Doğumda oksijensiz kalması nedeniyle beyin felci geçiren 1 buçuk yaşındaki Kırımlı Ali Iliasova, Eskişehir’de gördüğü fizik tedavi ve rehabilitasyon sayesinde iyileşme sürecinde önemli adımlar kaydetti.
Doğumu esnasında beyni oksijensiz kalan 1 buçuk yaşındaki Kırımlı Ali Iliasova’ya beyin felci olarak da bilinen serebral palsi tanısı koyuldu. Minik Ali’nin annesi Lenura Iliasova tüm çabalarına rağmen ülkeleri Kırım’da aradıkları tedaviyi bulamadı. Oğlunu tedavi ettirmek için Türkiye’ye gelen Iliasova, hastalığı nedeniyle nefes alma güçlüğü çeken Ali’yi önce İstanbul’a götürdü. Bir süre sonda ile beslenen minik Ali, burada gerçekleştirilen bir dizi ameliyatın ardından fizik tedaviye sevk edildi. Doğumundan bu yana ameliyathanelerden kurtulamayan Ali; hastalığı nedeniyle kendisi oturamıyor, yürüyemiyor ve baş dengesini sağlayamıyordu. Ali’nin annesi Lenura Iliasova doktorların tavsiyesiyle rehabilitasyon süreci için Eskişehir’e geldi. Burada Fizyomer Terapia Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Tıp Merkezi’nde 5 haftalık rehabilitasyona giren Ali, kısa sürede büyük ilerleme kaydetti. Gülümsemesiyle yürekleri ısıtan minik Ali, artık destekli oturabiliyor, baş ve gövde dengesini kurabiliyor.
“İlerleyen süreçte kendisi oturabilecek”
Eskişehir’deki rehabilitasyon sürecinde oğlunun büyük ilerleme kaydettiğine tanık olunca çok mutlu olduğunu belirten Lenura Iliasova, “Biz önceden İstanbul’da tedavi gördük. Ali’nin nefes sıkıntısı vardı. Onları İstanbul’da çözmeye çalıştık. Birkaç defa ameliyat geçirdik. Kırım’da bizim problemimizi çözemediler. O yüzden biz de Türkiye’yi seçtik. Çok iyi ve kaliteli hastaneler var. Ameliyatlardan sonra fizik tedaviye ihtiyacımız oldu. Çünkü Ali 1 yaşını geçti ve ameliyatlarda üzün süre yattı. Oturamıyor ve yürüyemiyor bu yüzden fizik tedaviye ihtiyacı var. Biz faydasını gördük. Ali için iyi oldu. Bu çalışmalardan sonra Ali’nin kendisinin yürüyebilmesini umut ediyoruz. Mutlu olduk çünkü baş tutması ve gövde dengesi düzeldi. Otururken destekli şu anda ama biz görüyoruz ki ilerleyen süreçte kendisi de oturacak” diye konuştu.
“Bebeğimizin iyileşmesi ve aynı zamanda da onlara ülkemizi tanıttığımız için çok mutluyuz”
Minik Ali’nin vücut fonksiyonlarını kazanmaya başladığını ve rehabilitasyonun olumlu sonuç verdiğini söyleyen Fizyomer Terapia Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Merkezi Tıbbi Direktörü Dr. Türkan Tünerir, “Tedavi olmak için Kırım’dan geldiler. Doğumunda beyninin oksijensiz kalması sebebiyle nazogastrik sonda ile beslenmiş bir süre. Daha sonra nefes darlığı problemi olmuş ve trakeostomi takılmış. Bu dönemde rehabilitasyon ihtiyacı açığa çıkmış ve çocuk doktorları tarafından rehabilitasyon görmesi gerektiği iletilmiş. Aile de bizim merkezimize müracaat etmiş. Kendilerine 5-6 haftalık bir tedavi programı çizdik. İlk geldiğinde başını tam tutamıyordu, oturma dengesi yoktu, ayağı dikilemiyordu ve diğer vücut fonksiyonlarını harekette güçlük çekiyordu. Bizim tedavi sürecimiz sayesinde bu fonksiyonlarda gelişme gösterdi. Türkiye sağlık konusunda dünyada sayılı ülkeler arasına geldi. Biz ülkemizi hem sağlık turizmi alanında hem de Eskişehir olarak tanıtmak için bu faaliyetleri gösteriyoruz. Bebeğimizin iyileşmesi ve aynı zamanda da onlara ülkemizi tanıttığımız için çok mutluyuz” ifadelerini kullandı.
“Daha önceden korktuğu hastane ortamına alıştı”
Ali Iliasova’nın hastanelerde çok uzun süre kaldığını ve hastane ortamından korktuğunu belirten Fizyomer Baş Fizyoterapisti Melike Canan Gelerli, minik Ali’nin artık korku yaşamadığını vurguladı. Beyin felcinde erken müdahalenin önemine dikkat çeken Gelerli şunları söyledi:
“Ali bize Kırım’dan geldi. ‘Orta Hat Oryantasyonu’ dediğimiz; ellerini ortada buluşturma, ellerinde objeyi tutma, baş kontrolü ve gövde dengesi gibi bazı fonksiyonel şeyleri tam kazanılmamıştı. Biz yaptığımız tedavi sonucunda Ali’nin fonksiyonelliğini bir seviye yükseltmiş olduk. Ali’nin göz teması azdı bize geldiği zaman. Şimdi uzun süreli göz teması kuruyor ve korktuğu hastane ortamına alıştı. Biz erken dönemde rehabilitasyonu çok önemsiyoruz. Çünkü ne kadar erken müdahale edilirse beyin gelişimini o kadar çabuk görebiliyoruz. Aileler, çocuklarının gelişim süreçlerinde sekteye uğrayan bir durum görürseler mutlaka uzmanlara danışsınlar.”
