Vatandaşlar son dönemlerde fahiş oranda artan ikinci el otomobil fiyatlarından yana dert yanarken, kış sezonuna doğru fiyatlarda her yıl olduğunu gibi bir düşüş olmayacağı tahmin ediliyor. İkinci el otomobil pazarında Korona virüs ve dövizle birlikte yüzde yüze varan fiyat artışları yaşandı. Fahiş fiyatların düşmesini dört gözle bekleyen asgari ücretle çalışan vatandaş, 13 aylık maaşını hiç harcamadan biriktirse bile 30 bin liraya parasının karşılığını verecek bir otomobil alamıyor. Araç alan çoğu vatandaşın borçlanarak otomobil sahibi olduğu öğrenilirken, fiyatların kış mevsiminde de düşmeyeceği ön görülüyor. "Fiyatlarda iniş söz konusu olmaz ancak fiyatların artışı beklentisi içerisinde değiliz" Konuyla ilgili konuşan Eskişehir Oto Galericiler Dernek Başkan Yardımcısı Akın Taymaz, ikinci el araç fiyatlarında artış ve düşüş beklemediklerini söyledi. Taymaz, "Fiyatlarda kışa doğru bir artış beklemiyoruz, ama inmesi de pek mümkün gözüklüyor. Çünkü şu anda fiyatları belirleyen ithalat, Türkiye’de üretilen yerli otomobiller ve buna bağlı satışlar. Korona virüs sebebiyle Türkiye’deki satışlar oldukça arttı. Dövizin artmasıyla beraber fiyatlar da yükseldi. Kışa doğru üretim artmadığı için fiyatların inişi söz konusu olmaz ancak fiyatların da artışı beklentisi içerisinde değiliz. Şu andaki fiyatlar sıfırından pahalı değil. Sektörümüzün alacağı önlemler olsa olsa değişik kampanyalar ve bunlara bağlı önlemler. Bu fiyat düzeyinde devam edeceğini düşünüyorum" diye konuştu. Sokağa çıkma kısıtlamalarının tekrar gelmesi durumunda ikinci el sektörünün duracağını belirten Taymaz, şunları söyledi; "Mevcut artışlar daha çok piyasadaki taleple alakalı. Araba satışındaki artış sebebiyse insanların salgın nedeniyle işlerine servisler veya toplu taşımayı tercih etmek yerine kendi otomobilleriyle giderek bu durumdan etkilenmemeye çalışmamaları. Satışlarımız sürüyor ve oldukça da iyi durumda. Vatandaşlar bankalarla çalışıyor. Bunu dövize uyguladığımız zaman aslında fiyatların hemen hemen benzer durumda olduğunu görüyoruz. Eğer tekrar sokağa çıkma yasakları gibi şeyler başlarsa sektör de durur. Bütün ekonomik sisteme de zarar verecektir. Okulların da açıldığını görüyoruz. Bizim beklentimiz normalleşme sürecinin bir süre daha devam edeceği."