Eğitimciler Birliği Sendikası Eskişehir 1 Nolu Şube üyeleri, meslek kanunu ve kariyer sınavları, promosyon ücretleri, memur ve şeflerin ek gösterge düzenlemesi, şube müdürlerinin özlük ve mali haklarının genişletilmesi, eğitim öğretim ödeneğinin güncellenip kapsamın genişletilmesi konuları için  İl Milli Eğitim Müdürlüğü önünde bir araya gelerek isteklerini dile getirdi.

Eskişehir Eğitim Bir Sen 1 Nolu Şube Başkanı Başkanı İbrahim Akar, “Eskişehir Eğitim Bir Sen 1 Nolu Şube olarak eğitim öğretim yılı başında yaşanan sorunları, çözüm önerilerini ve taleplerimizi dile getirmek, eğitim çalışanlarımızın sesi olmak üzere düzenlediğimiz basın açıklamamıza hoş geldiniz.

Öğretmenlerimiz açısından 5 Eylül tarihi itibari ile öğrencilerimiz ve eğitimin paydaşları açısından 12 Eylül Pazartesi günü başlayacak olan 2022-2023 Eğitim Öğretim yılının öncelikle hayırlı olmasını diliyoruz.

Her eğitim öğretim yılına büyük bir heyecan ve mutlulukla başlayan öğretmenlerimiz bu yıl buruk ve kırgınlar, moral ve motivasyonları maalesef düşük. Yeni eğitim öğretim yılına donanımsal olarak hazır olsalar da arkadaşlarımızın kafalarındaki onlarca soru işareti bu hazır olunuşa ve yeni başlangıcın heyecanına gölge düşürmüştür.

Bugün buradan eğitim çalışanlarımızın tüm enerjilerini eğitim öğretime öğrencilerine verebileceği çalışma ortamını, barış ve huzurunu sağlayacak olan Milli Eğitim Bakanlığına ve devletimizin üst düzey yöneticilerine sesleniyoruz:

2022 – 2023 Eğitim Öğretim yılı eğitim çalışanları açısından önceki yıllara göre ekonomik zorlukları daha fazla hissettiğimiz bir yıl olacak. Eğitim çalışanlarının alım gücünü arttıracak onlara rahat bir nefes aldıracak mali haklarda iyileştirme yapılması elzem olmuştur.

Her eğitim öğretim yılı başında sadece öğretmenlere verilen Eğitim Öğretim tazminatının Eğitim çalışanlarının tamamına kapsayacak şekilde genişletilip miktarı artırılarak verilmelidir. Enflasyon karşısında sembolik bir rakama dönüşen (1325 TL) yerine tüm eğitim çalışanlarının yüzünü güldürecek şekilde son bir yılın enflasyon oranında artırılarak verilmesini talep ediyoruz.

Eğitim çalışanları birbirinden ayrılmaz bir bütündür. Bu sebeple  eğitim  çalışanları arasındaki ayrım son bulsun ve Eğitime hazırlık ödeneği eğitim çalışanlarının tamamına verilsin.

6. dönem toplu sözleşme masasında tarihi bir başarı olarak elde ettiğimiz 3600 ek gösterge kazanımında şeflerimizin dâhil edilmemiş olması çalışma barışı huzuruna, verimine olumsuz etki etmektedir. Bu adaletsizlik giderilmeli şeflerimizde 3600 ek göstergeden yararlandırılmalıdır. Diğer memur, yardımcı hizmetli ve eğitim çalışanlarının tazminat oranlarında artış yapılması zorunluluğu ortadadır.

Eğitim öğretimin sağlıklı bir şekilde işleyişi ve yönetilmesinde en önemli unsurlardan birisi olan şube müdürlerinin makam tazminatı verilmesi ve özel hizmet tazminatlarının artırılması zorunluluk arz etmektedir. Meslek kanununun getirdiği uzman ve başöğretmenlik düzenlemesinden öğretmenlikten gelen şube müdürleri ve eğitim yöneticilerimizde faydalanabilecek şekilde düzenleme yapılması zaruri bir durumdur. 

Kamuda 1 milyonun üzerindeki istihdam sayısıyla öğretmenlerimiz en büyük çalışan grubunu oluşturmaktadır. Çalışanlar arasında toplumsal saygınlığı en yüksek kesim olan öğretmenlerimizin sorunlarına yasal dayanak oluşturmak adına 14 Şubat 2022 tarihinde yürürlüğü giren öğretmenlik Meslek Kanunu sahanın beklentilerinden uzak kalarak, öğretmenlerimizin ve yetkili sendika olarak bizlerin görüşleri dikkate alınmadan hazırlanmış ve kabul edilmiştir.

Sınav esaslı getirilmek istenen kariyer planlaması 5. Dönem ve 6. Dönem toplu sözleşmemizde taleplerimiz ile örtüşmelidir. Sürecin başından beri ifade ettiğimiz şekliyle 8 yılını dolduran öğretmene uzman 4 yıl uzmanlık yapan öğretmene de başöğretmen tazminatı verilmelidir.

Eğitim Bir Sen olarak Toplu Sözleşme Teklifimiz esas olsun sınav tartışması son bulsun diyoruz. Bizler yetkili sendika olmanın omuzlarımıza yüklediği sorumluluğun bilinciyle kanun çıkmadan önce toplu sözleşme döneminde hazırladığımız teklife uygun şekilde 8 yıl süreyle fiilen öğretmenlik yapmış olanlara uzman öğretmen, en az 4 yıl süreyle fiilen uzman öğretmenlik yapmış olan öğretmene ise başöğretmen özel hizmet tazminatı ödenmesini istiyoruz.

Öğretmenlik mesleği zaten kariyer mesleğidir.

Öğretmenlerimizin tek derdi unvan sahibi olmak değil, ekonomik olarak rahatça geçinebilecekleri ücret sahibi olmaktır. Kanun bu haliyle uygulanması okullardaki çalışma barışı bozacak bu durum da eğitim öğretime olumsuz bir şekilde yansıyacaktır. Hükümetimizi ve siyasi partilerimizi meclisin açılması ile birlikte mevcut yasa ile ilgili düzenleme yapmaya davet ediyoruz.

Öğretmenlerin 60 yıllık hayali olan ve bir oldu bitti ile yasalaştırılan Öğretmen Meslek Kanunu; Öğretmene destek kanunu olsun, öğretmenlerin kâbusu olmasın, Hükümeti sesimizi duymaya, Meclisin açılması ile birlikte yasal düzenleme yapılarak yanlıştan dönmeye çağırıyoruz. Meslek kanunu köstek, değil destek kanunu olsun.

Enflasyon ateşinin sabit gelirlileri tüm şiddetiyle yaktığı bugünlerde alınan banka promosyonlarının anlamını yitirdiği, eriyip gittiğini görüyoruz. Yapılan üç yıllık anlaşmalar karşılığında çalışanlara ödenen rakamların bir an önce güncellenmesini veya ihalelerin tek taraflı iptal edilerek yeniden yapılması gerektiğini savunuyoruz. Karlılıkta rekorlar kıran bankaların kazançlarını başta maaş müşterilerine borçlu olduklarını hatırlatarak, kayıpları önleyici, müşterilerini tatmin edecek promosyon artışlarını bir an önce gerçekleştirmelerini uğranan zararın telafi edilmesini istiyoruz

Eskişehir İl Milli Eğitim Müdürlüğü önünden bir kez daha sesleniyoruz YHS KALDIRILMALIDIR; "Huzur, hukuk ve hüküm eksikliğiyle çalışmak zorunda bırakılan YHS ayıbından kurtulmanın zamanı geldi" diyoruz.

 "Görev tanımları görevde yükselme imkânları, ek gösterge hakları olmayan mevcut YHS personelinin diğer hizmet sınıflarına geçirilmesini" istiyoruz.

MEB KİK toplantısında alınan karar gereği Görevde yükselme ve unvan değişikliği sınavları takvime bağlanarak 2022 yılı içerisinde gerçekleştirilmeli; sınav takvimi ilan edilmelidir.

4C, 4B ve Sözleşmeli personel uygulamalarından vazgeçilmeli. Kadrolu istihdam kamuda esas alınmalıdır.”