Dişiliğin, anneliğin ve doğurganlığın sembolü olarak görülen meme; kadınların sosyal kimliğinde önemli bir yere sahip bulunmaktadır. Memeler görüntünün dışında emzirme nedeniyle de oldukça önemli olup kadından kadına memelerde şekil ve boyut farklılıkları görülebilmektedir. Meme küçültme İstanbul ameliyatları yalnızca psikolojik değil fizyolojik nedenlerle de yapılması ile diğer estetik operasyonlardan ayrılmaktadır. Büyük memeleri olan kadınlar; sırt, boyun, bel ağrıları, terlemeden dolayı meme altında cilt sorunları oluşması, duruş bozuklukları ve sütyen askıları nedeniyle omuzlarda bası izleri oluşması gibi durumlarla karşı karşıya kalabilmektedir. Meme büyüklüğünde genetik faktörler etkili olmaktadır. Bunun yanı sıra kilo alma, doğum, emzirme, hormonal bozukluklar ve kullanılan ilaçlar da meme büyümesine ve sarkmalara neden olabilmektedir. Memelerde oransal olarak büyüklüğün söz konusu olduğu durumlarda hem estetik hem fonksiyonel sorunlar meydana gelebilmektedir. Büyük memeler göreceli olarak estetik görüntüsünü de kaybedebilmektedir. İstenilen kıyafetleri giyememek ve gözle görülen orantısızlık gibi nedenler kadınların psikolojilerini de olumsuz yönde etkileyebilmektedir. Bu tür sorunlar, meme küçültme ameliyatı ile ortadan kaldırılıp kişinin normal ve sağlıklı yaşamına daha kolay devam edebilmesi sağlanmaktadır.

Op. Dr. Evren İşçi Kliniği Meme Küçültme Operasyonlarınız İçin Doğru Adres

Meme küçültme ameliyatlarında; memenin hacmi, sarkıklık derecesi, meme dokusunun durumu ve yoğunluğu, hastanın yaşı, ameliyattan sonra gebelik düşünülüp düşünülmediği, izlerin hangi pozisyonda kalmasının tercih edildiği, sigara kullanılıp kullanılmadığı, kullanılan ilaçlar ve alışkanlıklar gibi faktörler başarıyı ve kullanılacak tekniğin seçimini etkilemektedir. Meme küçültme ameliyatlarında uygulanan tüm tekniklerde meme ucunu göğüs duvarına bağlayan ve pedikül olarak adlandırılan yapının nerede olacağı esas kriter olarak kabul edilmektedir. Kan damarlarını, süt kanallarını ve duyu sinirlerini içeren bu bağlantı üstte, yanda, altta, tamamında ya da oblik olabilmektedir. Memeden çıkarılacak doku miktarı bu bağlantı korunarak yapılmaktadır. Böylece meme başının canlı kalması, süt verme ve duyu fonksiyonlarının korunması sağlanmaktadır.

Meme küçültme operasyonları meme gelişimini tamamlamış ve ameliyata engel durumu olmayan her kadına yapılabilmektedir. Büyük memelerin uzun vadede duruş bozukluğa, meme altında pişik, yara ve ergenlik döneminde ciddi psikolojik sorunlara neden olabileceğinden meme küçültme ameliyatlarının mümkün olan en erken dönemde yapılması önerilmektedir. Bununla birlikte vücut gelişiminin tamamlandığı 18 yaş ameliyatın yapılabileceği en erken dönem olarak kabul edilirken üst yaş sınırı kişinin ameliyata uygunluğuna göre belirlenmektedir.

Meme küçültme İstanbul ve çevresinde en çok uygulanan operasyonlardan biri olup jinekomasti İstanbul ve Türkiye genelinde yapılan meme küçültme operasyonlarının nedenleri arasında bulunmaktadır.

Meme Küçültme Operasyonlarında Kullanılan Teknikler Nelerdir?

Meme küçültme operasyonlarında memelerin büyüklüğüne ve sarkıklığına göre, uygulanan ameliyat tekniklerinde değişiklikler söz konusu olmaktadır. Op.Dr.Evren İşçi Kliniği’nin deneyimli uzmanları yaptıkları muayeneler sonucunda hasta özelinde en uygun tekniği belirlemektedir. Uygulanan teknik hangisi olursa olsun temel amaç, hasta için en ideal görünümün elde edilmesine yönelik olmaktadır.

Meme ucu greft tekniği; çok büyük memelerde uygulanmakta olup meme ucunun alınıp memenin küçültülmesi daha sonra ise yeni bir meme ucu oluşturulması şeklinde yapılmaktadır. Çok fazla meme dokusunun alınabildiği bu teknikte memenin istenildiği kadar küçültülmesi söz konusu olabilmektedir. Ancak meme ucunda duyu kaybı oluşması ve süt veremez hale geldiği için çok tercih edilen yöntemler arasında yer almamaktadır.

Flep tekniğinde meme ucu ve meme dokusu canlı olarak korunmakta, fazla dokunun çıkarılmasının ardından meme ucu yukarılara taşınmaktadır. Meme dokusu yukarıdan, aşağıdan ya da orta hattan beslenecek şekilde dizayn edilebilmektedir. Fler tekniğinde çoğu zaman meme dokusu korunduğundan operasyondan sonra süt verebilmektedir. Aynı zamanda meme ucunda duyu kaybı olmamakta ya da çok az olmaktadır.

Meme Küçültme Operasyonundan Sonra Sizi Neler Bekliyor

Meme küçültme ameliyatı da diğer tüm ameliyatlar gibi bazı riskler taşımaktadır. Kanama nadir karşılaşılan bir durum olmakla birlikte meme küçültme operasyonu esnasında da sonrasında görülebilmektedir. Ameliyattan sonra kanama olup olmadığının takip edilmesi ve kanın meme dokusu içerisinde toplanmasının önlenmesi için ameliyat sonrası memelere dren konulması tercih edilebilmektedir.

Ameliyat sonrasında enfeksiyon oluşmasının önlenmesi için koruyucu antibiyotik kullanılmaktadır. Ameliyattan sonra meme başı duyarlılığında geçici bir azalma durumu söz konusu olabilmektedir. Meme küçültme operasyonlarından sonra yaranın klinik olarak 12 - 14 günde kapanacağı öngörülmektedir. Ancak; dolaşım problemleri, enfeksiyon, kronik hastalıklar ve kişinin sigara alışkanlığı gibi etkenlere bağlı olarak yaranın iyileşme süresi sapma gösterebilmektedir. Meme küçültme operasyonu çok ağrılı bir işlem olmadığı gibi oluşacak ağrılar doktorunuzun reçete ettiği ağrı kesici ilaçlar ile kolaylıkla kontrol altına alınabilmektedir. Meme küçültme operasyonundan sonra oluşan ödem ve şişlikler ise hastadan hastaya değişiklik göstermekle birlikte ortalama 3 - 4 hafta içerisinde kendiliğinden azalarak ortadan kalkmaktadır.

Meme küçültme operasyonlarından sonra hastalar normal şartlar altında 10 - 15 gün sonra işlerine dönebilmektedirler. Operasyondan sonra ağır spor ve egzersiz aktivitelerinden kaçınılmaya özen gösterilmesi gerekmektedir. Op. Dr. Evren İşçi gerçekleştirdiği operasyonlar hakkında bilgi almak için, web sitesini ziyaret edebilirsiniz.