DSP Genel Başkan Yardımcısı Dilara Tambova, gündeme dair yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi; "Ne yazık ki ülkemiz, tarihinin en kritik ve kaotik dönemlerini yaşamaktadır. Yönetimde iktidar söylemi ile geliştirdikleri tek elden ve kontrolsüz yönetim biçimi; meclisin de adeta lağvedilmesiyle, artık tek bir gücün, bu ülkenin geleceğinde keyfi söz sahibi olması durumu, günden güne vahamet içermektedir.
Son günlerde; ülkenin gündemini belirleyen ve ne iktidar, ne de muhalefet temsilcilerinin, vatandaşta onun kadar karşılığı olmadığını ibretle izlediğimiz, “mafya” diye tanımlanan bir kişinin yaptığı açıklamalar, dehşet vermeye ve bizleri umutsuzluğa sevk etmeye devam etmektedir. Umutsuzluğumuzun nedeni ise ülkenin yönetiminde; iktidarda veya muhalefette söz sahibi olan kişilerin, toplumda infial yaratacak ithamlarla suçlanmaları ve hiç birinin de bu yüz kızartıcı suçlamalar karşısında, yargıya bile başvurma cesareti gösterememiş olmasından kaynaklıdır. Ya bu suçlamaları kabul ediyorlar ya da korkup kendilerini bile savunamıyorlar. Her ikisi de çok vahimdir.
Yine “mafya” diye adlandırılan bu kişi; çok ciddi bir iddia daha ortaya atmıştır ki, bu iddianın da yalanlanmaması ülkemiz adına çok kaygı vericidir. İddia odur ki; 15 Temmuz bahane edilerek, devletin resmi kurumlarında olması gereken silahların kayıp olduğudur. Emniyet Genel Müdürlüğünün ve Jandarma Genel Komutanlığının envanterinde olup; ama aslında orada bulunmayan ve yaklaşık 100 binden fazla kayıp silah olduğu iddiası, derhal açıklamaya ve izaha muhtaç bir durumdur. Bu kadar silahla birlikte mühimmatlarının da çıkarılmış olması kuvvetle muhtemel olacağından, bu olayın boyutlarının nereye varacağını kestirmek çok zordur.
İlgili ve uzman kişilerin yorumlarına bakılırsa; 20 tugayı donatacak sayıda otomatik silah ve mühimmatın kayıp olması ihtimali, şu anda bu ülkenin en önemli gündemi ve bir numaralı güvenlik sorunudur. 100 binden fazla silahı kaybolan resmi kurumlar bu konuda ne yapmaktadır diye merak etmekteyiz. Ayrıca, havada uçan kelebek hakkında bile açıklama yapmaya ve şov yaratmaya meyilli, başta Sn Cumhurbaşkanı, İçişleri Bakanı, Milli Savunma Bakanı ve AKP’li diğer yetkililerin suskunluğu da endişemizi artırmaktadır.
Bu silahlar, buralardan alındı ya da dağıtılmış ise mutlaka bir eylem ve plan gözetilmiştir ve illegal bir operasyon durumu söz konusudur. Silahlar kimlere ve hangi amaçlarla dağıtılmış, ivedilikle bu konunun araştırılması; eğer iddialar tamamen yanlışsa o zaman da savcıların soruşturma başlatıp, olayı açıklığa kavuşturması gerekir. Zira bu bir ulusal güvenlik meselesidir ve 15 Temmuz darbe girişimin 5. Yılında; yaşanan felaket göz önünde bulundurularak, üzerinde en çok düşünülmesi ve bu olaylardan ders çıkarılması gerekmektedir. Bu ülke! Kurtuluş savaşı mücadelesinden bu günlere gelmiş, kadim bir devlettir ve son olarak 15 Temmuz olayı da devleti ve milletiyle bölünmez bir bütün olduğunun da ispatıdır"
