Türkav Eskişehir Şube Başkanı Hasan Sezer 3 Mayıs Milliyetçiler Günü nedeniyle bir açıklama yaptı. Hayati bir yeri bulunan 3 Mayıs 1944 ruhunu ve yıldönümünü iştiyakla yâd etiklerini belirten Sezer, "Türk milliyetçiliğinin bir asrı aşan fikir serüveninde, sahip olduğu anlam ve neden olduğu gelişmeler bakımından hayati bir yeri bulunan 3 Mayıs 1944 ruhunu ve yıldönümünü iştiyakla hatırlıyoruz ve yâd ediyoruz.
Rahmetle andığımız merhum Hüseyin Nihal Atsız’ın; cesur, atılgan ve geri adım atmayan milliyetçi dirilişe muhalefet eden ve bundan rahatsızlık duyan güruhla başlattığı mücadelenin yargıya taşınması 3 Mayıs hadiselerini ortaya çıkarmıştır.
Merhum Başbuğumuz Alparslan Türkeş Bey’in aralarında bulunduğu 23 şuurlu milliyetçinin; Türk milletinin maddi ve manevi varlığına kast edenlere karşı gösterdiği anlamlı duruşun başlangıcı olan bu kutlu tarih, aynı zamanda Türk milliyetçilerine reva görülen eza ve cefa dolu bir dönemin de miladı olmuştur.
Yarım metrekarelik bir alana sahip olan tabutluklarda; Türk milliyetçilerine yapılan işkenceler, onların Türk vatanına bağlılıklarını ve sevdalarını asla azaltmamış, aksine kamçılamış, sağlamlaştırmış ve daha da derinleştirmiştir.
Muhatap kalınan çileler, çekilen eziyetler ve reva görülen zalimlikler milliyetçiliğin anlamına ve değerine zarar verememiş, belirlenen hedeflere ulaşma iddiasını zedeleyememiştir.
Milliyetçiliğin birleştirici ve tamamlayıcı vasfını itiraf edemeyenler, dinamik ve gelişmeye açık yönünü kabullenemeyenler elbette milli varlık ve değer hükümlerinden alerji duyanlardır.
Bilinmelidir ki, milliyetçilik geleceğin rehberi, içinde bulunduğumuz çağın eskimeyecek vizyonu, milletin yegane güvencesi, ekonomik gelişmenin motoru, demokrasi ve özgürlüklerin teşvikçisi ve yol arkadaşıdır.
Milliyetçilik çağdaş, modern ve insana ait olan kıymeti önceliğine alan birlikte yaşama ve kardeşlik projesidir.
Bu itibarla Türkiye’nin her alanda milliyetçiliğe ve milli yönelişe ihtiyacı olduğu kuşkusuzdur.
Ayırma, dağıtma, bölme, dışlama, yabancılaştırma milliyetçiliğin lügatinde olmayan, milliyetçiliğin diline aykırı anormallikler olarak değerlendirilmeli ve böyle anlaşılmalıdır.
Kaldı ki 3 Mayıs Milliyetçiler Günü’nün manası da burada aranmalı, beslendiği sosyal, kültürel ve ideolojik membaanın kaynağı da burada görülmelidir.
Bu duygu ve düşüncelerle büyük Türk milletinin ve değerli dava arkadaşlarımın ‘3 Mayıs Milliyetçiler Günü’nü kutluyor; milliyetçi kahramanları şükran ve minnetle anıyoruz."