Dünyayı etkiyen koronavirüs salgını döneminde insanlar kitapçılarda daha az vakit geçirmeye başladı. Bolca vakit ayırıp raftan rafa gezerek kitapları inceleyip seçip almak yerine, önceden seçtiği kitabı alıp hemen geri dönme alışkanlığı satıcıların işlerini olumsuz etkiledi.
Dünyayı kasıp kavuran koronavirüs (Covid-19) insan hayatında birçok alışkanlığın değişmesine sebep olurken, kitap satan esnafı da bundan payını aldı. Eskiden insanlar kitap evlerine giderek raflar arasında bolca vakit geçirerek dolaşırdı. Önceden belirlenen kitabın yanında sonradan beğendiği kitaplarda satın alırdı. Bazı insanlar ise sadece kitap görmek için bu tür dükkânlara giderdi. Sevdikleri yazarların yeni kitapların yanı sıra birden fazla kitap satın alırdı. Ancak pandemi dönemiyle beraber gelen kısıtlamalar sebebiyle artık okurlar, sadece önceden belirlediği kitabı alıp dükkândan çıkıyor. 65 yaş üstü ve 20 yaş altı vatandaşlar kısıtlama sebebiyle kitapçılar uğrayamıyor. Bunlarla birlikte büyük internet sitelerindeki satışlar da yerel kitapçılara olumsuz etkilediği belirtiliyor.
Uzun yıllardır Eskişehir’de kitapçılık yapan ve sektörde bulunurken gelen ilhamla şimdiye kadar 2 tane kitap yazan Tolga Demirel, kitapçılıktaki satış durumunu anlattı. Demirel, “Pandemi yasaklarının üstünden bir yıllık bir süreç geçti. Bu dönemde ister istemez müşteri seviyemiz düştü. 65 yaş üstü veya 20 yaş altı vatandaşlara uygulanan kısıtlamalardan dolayısıyla belli müşteri potansiyellerimiz azaldı. Aynı zamanda pandemi nedeniyle hiç evden çıkmak istemeyen vatandaşlar da var. Bu neden işlerimize olumsuz etkiledi” diye konuştu.
Pandemi kitapçılıkta yeni alışkanlık getirdi
Kitapçı Tolga Demirel, pandemide sektörde görülen yeni alışkanlığından söz etti. Demirel, "Sektörümüzde pandeminin şöyle bir yan etkisi daha oldu; insanlar eskiden dükkânımıza gelirdi. Bir kitap alırken raflarımızı gezerek yanında 2-3 kitap daha alırdı. Aynı zamanda belli bir kitap değil de, kitap dükkânını gezmeye seven, gezerken beğenirse satın alan bazı müşterilerimiz olurdu. Ancak bu pandemide herkes önceden kitabın ismini belirleyip geliyor. Gelip kitabı alır almaz çıkıp gidiyor. Yani salgın döneminde müşterilerimizin kitap alma alışkanlığı değişti. Tabi ki her şeyden önce sağlıktır. Dolaysıyla bizde durumu anlıyoruz. Ama anlasak da bu yeni alışkanlığı bize zarar ettirdiği aşikârdır” dedi.
“Pandemide insanlar kitap değil, teknolojiyle daha çok vakit geçiriyor”
“Pandemi döneminde kitap okuma oranı yükseldiği söyleniyor. Kitap satış sektöründe bulunan biri olarak bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?” sorusuna yanıt veren Demirel, “Pandemide ‘herkes evdeyken çok kitap okuyor’ gibi bir düşünce oluştu aramızda. Ancak bence bu doğru değil. Belki bir tik fazla insan kitap okumaya başladı. Ama normalde insanlar evde kalırken kitap okumuyor. Telefon, televizyonlarla daha çok meşgul oluyor. Bir kitap okumak yerine daha çok, hemen ‘bu kitabın filmi var mı?’ diye bakar ve varsa onu izler. Oyunlar oynar. Başka hobiler edinir. Ama bence diğer hobiler edinmelere karşı kitap okuma alışkanlığı edinmesinin yüzdesi çok düşük. Yoksa bir film sitenin izlenme oranı pandemide yüzde 200-300’den fazla artarken kitap okuma alışkanlığın artışı da bu kadar olması gerekirdi. Ama maalesef olmadı” şeklinde belirtti.
“Büyük sitelere karşı yerel esnaf küçük kalır”
Tolga Demirel konuşmalarına şöyle devam etti:
Pandemide bazı noktalarda kitap okuma alışkanlığı artıyorsa da bu bizim gibi yerel esnafa yaramadı. Çünkü insanlar bize gelerek kitap almak yerine daha çok internetten sipariş veriyor. Tabi biz de internetten satış yapıyoruz, ancak bizim satışlarımız büyük internet şirketlere göre çok azdır. Bu süreçte kitap okumayı çok sevenler ancak bize gelir ve görüp, okuyup kitap alır. Yoksa çoğunlukla internetten alır. Dolaysıyla internet satışları muhakkak yerel esnafa zararlara yol açtı. Anlayacağınız büyük sitelere karşı yerel esnaf çok küçük kalır.”