Türkiye Aşçılar Federasyonu'na bağlı Eskişehir Aşçılar Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Kemal Kaya, kalıcı değer yaratmak ve yakalamak istediklerini kaydetti.

Eskişehir'de Eskişehir'de 2 binin üzerinde cafe, lokanta, restoran ve büfenin kapalı olduğu buna bağlı olarak evde oturan 15 bini aşkın, aşçı garson yardımcı eleman sayısının olduğunu kaydeden Kaya,  
Yerli üretim, yerli tarım, yerli ürünlerden yapılan hayvansal ve bitkisel gıda maddelerinin kullanımının yaygınlaşması gerektiğinin altını çizdi.

Kaya, "2020 yılında, televizyonda ne futbol ne seyahat programı nede survivor izlendi. Genç ama yetenekli aşçı adaylarının usta şeflerle olan maceraları izlendi. Resmen evde herkes Master-Chef oldu. Televizyonda seyahat ve yemek programları pandemi nedeni ile aksayınca televizyonlar bile önceki yayınlarını tekrar ekrana koyduğu gibi, bizlerde ne zaman nerede ne yapmıştık neredeydik, arşivden derlediğimiz fotoları geçmişin özlemi ile sosyal medyalarımızdan servis ettik.

Gastronomi, turizm, yiyecek içecek ve konaklama hizmeti veren Türkiye çapında 100 bin işletmenin kapanması ve 2,5 milyon sektörde hizmet elemanı olarak çalışanlarımızın evlerinde işletmelerinin açılmasını beklemesi ile sonunun kestirilemediği bir süreçten geçiyoruz. Sadece Eskişehir'de 2 binin üzerinde cafe, lokanta, restoran ve büfenin kapalı olduğu buna bağlı olarak evde oturan 15 bini aşkın, aşçı garson yardımcı eleman sayısının olduğunu yaptığımız araştırmada tespit ettik.

Bu dönemde kimler ayakta kalacak, daha zeki ve daha zengin olanlar mı, yoksa bu değişime ayak uyduran işletmeci ve meslektaşlarımız mı kalacak"dedi.

  Covit 19 pandemi hastalığının sonucunda yemek yeme alışkanlıklarının değişime neden olabileceğini kaydeden Kaya, "Üç yüz yıl öncesinde veba salgını ve hastalıklardan kırılan Avrupa'da bağışıklılık sistemini ayakta tutan çorba çeşitlerinin çoğalması ve Avrupalıların yemek kültürüne girmesine sebep olan bu şartlar 2020 yılı Covit 19 pandemi hastalığının sonucunda bizimde yemek yeme alışkanlıklarımızda değişime neden olabileceği düşünülmektedir.

Yerli üretim, yerli tarım, yerli ürünlerden yapılan hayvansal ve bitkisel gıda maddelerinin kullanımının yaygınlaşması beklenmektedir. Bu sebepten dolayı Covit19 pandemi salgınından sonra kendi tarım ve hayvansal ürünlerini tüketen ve üreten bir ülke olarak ön plana gelmemiz, bu hastalığın vermiş olduğu tahribatı üretim ve katma değer sağlayarak ekonomik bakımdan çok iyi bir döneme geçmenin yolunu açacaktır.

 Biz Eskişehir Aşçılar Derneği olarak pandemi döneminde Anadolu Üniversitesi Meslek Yüksek Okulu Aşçılık bölümü ile Osmanlı yemekleri ile ilgili iki haftalık bir eğitim projesi gerçekleştirdik. Bu proje meslektaşlarımıza çok önemli katkılar ve değerler kattı.

Bundan sonra umutlarımız, yapılmaya başlanan aşı çalışmalarının hastalık üzerinde önemli etkisini görmek hızla iyileşmeye ve normalleşmeye dönen bir piyasa koşullarını sektörün yeniden canlanmasını dört gözle bekliyoruz.

Onun için biz dernek yönetimi olarak sektörde çalışan meslektaşlarımızla her zaman iletişim halinde olmaya özen gösteriyor,mağduriyetlerini ilgili kurum ve kuruluşlarla görüşerek çözmenin yollarını aradık.

Bu dönemde aşçısından şefine, garsonundan servis elemanına bulaşıkçısından kuryesine kadar sağlıklı ve ayakta kalarak bu dönemi atlatıp, geleceğe umutla bakmamız gerektiğini biliyorum.

Tüm meslektaşlarıma sağlıklı günler diliyorum"şeklinde konuştu.