“Hukuk, hepimizin titizlikle sahip çıkmamız gereken, keyfiliği önleyen, toplum düzeni ve birliğini sağlayan en önemli araçtır. Devleti yönetenlerin günlük çıkar ve politikalar gereği, hukuka aykırı davranışlar içine girmesi, hukuk devletini dinamitlemek demektir.
İktidar sahiplerinin hukukla oyun oynamaktan kaçınması gerekirken, ne yazık ki bir defa delmekten bir şey olmaz” anlayışının bugünkü temsilcilerinin zaman zaman ortaya çıktığını görüyor ve üzülüyoruz.
Bunun son örneğini erken seçim tartışmalarıyla görmeye başladık.
Sayın Cumhurbaşkanının seçim tarihinin erkene alınması önerisinin ardından Cumhur İttifakı kanadında yer alan AK Parti yetkilileri, milletvekilleri, bazı gazeteciler, profesörler ve hatta hukukçular yeni bir tartışmanın fitilini ateşlediler. Önerinin seçim tarihini sadece bir kaç ay öne çekmekten ibaret olduğunu, bu kadar kısa bir süre için yapılan önerinin erken seçim ya da seçimlerin yenilenmesi şeklinde yorumlanamayacağını, yapılmak istenenin sadece seçim tarihinin GÜNCELLENMESİ! olduğunu ileri sürüyorlar.
Anlıyoruz ki, bu görüşü savunanlar, seçimlerin YENİLENMESİ kararının yaratacağı hukuki sonuçları ortadan kaldırmaya çalışıyorlar.
Kamuoyuyla paylaşmak isteriz ki, bu iddia ve yorum, kesinlikle hukuka uygun değildir.
Türk Hukukunun en üst normu Anayasadır.
“Türk Hukukunda seçim tarihinin güncellenmesi diye bir kavram ve düzenleme yoktur.”
Cumhurbaşkanı seçim tarihi, Cumhurbaşkanlığı Seçim Kanununun 3'üncü maddesinde düzenlenmiştir.Buna göre;
(1) Cumhurbaşkanı ve Türkiye Büyük Millet Meclisi seçimleri beş yılda bir aynı günde yapılır.
(2) Bir kimse en fazla iki defa Cumhurbaşkanı seçilebilir. Ancak Cumhurbaşkanının ikinci döneminde Meclis tarafından seçimlerin yenilenmesine karar verilmesi hâlinde, Cumhurbaşkanı bir defa daha aday olabilir.
(3) Cumhurbaşkanı ve Türkiye Büyük Millet Meclisinin görev sürelerinin dolmasından önceki son Pazar günü oy verme günüdür. Görev süresi, birlikte yapılan bir önceki seçim tarihi esas alınarak belirlenir. Oy verme gününden geriye doğru hesaplanacak altmış günlük sürenin ilk günü seçimin başlangıç tarihidir.
Seçimlerin yenilenmesinin hukuki sonuçları, seçimlerin öne alınması süresine göre değişiklik göstermemektedir. Öne alma süresi ne olursa olsun seçimlerin öne alınmasının erken seçimin nitelendirildiği ve hukuki sonuçlarının tanımlandığı düzenleme Anayasa' nın 116'ıncı maddesinde Türkiye Büyük Millet Meclisi ve Cumhurbaşkanlığı Seçiminin YENİLENMESİ başlığı altında düzenlenmiştir.
Anayasa’nın 116’ıncı maddesine göre de;
* Türkiye Büyük Millet Meclisi, üye tamsayısının beşte üç çoğunluğuyla seçimlerin yenilenmesine karar verebilir. Bu halde Türkiye Büyük Millet Meclisi genel seçimi ile Cumhurbaşkanlığı seçimi birlikte yapılır.
* Cumhurbaşkanının seçimlerin yenilenmesine karar vermesi halinde, Türkiye Büyük Millet Meclisi genel seçimi ile Cumhurbaşkanlığı seçimi birlikte yapılır.
* Cumhurbaşkanının ikinci döneminde Meclis tarafından seçimlerin yenilenmesine karar verilmesi halinde, Cumhurbaşkanı bir defa daha aday olabilir.
* Seçimlerinin birlikte yenilenmesine karar verilen Meclisin ve Cumhurbaşkanının yetki ve görevleri, yeni Meclisin ve Cumhurbaşkanının göreve başlamasına kadar devam eder.
* Bu şekilde seçilen Meclis ve Cumhurbaşkanının görev süreleri de beş yıldır.
Bu düzenlemelere göre Ülkemizde Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekilliği seçimlerinin tarihi 18 Haziran'dır. Bu tarihten önce yapılacak her seçim, öne alınma süresine bakılmaksızın seçimlerin yenilenmesi kavramının karşılığıdır, seçimlerin yenilenmesi sonucunu doğurur.
Bunun aksini iddia etmek siyasi ahlaksızlıktır, Millletin aklıyla alay etmektir.
Anayasaya ve hukuka bağlılık yemini etmiş, öncelikli görevleri laik, demokratik, sosyal, hukuk devletini korumak olan milletvekillerine, iktidar gücüyle Ülkeyi yönetenleri ciddiyete ve hukuka bağlılığa davet ediyoruz.”