AHPADİ Dönem Sözcüsü Av. Mehmet Ektaş, işçi, esnaf, çiftçi, memur meslek gruplarının emeklilik hakkı kazanabilmesi için ödemeleri gereken prim gün sayıları arasındaki farkların neden olduğu eşitsizliğin ve adaletsizliğin kaldırılması için "Esnaf, Çiftçi, Memur: Emeklilikte Adalet İstiyor!" konulu basın açıklaması yaptı. Ektaş, “Emeklilik, çalışma gücü ve yeteneklerini yitirip, çalışma hayatından ayrılan yurttaşlarımızın, önceden ödedikleri primlerinin karşılığında kazandıkları; gelir, sağlık hizmetleri, sosyal ve kültürel aktivitelere katılma gibi haklarının bütünüdür.  

Emeklilik, sosyal devlet anlayışının yurttaşlara tanıdığı sosyal güvenlik hakkı kapsamında yer almaktadır. İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi’nin 22. maddesinde ve 1982 Anayasası’nın 60. ve 61. maddelerinde “her insanın sosyal güvenlik hakkına sahip olduğu” belirtilmiş ve devleti bununla ilgili tedbirler almakla görevlendirmiştir. Sosyal güvenlik hakkı bir lütuf, bir yardım değil sahibine talep erki veren kamuyu da hakkı gerçekleştirme yükümlülüğü altına sokan bir haktır.

Sosyal, iktisadi, ekonomik ve siyasi hakların ve imtiyazların herkes için aynı olması  anlamına gelen eşitlik kavramı ise, tüm insanlar için İnsan Hakları Evrensel Beyannamesinin 7’inci, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 14 ve Anayasanın 10’uncu maddelerinde koruma altına alınmıştır.

Emeklilik kurumuyla güdülen amaç, üstün fayda, öznelerinin durumu birlikte ele alındığında, emekliliğe hak kazanılması için gerekli asgari şartlar konusunda, yurttaşların istihdam ve çalışma statüleri temelinde hiçbir ayrımcılığa tabi tutulmamaları zorunludur.

Ancak, Ülkemizde neredeyse her alanda yaşadığımız, kanıksadığımız, haklı ve makul hiçbir gerekçeye dayanmayan, keyfi, ayrımcı, adaletsiz uygulamalar emeklilik kurumunda da baş edilmesi gereken sorun olarak durmaktadır.

Ülkemizde, halen geçerli olan mevzuata göre; sigortalı olarak çalışan işçiler 7200 gün prim ödeyerek emekliliğe hak kazanırken, BAĞKUR’a tabi esnafın ve Emekli Sandığına tabi memurun 9000 gün prim ödemesi gerekmektedir. Yani, bir esnafın yanında ya da bir mühendisin yönetiminde çalışan işçisi 7200 gün prim ödeyerek emekli olabilirken, bizzat kendisi de bedenen ve alın teriyle çalışan esnaf, işçinin yönetiminden sorumlu mühendis işçisinden 1800 gün daha fazla prim ödeyerek yani en az 7-8 yıl daha fazla çalışarak emekli olabilmektedir.

Sadece, istihdam ve çalışma statülerinin farklılığından dolayı yurttaşların emeklilik haklarında böylesi mesnetsiz bir ayrımcılık yapılması büyük adaletsizliktir.

Bu adaletsizlik, EYT olarak bilinen emeklilikte yaşa takılanlar probleminin çözümü için yapılan çalışmalarda da giderilmemiştir.

Esnafımız, çiftçimiz, serbest meslek erbabımız, bu haksızlığa karşı isyandadır, sesini duyurmaya çalışmaktadır.

Sorunun çözümü için AHPADİ olarak şunları öneriyoruz.

1)     Emeklilikle ilgili hizmetler, SSK, BAĞKUR, Emekli Sandığı ayrışmasından çıkarılarak eşitlikçi bir anlayışla ele alınmalıdır.

2)     Emekliliğe esas sigortalılık başlangıç tarihleri arasındaki ayrım kaldırılmalı, BAĞKUR’lular için de emekliliğe esas sigortalılık başlangıç tarihi işyeri açılış tarihi olarak kabul edilmelidir.

3)     İstihdam statüsüne bakılmaksızın, emeklilik şemsiyesi altında olan tüm prim sahipleri için 7200 olacak şekilde tek bir asgari prim gün sayısı kabul edilmelidir.

4)     Asgari prim tutarı, emekli olunduğunda ve emeklilik süresince en az asgari ücret seviyesinde aylık almaya hak kazandıracak şekilde belirlenmeli ve uygulanmalıdır.

5)     Düzenlemenin yasalaştığı tarih itibarıyla 7200 gün prim ödeyen ve yaş şartını sağlayan tüm esnaf, çiftçi, serbest meslek sahibi, bağımsız çalışanın emeklilik hakkı tanınmalıdır.

6)     Emeklilik aylığı bağlama oranları arasındaki farklılıklar kaldırılmalıdır.

7)     Az ve düşük tutarlardan prim ödeyenlerle, çok ve yüksek tutarlardan prim ödeyenler için bağlanacak emekli aylıkları arasındaki oransal fark sabit tutulmalı, seyyanen ya da kriz dönemlerinde yapılan destek artışlarıyla bu farkın çok prim ödeyenler aleyhine bozulmasına izin verilmemelidir.

8)     Primini döneminde ödeyemeyen BAĞKUR’luların da, SSK’lılar gibi belirli bir süre sağlık hizmetlerinden yararlanmasına imkan sağlanmalıdır.

,

Unutulmamalıdır ki, yurttaşların hakkına razı olması için adalet terazisinin doğru tartması gerekmektedir.

Esnaflarımızın, çiftçilerimizin yıllardır süren feryatları haksız değildir. Çözüm siyasettedir. İktidarı, muhalefeti, bir an önce bu sorunu köklü çözüme kavuşturacak adımları atmalıdır. Yeni oluşacak Mecliste görev almaya talip Milletvekili adaylarını, bu sese kulak vermeye davet ediyor, kamuoyunu saygıyla selamlıyoruz.”