İHH Eskişehir Şubesi ve Memur-Sen İl Temsilciliği Çin tarafından Doğu Türkistan’da yapılan zulme dikkat çekmek adına Cuma namazı çıkışı Reşadiye Camii bahçesinde bir açıklama yaptılar. Ellerinde Türk, Doğu Türkistan bayrakları bulunan grup, Çin zulmüne tepki gösterdiler. Açıklamaya BBP MKYK  Üyesi Ahmet Namık Akdoğan ile  BBP İl Başkan Yardımcısı İbrahim Hüsrev Destici de katıldı.

İHH Eskişehir Şube Başkanı Musa Karadaş, Çin 1949 yılından bu yana işgal altında tuttuğu Doğu Türkistan’da zulmünü her geçen artırarak devam ettiğini söyledi. Karadaş toplama kamplarında alıkonulan insanlara işkenceler yapıldığını aktararak, “Sözde yeniden eğitim merkezi olarak tanımlanan bu kamplarda yetersiz beslenme ve çok geniş çapta sistematik işkenceler yapıldığına daire deliller BM başta olmak üzere uluslararası kuruluşların elinde mevcuttur. Kamplarda ayrıca yaşlı, çocuk, engelli ve hamile kadınların olduğu rapor edilmektedir” dedi.

İHH ve Memur-Sen olarak taleplerini sıralayan Karadaş, “Çin bu toplama kamplarında tutulan kişilere ve ailelerine dair gerçek rakamları ve isimleri açıklamalı. Çin ile ekonomik ilişkileri güçlü olan bölge ülkelerinin ve Türkiye’nin ihlallerin önlenmesine dair Çin Halk Cumhuriyeti nezdindeki baskıları arttırmaları çağrısında bulunuyoruz” diye konuştu.

UZAKTA GİBİ GÖZÜKSEDE...

Daha sonra söz alan Memur-Sen İl Temsilcisi Muammer Karaman, “Doğu Türkistan Eskişehir’e yaklaşık 5 bin kilometre mesafede. Anadolu’ya gelirken bulunduğumuz coğrafyalardan bir tanesi. Dünyada yerleşik hayata geçen ilk Türk boyları Uygur Türkleri. Medeniyet anlamında dünyaya en güzel örnekleri sunmuş. 1949 yılından itibaren Çin’in sistematik zulmü ile karşı karşıya. Çin, Kur'an eğitimini terör eğitimi saymakta. Namaz kılmayı bir terör eylemi saymakta. Oruç tutmayı en büyük suç saymakta. Doğru Türkistan bize 5 bin kilometre uzaklıkta olsa da kan ve din bağı ile çok yakındır. Bizim bu olaya duyarsız kalmamız beklenmemelidir” şeklinde konuştu.

Editör: TE Bilişim