Kamu emekçilerinin 2014 yılındaki ekonomik kaybının yüzde 12 olduğunu, buna karşın Ocak 2015’ten bu yana TL’deki değer kaybının yüzde 20’yi aştığını anımsatan Eğitim Sen Şube Başkanı Serkan Demir, ekonomik ve siyasi belirsizliklere paralel artan enflasyonun ekonomik kaybı arttırdığına dikkat çekti. Demir, “Kapalı kapılar ardında geçici savaş hükümetiyle anlaşan, yüz binlerce kamu emekçisini temsilen masaya oturan, diğer konfederasyon başkanlarının varlığına dahi tahammül edemeyen, emekçiler aleyhine tutum alan ve ‘sarı sendikacılık’ yapanlara karşı milyonlarca kamu emekçisinin artık tarihi bir yanıt vereceğine şüphemiz yoktur!”  dedi. Toplumdaki öğretmenlere yönelik olumsuz algının oluşmasında Memur Sen/Eğitim Bir Sen’in yaptığı propagandanın da katkısının büyük olduğunu dile getiren Demir şunları söyledi: “2015 toplu sözleşmesinde Milli Eğitim Bakanlı, Kredi Yurtlar Kurumu ve Üniversite personeline dair 23 madde bulunmaktadır. Ancak bu maddelerin birçoğu 2013 toplu sözleşmesinde olduğu gibi tekrar edilmiştir. Var olan yeni değişiklikler ise eğitim emekçilerinin talep ve beklentilerinin çok uzağında kalmıştır. Bu değişiklerin eğitim emekçilerinin hayat kalitesinde olumlu bir değişikliğe yol açacağını beklemek abartı olur. Öğretmenlere 2016 için haftalık 2 saat, 2017 yılında ise 3 saat nöbet ücreti ödenmesi kabul edilmiştir.( Kamu Personeli Danışma Kurulu (KPDK) Toplantısında nöbet tutulan her gün için 4 saat ek ders ücreti ödenmesi ve bu görevler dâhil öğretmenlere birim ders saat içinde ödenen ek ders ücretlerinin artırılması görüşülmüş olmasına rağmen Memur Sen, imzaladığı toplusözleşmeyle talep ettiği haftada 6 saatlik ders ücretinin yanına dahi yaklaşamamıştır. Tüm eğitim ve bilim emekçileri bilmelidir ki imzalanan satış sözleşmesi bizler için yok hükmündedir!  Tek tek iş yerlerimizden başlayarak sorunlarımıza kalıcı çözüm üretilmesi iradesini tüm eğitim ve bilim emekçileriyle birlikte öreceğimizden ve mücadelemizi büyüteceğimizden kimsenin şüphesi olmamalıdır!  

Editör: TE Bilişim