Bu vakıfların saklı ve gizli amaçları yoksa faaliyetlerini aleni yapmaları, gelir kaynaklarını açıklayarak şeffaflık sağlamalarının gerektiğini söylen İYİ Partili Kabukcuoğlu,  “ Birtakım ‘subliminal’ davranışlarla yardım, destek alarak ülke kaynaklarını istismar etmek yerine öncelikle şeffaflık sağlamalıdırlar. Söz konusu vakıfların, bir zamanlar Hükûmete yakın olan, Amerika Birleşik Devletleri'nde Türkiye aleyhine tanıklık yapan bir illegal kişi, Suudi Kralı ve bir belediyenin ücretsiz yurt tahsisi gibi pek çok sorunlu kaynaklardan gelirleri olduğu ortadadır. . Kızılay gibi tarihî ve hayati dernekler bu tür vakıflara illegal yöntemlerle para aktarmakla paravan kurumlar hâline gelmiştir, kurumlarımızın prestijleri erozyona uğramıştır” dedi.

               İYİ Partili Kabukcuoğlu, kapalı, şeffaf olmayan, "yardımların”, kaynakların ve harcamaların meşruluğu konusunda endişelere yol açtığına dikkat çektikten sonra sözlerine şöyle devam etti: “Kafalarda, bu vakıfların faaliyetleriyle ülkemiz Anayasa'sında yazan prensiplere ne kadar uyulduğu konusunda tereddütler uyanmıştır. Bu vakıfların sosyal ayağı, yönetimde yer alan, dinî kimlikleri öne çıkan kişilerle güçlendirilmeye çalışılmaktadır; bu kişiler, vakıflarla ilgili bu vakıflara özel fetvalar verebilmektedir. Üniversite kurabilecek kadar da maddi güce erişmişlerdir. Gelirleri ve amaçları net olmayan, faaliyetleri şüpheli, toplumdaki "dernek" "vakıf" kavramlarının aşınmasına neden olan bu dernek ve vakıfların gerçek durumlarının ortaya çıkartılması için Meclis araştırması açılmasını yerinde buluyoruz.”