İYİ Parti STK’larla İlişkilerden Sorumlu İl Başkan Yardımcısı Ekrem Koca, “Hükümete sesleniyoruz. Ücretsiz izin uygulamasından dönün, eksik çalışma ödeneğini yaygınlaştırın” dedi.
Dünyada ve ülkemizde yaşanan Covid-19 Salgın hastalığında kritik bir sürece girerken, üretimle birlikte işçilerin özlük ve mali haklarının korunması da gündemimizi oluşturan önemli konulardan biri olmaya devam ettiğini ifade eden Koca, şunları söyledi “Üretimi doğrudan etkileyen olağandışı kriz dönemlerinde işçi ve işverenleri korumak amacıyla uygulanması planlanan ve yasal mevzuatı oluşturulan ‘Kısa Çalışma Ve Kısa Çalışma Ödeneği’ önemli bir araçtır. Kısa çalışma ve kısa çalışma ödeneği, genel ekonomik, sektörel, bölgesel kriz veya zorlayıcı sebeplerle işyerindeki haftalık çalışma sürelerinin geçici olarak en az üçte bir oranında azaltılması veya süreklilik koşulu aranmaksızın işyerinde faaliyetin tamamen veya kısmen en az dört hafta süreyle durdurulması hallerinde, işyerinde üç ayı aşmamak üzere sigortalılara çalışamadıkları dönem için İşsizlik Sigortası Fonundan gelir desteği sağlamaktadır. Hükümetimiz de, salgının ilk başladığı günlerde, kısa çalışma ödeneğine özel önem atfetmiş, başvuru şartlarını kolaylaştırmış ve başvuruları almaya başlamıştır. Aile, Çalışma Ve Sosyal Hizmetler Bakanı Sayın Selçuk’un beyanına göre, şu ana kadar 270 bine yakın işyeri 3 milyonu aşkın işçi için başvuru da bulunmuştur. Yine Sayın Bakanının 16 Nisan’da yaptığı açıklamalardan kabul edilen başvuru sayısının yüzde 50’nin altında kaldığı anlaşılmaktadır.”
ÜCRETSİZ İZİN İŞÇİ LEHİNE DEĞİLDİR
Hükûmetin İşsizlik Sigortası Fonu’ndan işçiye daha az ödeme yapmak için yeni bir yol açtığını dile getiren Koca, “Ancak, işçiler ve işverenler lehine, kısmen olumlu sayılabilecek kısa çalışma ve kısa çalışma ödeneği uygulamasının getireceği ekonomik yükten kurtulmanın yolunu arayan iktidar, uygulamanın genişlemesinden kısa bir süre sonra, işçilerin aleyhine çareler aramaya başlamış ve nihayetinde ‘ücretsiz izin’ seçeneğini, krizde bir çözüm önerisi gibi kamuoyuna sunmuştur. Koronavirüsün yeni ekonomik tedbirleri açıklanırken, 18 Nisan’da TBMM’de kabul edilen yasa ile aynı zamanda ücretsiz izin de meşru ve yasal hale getirmiştir. Düzenleme 3 ay işten çıkartmayı yasak hale getirse de, Ücretsiz izine çıkartma kararı işçi lehine verilmiş değildir” dedi.
ÖDENEN VERGİLER NE OLDU
Ücretsiz izin formülünün kısa çalışma ödeneğinin çalışanlara uygulanmaması için ortaya atıldığını ifade eden İYİ Parti İl Başkan Yardımcısı Koca, şöyle konuştu: “Yeni düzenlemeyle İktidar, işverene, ‘kısa çalışma ödeneğine başvurma, ücretsiz izin ver bende o işçiye günlük 39 TL vereyim’ diyor, işçiden aylık 1.177 TL’yi kabul etmesi bekleniyor, ne yazık ki yine olan işçiye oluyor. Nasıl mı? Çalışanlar, Kısa Çalışma Ödeneği ile en az 1598 TL ile en fazla 4.380 TL alması gerekirken ücretsiz izinde 1.177 TL alacaktır. Bu durumda çalışanların ücret kaybı aylık en az 421 TL ile en fazla 3.200 TL arasında olacaktır. Daha somut bir örnekle açıklayalım; 5.000 TL net maaşla çalışan iki sigortalıdan; kısa çalışma ödeneği alana aylık 4.187 TL, zorunlu ücretsiz izin ödeneği alana ise aylık 1.177 TL verilecek...! Ülkemizde asgari ücretli çalışan bir kişi için her ay 1.133 TL, 1 yılda 13.600 TL, 10 yılda 136.000 TL SGK ve vergi ödeniyor. Ama bu zor günlerde yıllarca alınan bu paraların karşılığında iktidar çalışanlarına 3 ay 2.000 TL veremiyor veya vermek istemiyor...”
İŞSİİZLİK SİGORTASI FONU’NDA 131 MİLYAR VAR
İYİ Parti STK’larla İlişkilerden Sorumlu İl Başkan Yardımcısı Ekrem Koca sözlerini şöyle sürdürdü: “İşsizlik Sigortası Fonunda toplamda 131 milyar 500 milyon var. Ortalama 5 milyon işçiye kişi başı aylık 2.000 TL verilmiş olsa fondan toplam 30 milyar ödenmiş olacak. Bütçe kaynaklarını düşündüğümüzde, lüks ve şatafat içinde yapılan harcamaları, batık müteahhitleri, yolcu ve hasta garantili özel sektör girişimlerine yapılan aylık ödemeleri, verimsiz ve katma değersiz İstanbul Kanalı gibi projeleri hatırlayınca 30 milyar TL devede kulak misali... Düzenlemenin çarpıklığı, ücretsiz izin uygulaması rakamları ile eksik çalışma ödeneği rakamları arasındaki adaletsizlik ortadadır. Bu hesaplama gösteriyor ki, iktidar kendi kasasını düşünerek ücretsiz izin uygulamasını yasalaştırmıştır. Açlık sınırının 2.894 TL olduğu ülkemizde işçi 1.177 TL’ye mahkûm edilmiştir.
ÜCRETSİZ İZİN BU HALİYLE, İNSAN HAKLARI İHLALİDİR.
Çünkü ücretsiz izin uygulaması, kişilerin hayatını idame ettirebilme gücünü elinden almaktadır. Çalışanları, belirsiz ve güvencesiz bir sürece mahkum etmektedir.
İktidara soruyoruz:
İşçinin, fonda biriken parası neden işçiye harcanmıyor?
Covid-19 gibi eşi görülmemiş bir felaket sırasında kullanılmayacaksa, fon kaynakları ne zaman kullanılacak?
Ülkemizde yaşanan bu zor günlerde dahi tüm emekçilerin, garson, komi, şoför, muavin, ocakçı, tezgahtar, esnaf, fabrikada çalışan işçinin yanında olmayı yeterince başaramayan hükümete sesleniyoruz. Ücretsiz izin uygulamasından dönün, eksik çalışma ödeneğini yaygınlaştırın.”