde son dönemde yaşanan; üniversitemizin çalışma huzurunu bozan hülle yoluyla atamalar, kamu vicdanını derinden yaralamaktadır. Kurumumuza yıllarını vermiş, liyakat ve ehliyet sahibi personelimiz bir kenara İTİLMEKTE ve GÖRMEZDEN gelinmektedir. Bu atamalar; Adalet, Liyakat ve Hakkaniyetten uzaktır.
Bilindiği üzere; Şube Müdürü, Şef, Hukuk Müşaviri, Başhemşire, Çözümleyici vb. kadrolar Görevde Yükselme Sınavına tabidir. Mühendis, Avukat, İstatistikçi, Uçak Kontrol Makinisti vb. kadrolar da Unvan Değişikliği Sınavına tabidir. Ancak Eskişehir Teknik Üniversitesi Rektörlüğü, kamuda “HÜLLE YOLUYLA ATAMA” denilen, kendilerine yakın gördükleri personeli fakülte, yüksekokul, enstitü sekreterliklerine veya Özel Kalem Müdürlüğüne atadıktan sonra, atama tarihlerinden çok kısa bir zaman sonra yine sınavsız olarak "Şube Müdürlüğü", “İstatistikçi” gibi kadrolara indirip atama yapmıştır. Bu atamaların Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği sınavına tabi kadrolara yapılacak atamalar için Yönetmelikte gerekli görülen ve uyulması gereken sınav şartını bertaraf etmek amacıyla yapıldığı aşikardır.
657 sayılı Devlet Memurları Kanununun en temel ilkelerinden birisi "Kariyer" ilkesidir. Ancak yapılan bu HÜLLE YOLUYLA atamalar mevcut üniversite idari personelini hak ettiği görevde yükselme kariyeri uygulamasından mahrum bırakmakta, çalışanların ufku karartılmakta, emekleri hor görülmekte ve kuruma aidiyet duygusu yok edilmektedir. Geleceğe yönelik kariyer planları yapamayan çalışanlar, idari bir kısır döngünün içine hapsolmaktadırlar. Bu da kurumlarda yazılı ve sözlü sınavlarda başarılı olabilecek, kendini yetiştirmiş, dinamik adaylar yerine; liyakatten uzak, temsil yeteneği, bilgi ve deneyimi olmayan torpilli kişilerin yönetici kadrolarına getirilmesinin önünü açmaktadır.
T.C. Sayıştay Başkanlığının raporlarında, gerçekleştirilen atamaların alt unvanda bulunan ve sınava girmek isteyen diğer personellere nazaran bir imtiyaz teşkil ettiği ve bu durumun 657 sayılı Kanun'un 3'üncü maddesinde belirtilen "Kariyer" ve "Liyakat" ilkelerine aykırı olduğu değerlendirilmiştir.
Ayrıca yapılan bu atamalar, Yargıtay 4.Ceza Dairesinin 2007/5472 Esas Nolu kararına göre “Görevi Kötüye Kullanma” suçunu oluşturmaktadır.
Eğitimciler Birliği Sendikası Eskişehir 2 Nolu Şubesi olarak Eskişehir Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunacağımızı, T.C. Sayıştay Başkanlığına da konuyu intikal ettireceğimizi ayrıca HÜLLE YOLUYLA ataması yapılan arkadaşların atamasını mahkemeye taşıyacağımızı buradan belirtmek isteriz.
Değerli Basın Mensupları; küçük bir araştırma yaptığımızda yakın zamanda bazı üniversitelerimizin bu sınavları 2020 yılı içinde yaptıkları görülmüştür.
*Antalya Akdeniz Üniversitesi
*Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi
*Hakkari Üniversitesi
*Kayseri Erciyes Üniversitesi
*Mersin Üniversitesi
*Manisa Celal Bayar Üniversitesi
*Aydın Adnan Menderes Üniversitesi
*Trabzon Karadeniz Teknik Üniversitesi
*Bursa Uludağ Üniversitesi
*Rize Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi
gibi üniversitelerin Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Sınavı yaptığı görülürken, Eskişehir Teknik Üniversitesi yöneticilerinin HÜLLE YOLUNU neden seçtiğini kamuoyuna açıklamalarını talep ediyoruz. Bunun açıklamasının olmadığını biliyoruz ama merak işte...
Değerli Basın Mensupları; Aylarca çalışıp Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği sınavına giren onlarca Yardımcı Hizmetler, Genel İdari Hizmetler (memur), Şef ve Teknik Hizmetler Sınıfında çalışan liyakatli ve donanımlı arkadaşlarımız aylarca emek verip, ders çalışıp, çoluk çocuğundan zamanını kısıp, kendine ekstra zaman yaratıp sınava çalışmak için gecesini gündüzüne kattılar, mesai sonrası sendikamızın hazırladığı eğitim kurslarına katıldılar ve bu emeklerinin karşılığında kimi şef, kimi şube müdürü, kimi teknisyen-tekniker, kimide mühendis oldu. Madem ki şef olmadan Şube Müdürü olmak bu kadar kolay ise bu arkadaşları yarış attı gibi koşturmaya ne gerek vardı. Bu sınava hazırlanan arkadaşlarada ders çalışmanıza gerek yok, sizin kadro almanız yukarıdaki iki yöneticinin (Genel Sekreter ve Personel Dairesi Başkanı) dudağı arasında derdik ve kadro peşkeşliğini bu emek veren arkadaşlarada yapabilirlerdi. Bunca tiyatroya ne gerek vardı.
Değerli Basın Mensupları; Buradan aynı zamanda Eskişehir Teknik Üniversitesi’nde yetkiyi elinde bulunduran Türk Eğitim-Sen Eskişehir 2 Nolu Şube yönetimine de seslenmek istiyorum. Neden susuyorsunuz? Bu haksızlığa neden bir tepki vermiyorsunuz? Neden bu hukuksuzluğa karşı bir eyleminiz yok? Çekinceniz Nedir? Gerçi bugüne kadar üniversiteler içinde yaptığınız bir eyleminiz varmı ki... TES'in Başındaki Başkan 1-2 ay önce bir gazetenin köşe yazısında bazı Daire Başkanlarını hedef almış, koca puntolarla LİYAKAT LİYAKATLİYAKAT diye haykırırken 1-1.5 yıldır buradaki atama adaletsizliğini neden görmüyor. Neden en azından kendi üyesinin hakkını hukukunu korumuyorda rektörün tasarrufunda olan diğer kadrolardaki atamalara ses çıkarma gereği duyuyor. Neden biliyormusunuz!!! Bunlar kendinden gördüklerine karşı deve kuşu misali başını kuma gömer ve 3 maymunu oynarlar. En iyi yaptıkları şey bu tür durumlarda susmak ve sıvışmak ama lafa gelince sözde kahramanlar ahkam kesmekte üstlerine yok.
Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Sınavı kamuda çalışan memurların bulunduğu kadrodan daha üst kadrolara atanmak için girdiği bir sınavdır. Eskişehir Teknik Üniversitesi Rektörlüğünün uygulamaları kariyer, liyakat ve adalet ilkelerine uygun olmalıdır. En önemlisi hukuka uygun olmalıdır. Hak ve adaletin, tüm çalışanları kuşatacak şekilde tesis edilmesini sağlamak ve uygulamak üniversite yönetiminin en asli hedefi olmalıdır. Aksi halde yetki kullanılmış ama asla hak ve adalet yerini bulmuş olamaz!
Üniversitemizin geleceğinin inşası ancak bu hedeflerle mümkündür.”