Milli kick boksçu Emre Karaca, kadınların dövüş sporlarında erkeklere göre daha disiplinli ve istikrarlı olduğunu dile getirdi. Son dönemlerde kadınların savunma sporlarına daha fazla ilgi gösterdiğini belirten tecrübeli sporcu Karaca, salondaki öğrencilerin yüzde 80’inin kadın olduğunu vurguladı. Kadınların çoğunlukla evde vakit geçirdiklerinden dolayı spor salonuna geldiklerinde deşarj olduklarını ve yumruk attıklarında içgüdüsel olarak rahatladıklarını aktaran Karaca, “Kadınlar burada kendilerini daha iyi ifade ettikleri için dövüş sporlarını tercih etmekten keyif alıyorlar” dedi.

“Milli takımda öğrendiklerimizin hepsini aktarmaya çalışıyoruz”
Uzun zamanlı olarak öğrencilerinin genellikle kadınlar olduğunu ileten Karaca, “Sigmund Freud’a göre insan üç şey üzerine doğuyor. Bunlar; id, ego ve süper egodur. Yani; cinsellik, saldırganlık ve bunları baskılayan durumlardır. Hepimizin içerisinde bu duygular var ve biz bu şekilde doğuyoruz. Bazılarımızda bu duyguların seviyesi değişiklik gösterebiliyor. Kadınlar, bu salonda kendilerini çok daha iyi hissettikleri için derslere başladıklarından sonra kolay kolay bırakmıyorlar ve herhangi bir tehlikeye karşı kendilerini savunabiliyorlar. Günümüzde ortalık bu konudan yana biraz karışık. Elimizden geleni yapıyoruz. Milli takımda öğrendiklerimizi hepsini aktarmaya çalışıyoruz. Öğrencilerim dışarıda yaşadıkları tehlikeli durumları anlatıyorlar ve ‘Bir şey yapabilir miyim’ diye soruyorlar. Tabi ki yapabilirsin çünkü sen diğerlerinden bir sıfır öndesin diyorum” şeklinde konuştu.

“Bu sporu yapan kişi kendisini her zaman savunabilir”
Sporcuların belli bir seviyeden sonra kendilerini savunmayı öğrendiklerini ileten milli sporcu Karaca, “İnsanlar buraya geldikten sonra artık ‘ben yapamıyorum’ diyemiyor çünkü bu spor aynı zamanda özgüveni artırıyor. Hiçbir şey yapamıyorsan bile belli bir seviyeden sonra kendini savunabiliyorsun. Tehlikeli durumlara karşılık verebilecek şekilde çalışmalar yapıyoruz. Sporun haricinde de tüm bildiklerimizi anlatıyoruz. Güzel dönütler alıyorum. Çok şükür faydalı olabilmişsem, kendilerini savunabilmişlerdir. Bundan sonra da güzel şeyler olacaktır. Kadınların, erkek öğrencilerime göre daha disiplinli olduğunu görüyorum. Erkekler 3-5 ders sonra zor geliyor ya da bırakıyorlar. Senelerdir ringlerde dövüştüm. Şimdi ise kadınlara ders vermek daha farklı bir duygu tabi ki ve benim de çok hoşuma gidiyor. Eskişehir’e boksu ve kick boksu sevdirebildiysek ne mutlu” diye ifade etti.

“Keşke daha önce başlasaydım”
Küçük yaşlardan itibaren dövüş sporlarına ilgi duyduğundan bahseden Serenay Taş, ”Spora 7 yaşımda taekwondo ile başladım ve 4 yıl devam ettim. Daha sonra ise kaldığım yerden devam etme kararı verdim. Ailem de beni bu konuda çok destekliyor. Bu deneyimin ve bilgi birikiminin özellikle kız çocuklarına aşılanması gerekiyor. Taekwondo sadece ayağa yönelik bir spor fakat kick boks ise el ve ayak koordinasyonu olduğu için o yönde karar kıldım. Çok uzun zamandır Emre Karaca’nın reklamlarını görüyordum ve buraya gelen arkadaşlarım da var. Ben de denemek istedim. Çok fazla niyetine girmiş olmama rağmen zaman oluşturma problemi yaşadım. Keşke daha önce başlasaydım” dedi.

“Her kadın kendisini savunabilmeli”
“Her kadının kendisini savunabilmesi çok doğru ve kendilerini iyi hissetmeleri için bu salona gelmelerini gerekiyor” diyen Taş, konu ile alakalı olarak sözlerine şu şekilde devam etti:
“Dövüş sporları çerçevesinde ne yazık ki çok iyiye gitmiyoruz. Tahammül edemiyoruz, şiddet eğilimlerimiz artıyor. Herkesin kendisini savunması gerekiyor. Dövüş sporları genellikle erkeklerin yaptığı bir spor olarak biliniyor. Bu durum kesinlikle yanlış. Buraya geldiğimde kendimi çok rahat ve iyi hissediyorum. Emre Hocam bu konuda cinsiyet ayrımcılığı yapmaksızın bize çok destek oluyor ve elinden geldiğince tüm bilgi birikimini anlatıyor. Ben de aynı zamanda bir öğretmenim. Öğretmenlik, tüm bildiklerini aktarmaktır.”

“İnsan kendisini güvende hissediyor”
Yaklaşık 3 yıldır Emre Karaca ile birlikte kick boks yaptığını belirten 17 yaşındaki üniversite öğrencisi Zehra Koç, “Ankara’da eğitim gördüğüm için buraya sık gelemiyorum ama yine de ter atmak bana mutluluk veriyor. Şu an bulunduğumuz noktada kadınlar da kendilerini korumayı öğrenmek zorunda. Bu tür sporlar ile insan kendisini güvende hissediyor. Çağımız için gerekli olan bir şey yapıyoruz” dedi.