Eskişehir Barosu Kadın Hakları Komisyonu yaptığı açıklamada, Sakarya’nın Kaynarca ilçesinde tecavüz edilen 9 aylık hamile Emani Al-Rahmun ile 11 aylık oğlu Halaf Al Rahmun’un öldürülmesi ülkemizde kadına yönelik şiddetin ırkçılıkla birleştiğinde nasıl vahşi bir şekil alacağını  gösterdiğini denildi.

Savaşın en çok mağdur ettiği kesim kadın ve çocuklar olduğunu vurgulanan Eskişehir Barosu Kadın Hakları Komisyonu açıklamasında şöyle denildi.

“Ülkemizde kadın yönelik şiddetin her geçen gün arttığı düşünüldüğünde dezavantajlı grup olan sığınmacı kadınların daha fazla şiddete uğrayacakları ortadadır. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı kadınlar için cinsel saldırı vakalarının artığı bir ortamda yabancısı oldukları ülkede sığınmacı kadınların bu saldırılara daha çok uğradıkları net bir gerçekliktir. Yine sığınmacı kadınlar şiddete, cinsel saldırıya uğradıklarında dilini bile bilmedikleri bir ülkede hak arama yolunda bir çok zorluk yaşamakta, sınır dışı edilme korkusu/baskısıyla adli makamlara başvurmaya çekinmektedirler.

Bizler kadın hakları savunucuları olarak ülkemizin tüm kadınlar için güvenli bir yer olması için devletin üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmesini istiyoruz. Kadınların yaşam hakkının sağlanması devletin en önemli görevidir. Muhafazakâr söylemlerle kadınları yok sayan, kadın ve erkeğe eşit olmadığını söyleyen siyasi iktidar erkeğin kadına yaptığı her saldırıyı meşru gösteren bir atmosfer yaratmaktadır.

Kız kardeşlerimiz Gizem BULUT, Özgecan ASLAN, Pippa BACCA, Emani Al-Rahmun’un anıları adına; kadına yönelik şiddetin, tecavüzün olmadığı bir dünya için kadın dayanışmasını büyüterek haklarımız için mücadeleye devam edeceğimizi tüm kamuoyuna duyururuz.”

Editör: TE Bilişim