8 Mart’ın bir “kutlama” günü değil; kadınların yüzyıllar süren emek mücadelesinin, kazançlarının, kayıplarının, sadece sermayenin değil, geleneklerin, törelerin, siyasetin kadını nasıl sömürdüğünün konuşulacağı bir “anma” günü olduğunu belirten Eskişehir Kadın Platformu Başkanı Fatma Ader, “Bugüne kadar kadına yönelik şiddet konusunda susmadığımız gibi, bundan sonra da susmayacağımızı herkesin bilmesini istiyoruz” diye konuştu.  

Utanç duyulan kadın cinayetlerinin her yıl artarak devam ettiğine dikkat çeken Ader, “2013’ te 237, 2014’ de 294, 2015’ te 303, 2016’ da 328 ve 2017’ de 409, 2018’ de 440, 2019’ da 471, 2020 yılında 482 kadının öldürüldüğü Türkiye’de, kimi komşumuzdu, kimi arkadaşımızdı, kimi de tanımadığımız ama acısını yüreğimizde hissettiğimiz canlardı. Katledilen tüm kız kardeşlerimiz için bu ülkedeki herkesi sorumlu olmaya, görevlerini yapmaya davet ediyoruz” dedi. Yasa yapmadan, kadının medeni kanundan doğan haklarını öncelemeden alınan her kararın, kadını yakıp yok etmeye devam ettiğini belirten Ader, “Her gün taciz edilen, şiddete uğrayan, eril sözlerle aşağılanan kadınlar artık buna izin vermeyecek” şeklinde konuştu.

ATATÜRK’ÜN DEVRİMCİ RUHUYLA SELAM

Cumhuriyet ile özgürleşen kadının, bugün yeniden yok edilmenin kıyısına geldiğini belirten Ader, “Çağdaş Türk kadını, emeğinin ve kimliğinin sömürülmesi karşısında direnmeye devam edecektir. Bu uğurda savaşım veren, tam bağımsız bir ülke, daha iyi bir dünya kurmak için çaba harcayan tüm kadınlarımızı Mustafa Kemal Atatürk’ün devrimci ruhuyla selamlıyoruz” diye konuştu.