Eskişehir’deki çeşitli camilerde görev yapan, kenti birçok dini etkinlikte temsil eden ve TV programı yapan emekli hafız imam Ali Pınarbaşı, iki yıldır sosyal medya hesabına yüklediği Kur’an-ı Kerim tilaveti, ilahi, kaside sesleri ile videolarıyla daha geniş bir insan topluluğuna ulaşmaya çalışıyor.
Uzun yıllar imamlık yaptıktan sonra emekli olan hafız Ali Pınarbaşı, kendi adını taşıyan Youtube kanalı üzerinden, insanların ruhuna dokunmak amacıyla güzel sesini sergiliyor. Sahip olduğu sesin beğenilmesi sebebiyle kendisini insanlara karşı borçlu hisseden 56 yaşındaki emekli imam, bu yeteneğini hayırlı bir iş için kullanmak istediğini ifade etti. Eskişehir’de yerel düzeyde programlar yapan ve çeşitli özel günlerde 22 kez TRT ekranlarına çıkan, pek çok tarihi mekânda sesini yankılatan Pınarbaşı, gençler ve daha geniş kitlelere hitap edebilmek için internet âleminde olduğunu belirtti.
“Kendimi insanlara karşı borçlu hissediyorum”
Çeşitli ortamlarda seslendirdiği Kur’an-ı Kerim tilaveti, ilahi, kaside seslerini genellikle etrafındakilerin kaydettiğini ve kendisine gönderdiğini; kendisinin de bunu Youtube hesabında paylaştığını ifade eden Ali Pınarbaşı genç nesillere ulaşmak istediğini belirtirken, “Bazı meslekleri icra etmek her zaman tercihlerle olmayabiliyor. Ses büyük bir nimettir. Allah bize böyle bir nimet vermiş ve biz de bunu yine Allah yolunda kullanmayı nasip etmiş. Bu zamana kadar böyle oldu. Ses nimeti bizi buralara kadar getirdi. Bu durum sanki insanlara borçluymuşum gibi bir yük yükledi bana. Videoları zaman zaman kendim, genelde de etrafımdakiler ben okurken çekiyor; Youtube’a atıyorlar. Belki orada bir kardeşimiz ’Allah razı olsun’ der. Çünkü bu bir müziktir bu da yani bu da insanı ferahlatır, ruhun gıdasıdır. Allah anmaya vesile oluyoruz” şeklinde konuştu.
“Önce yerel kanallara, ardından TRT’ye çıktık”
Bugüne kadar yerel televizyon kanallarında ve TRT’de ilahi korolarının bir parçası olarak kendisine yer bulan emekli hafız, “Kanal 26’ya, diğer yerel televizyonlara programlar yaptık. Bu böyle devam etti ve sonra TRT’ye açıldık. Hamdi Aydın’lar, Bahri Yücel’ler ve diğer hocalarımızla beraber 22 defa TRT’ye çıktık. En son Sultan Ahmet Camisi’nde Kadir Gecesi’nde Eskişehir İlahi Korosu olarak yer aldık. Kimse bizi zorlamadı, bu içten gelen bir şey ama ben kendi kendime bazen düşünüyorum ’Allah bize böyle bir nimet vermiş bu nimeti başkalarına da hissettirelim, sunalım. Bu insanlar güzel Kur’an dinlesin, güzel ilahiler dinlesin, güzel kasideler dinlesin’ diyorum. Çünkü biz ne kadar çok meşk yaparsak, ilahiler ile haşır neşir olursak ezanımız, Kur’an’ımız ona göre güzel olur” dedi.
“Artık devir internet devri”
Yeniliğe açık olmanın önemli olduğunu ve dünyanın her gün değiştiğini belirten emekli imam, günümüzde televizyona çıkmanın yeterli olmadığını sözlerine ekledi. Pınarbaşı, “Yerel televizyonlarda, ulusal kanallarda program yaptık ama bu yeterli değil. Artık devir internet devri, Youtube devri. Ben de bir Youtube kanalı ile insanlara ulaşmak istedim. Bu sayede gençlerle buluşuyorsunuz. İnşallah bizi seyredenler bize ’Allah razı olsun’ der ve bize dua ederler. Eskiden Youtube’u bilmiyorduk. Yani biz 2005-2006’larda Kadir Gecesi’nde Sultan Ahmet Camisi’nde ekranlara çıktığımızda daha Youtube o kadar meşhur değildi. Ama son yıllarda gerek torunlarım, gerek oğlum bu işi ’Ya baba böyle güzel okuduğun zaman iyi bir eser olduğunda Youtube’a atalım. Belki Allah uzun ömür versin, sen vefat ettikten sonra seni dinlerler, seyrederler ’ diye benim aklıma soktular. Ben de sıcak baktım. Dolayısıyla zaman zaman böyle çekimler yapıyoruz. Biri çekiyor bana atıyor, ben paylaşıyorum. Yani benim profesyonelce bir şeyim olmadı. Cami ya da şu diye değil. Bazen düğün salonunda mevlit programında olabiliyoruz, bazen evde olabiliyor, belli olmuyor yani. İlla camide çekilecek diye bir şey yok yani” diyerek sözlerini noktaladı.