Haber kaynağı: Manşet Gazetesi

Söyleşi: Gökhan KOÇAL

Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) Eskişehir Şube Başkanı Ender KELLECİ, Eskişehir’e yapılması planlanan termik santralin ucuz ve çevreci olmadığını söyledi. Kelleci serbest piyasadan kilowatt saati 16,5 kuruşa enerji alınıyorken bu rakamın termik santral için 20,135 kuruşa çıkacağını belirtti.

Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) Eskişehir Şube Başkanı Ender Kelleci, Türkiye’de enerji açığı olmadığını aktardı.  Başkan Kelleci, TEİAŞ’ın sunmuş olduğu rakamlara göre  Türkiye enerji kapasitesinin aralık ayı sonu itibariyle yüzde 52’sini kullandığını aktardı. Eskişehir’e kurulacak olan termik santral ile birlikte enerji alımının ucuzlamayacağını aksine daha pahalı olacağını aktaran Kelleci, “Termik Santral kurulsa bile elektrik ucuzlamayacak aksine daha pahalı olacak. Elektrik Üretim Anonim Şirketi (EÜAŞ) bunu pahalı alacağı için ortalaması yükselecek. Bunun bedelini kim ödeyecek? “Elbette her zaman olduğu gibi vatandaş ödeyecek” dedi.

Kaç üyeniz var?

EMO Eskişehir Şubesi olarak 1250 üyemiz var. Elektrik, elektronik, elektrik-elektronik, haberleşme ve biyomedikal mühendisliği branşlarından mezun olan herkes odamıza üye olabiliyor. Eskişehir, Bilecik ve Kütahya illerinde Eskişehir Şubesi olarak faaliyetlerimizi sürdürüyoruz. Ağırlıklı olarak üyelerimizin birçoğu özel sektörde çalışıyor. Üye profilimiz oldukça genç. Şube sınırlarımız içinde 4 üniversitemiz bulunmakta ve bunların, hepsinde Elektrik-Elektronik Mühendisliği bölümü mevcuttur.  Bu bölümde okuyan öğrencilerimizin neredeyse tamamı  EMO-Genç  komisyonuna üyedir. Bu komisyonda üye sayımız ise 900 tür.

Oda olarak sorunlarınız nelerdir?

Diğer odalara da baktığımız zaman en büyük sorun örgütlenmedir. Biz, örgütlenme ve örgüt bilincini toplum olarak da kaybettiğimiz için ortak hareket etme, ortak fikir alma noktasında sıkıntılarımız var. Bizim meslek alanımızda en büyük sıkıntımız elektrik-elektronik mühendisliği alanının çok hızlı ilerlemesi ve buna paralel olarak meslek alanlarımızla ile ilgili düzenlemelerin yapılamamasıdır. Ayrıca son dönemde ciddi bir itibarsızlaştırma, meslek alanlarımızın kısıtlanmaya çalışılması gibi birçok sorunla karşı karşıya kalıyoruz. Bu sorunlarımızı çözmek için örgütlü olmak ve beraber hareket etmek çok önemli.

Projeleriniz nelerdir?

Her iki yılda bir uluslararası düzeyde düzenlediğimiz ERUSIS - Elektrikli Raylı Ulaşım Sistemleri Sempozyumumuzu bu dönemde de düzenlemeyi hedefliyoruz. Geçen sene üçüncüsünü düzenledik. Ayrıca geçtiğimiz dönem düzenlediğimiz Endüstri 4.0 Panelini geliştirerek, konusunda uzman kişileri Eskişehir’e getirerek halka açık şekilde süreci ve sürecin değişimi, yakın gelecekte neler getireceği hakkında bilgiler aktarmayı hedefliyoruz. Akıllı şehirlerle ilgili belediyelerle ortak bir çalışma yapacağız. Bunun dışında Eskişehir’de meslek alanlarımızla ilgili uygulamalı eğitim merkezi kurmak için bir çalışmamız var.

Ülkemizde enerji ihtiyacı olmadığı halde neden elektrik faturalarına yüksek oranda zamlar geliyor?

Biz sadece elektrik enerjisinin maliyetini ödemiyoruz. Bununla beraber kayıp-kaçak bedelinden tutun  TRT payına kadar birçok vergi söz konusu. Ocak ayında yapılan zamlarla EMO`nun 4 kişilik bir ailenin en az harcama ile bir ayda 230 kilovat saat elektriğe ihtiyacı olacağı hesabından yola çıkıldığında aylık asgari elektrik faturası 94.75 TL`den 103.09 TL`ye yükselmiştir. Asıl sıkıntı burada bunun tamamen plansız yapılıyor olmasıdır.

Evlerde ve işyerlerinde nasıl bir tasarruf modeli uygulamamız gerekiyor?

Türkiye’de en büyük sıkıntı insanların tasarrufa inanmamasıdır.  İnsanların bir kere tasarrufa inanması lazım. Bizde enerji tasarrufu alışkanlığı yaratılmamış. Biz özellikle öğrencilerde ve genç bireylerde bu alışkanlığın oluşturulmasını istiyoruz. Bununla ilgili yoğun bir çalışmalarımız var. Her dönem ilkokul ve ortaokullarda enerji verimliliğiyle ilgili tanıtımlar yapıyoruz. Yeni gelen kuşak bunlara daha çok sahip çıkıyor. Elektrik enerjisi en değerli enerji ve depolanamayan bir kaynak. Bu kaynağın düzgün kullanılması ve doğru şekilde kullanılması çok önemli. Evlerde tasarruf konusunda düşük enerji kullanımlı ürünlere geçilmeli. Bunların başında aydınlatmalar geliyor. Beyaz eşya ve benzeri türevlerin A sınıfı diyeceğimiz daha düşük enerji tüketim ürünlerle değiştirilmesi lazım. 

Güzel bir test merkezi yapılıyor. Bunun devamlılığı için benzer bir çalışmanın sanayi içerisinde olmazı lazım. Raylı sistemler kümelenmesi ve raylı sistemlerle ilgili çalışan firmaların bu alanda daha yoğun şekilde kanalize olması gerekir. Raylı Sistemler çok geniş bir alan, otomotiv endüstrisinden daha fazla yan sanayiye sahip bir sektördür.  Eskişehir’de TÜLOMSAŞ gibi bir değer var, URAYSİM yapılıyor. Raylı sistem kültürünün olduğu bir şehir. Bu şehrin raylı sistemler bacağında olmaması büyük bir eksiklik.   Birçok basamağı yurtdışı kökenli. Bunu nasıl yerelleştirebiliriz buna bakmak lazım.  Tren setini üretmek değerli ama katma değeri yüksek ürünler üretmemiz lazım. Eskişehir’in bu noktaya odaklanması çok önemli.

Termik santral yapımı söz konusu. Ülkemizde enerji açığı olduğunu söyleniyor. Oda olarak termik santrale bakış açınız nedir? Ülkemizde enerji açığı var mı?

Türkiye’nin enerji ihtiyacı var mı? Oda olarak bu konuya bakış açımız, var olan bilimsel veriler üzerindendir. En güvenilir veriler ise Türkiye Elektrik İletim A.Ş’nin (TEİAŞ) verileri. TEİAŞ var olan enerji kapasitesini ve bunun ne kadar kullanıldığı açıklamaktadır. Bu veriler ışığında Türkiye`nin kurulu gücü 2017 yılında yüzde 8.5 artarak, 85 bin 200 megavata (MW) ulaştı. Arz fazlalığı sıkıntısının dile getirildiği ve üretim şirketlerinin "battıkları" iddiasıyla elektrik fiyatlarına zam yapılması, kapasite mekanizması oluşturularak alınmayan elektrik için bile kapasite başına bedel ödenmesi gibi taleplerinin olduğu 2017 yılındaki bu artış; ülkenin ekonomik kaynaklarının gereksiz harcandığını ortaya koymaktadır.  Elektriğin "piyasa" koşullarını aşan doğal kısıtları dikkate alındığında, özellikle üretildiği anda kullanım zorunluluğu nedeniyle, duran bir yatırımın ülke ekonomisi için zarar oluşturduğu açıktır.

TEİAŞ’ın sunmuş olduğu oranlara göre Türkiye en yüksek enerji talebine göre bile kapasitesinin yüzde 52’sini kullanılıyor. Zaten ciddi bir kurulu güç var (85 bin 200 megavat). 2026’ya kadar ki süreç için ise 30 bin megavat hazırlanan bir güç var. Bunun üzerine bir de Eskişehir’de yapılması planlanan termik santrali ekledik.

Türkiye’nin en kötü durumdaki enerji talep tahminlerine bakıyoruz. Türkiye’nin büyüme ve talep artışı senaryolarına baktığımızda bile Türkiye’nin şu an kurulu gücüne bakarak bir enerji ihtiyacının olmadığını görüyoruz. Bu tarz savunmalara baktığımız zaman yerli-milli enerji politikası konuşuluyor.

Yerli ve milli enerji politikasından bahsediliyor ama bir diğer tarafta nükleer enerji yapılıyor. Dışa bağımlı, ithal bir yakıt alımı, ithal bir atık yönetim sistemi vs.. Biz enerjinin ucuz ve çevre dostu olmasını istiyoruz. Bu kriterlere Eskişehir’de yapılmak istenen termik santral uymuyor. Sebebi de şu; şu anda serbest piyasada Elektrik Üretim Anonim Şirketi (EÜAŞ) 16,5 kuruşa enerji alabiliyorken Kasım ayında yapılan KHK ile termik santralle alım garantisi 20,3 kuruş. Var olan piyasanın üzerinde. Burada yapılacak olan termik santral 15 yıl çalışsa da çalışmasa da alım garantili olacak ve buradaki rakam tahminimizce en az 23-24 kuruş civarında olacak.

Tüm dünyada elektrik fiyatları düşmektedir. Yenilenebilir kaynaklardan elde edilen elektriğin fiyatı 3 sent/kWh`in bile altına inmiştir. Doğalgazdan elektrik üretilmesinde dünya ortalama fiyatı ise 5.5 sent/kWh civarındadır. Durum böyle iken bu denli yüksek fiyatlarla elektrik alım garantileri verilmesini anlamak mümkün değildir.

Kömürlü termik santralin temiz olduğuna dair hiçbir yerde kaynak bulamazsınız. Ciddi bir karbondioksit salınımı yapıyor. Her şeyi geçtik o kadar karbondioksit gazını ne yapacaksınız. Bunu çözebilen birisi olmadı. Bu konuda hem kirli hem de pahalı bir enerjiyi biz şehrimizde neden isteyelim.  Çok büyük sıkıntılar olacak. Biz Oda olarak bunu neden isteyelim. Alternatifleri varken neden pahalı bir enerjiyi tercih edelim. En acısı ise Türkiye’nin en verimli ovalarından biri olan Alpu Ovasına bunun yapılıyor olması.

Elektrik talebi, mevcut kurulu güç ve bugünden yapılacağı öngörülen santral projeleri dikkate alındığında; Türkiye ‘nin enerji açığı olmadığı, hatta bugün için arz fazlası olduğu bizzat Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı tarafından da ifade edilmiş, bilinen bir gerçektir. Bu pahalı ve çevre için riskli, tarım arazilerini, ormanlık arazileri, deniz kıyılarını yok edecek santral projelerine ihtiyaç yoktur. Bu projeler derhal durdurulmalı, zaten kısıtlı olan kamu kaynakları âtıl kalacak enerji projelerine değil, daha yararlı sonuçlar üretecek yatırımlara yönlendirilmelidir.

ELEKTRİK UCUZLAMAYACAK

Yapılsa bile elektrik ucuzlamayacak aksine daha pahalı olacak. Elektrik Üretim Anonim Şirketi (EÜAŞ) bunu pahalı alacağı için ortalaması yükselecek. Bunun bedelini kim ödeyecek? Vatandaş ödeyecek. Bu bir ucuz enerji olmayacak. 

Paris İklim Antlaşması çerçevesinde Dünyada termik santraller kapatılırken biz yapmaya devam ediyoruz ama bir süre sonra bunu kapatacaksınız. Eskişehir’de yaşayan birisi olarak bunun hem gereksiz hem pahalı hem de bu şehre ciddi zarar vereceğini düşünüyorum.  Bulunduğumuz her platformda bunun yanlış olduğunu dile getiriyoruz. Enerji politikalarımızın daha tutarlı ve uzun soluklu olması gerekiyor. TEİAŞ’ın enerji planlarına bakarsanız termik santral yapım planı yok.  Bu sonradan bir kömür rezervi bulduk diye başlayan bir süreç. Çok hızlı ilerliyor. 443 sayfalık bir ÇED raporu 47 gün gibi bir sürede hazırlanıyor. ÇED raporu ile ilgili pek çok eksiklik var.

EÜAŞ’a ait olan birçok santral çok düşük kapasite ile çalışıyor. Bu noktada bu politikaların halka daha ucuz elektrik vermek veya daha az çevreye zarar veren enerji konusunda ilerlemesi gerekmekte. Yenilebilir enerji kaynakları kullanılmalı.  Çok daha yoğun bir enerji alımı olur ama ne yazık ki bu durumlar ülkemizde tersine işliyor.

Ender Kelleci kimdir?

Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Elektrik- Elektronik Mühendisliği Bölümünden 2005 senesinde mezun oldum. Yüksek Lisansımı yine Eskişehir Osmangazi Üniversitesi’nde yaptım. Doktorama Anadolu Üniversitesi’nde devam ediyorum. 10 yıllık kamu deneyiminden sonra, kendi işimi kurdum. Yurt içi ve yurt dışı danışmanlık hizmetlerinde bulunuyorum. Ödeme teknolojileri üzerine çalışıyorum. 2003 senesinde EMO-Genç’e üye olmuştum. O dönem temsilcilik vardı. Temsilci Yardımcılığı görevinde bulundum. 2008 yılında şubeleşme konusunda çok ciddi çalışmalarımız oldu.  Şube kuruldu. Kurucular Kurulu içerisinde yer aldım. 4. dönemde başkan oldum.  10 yıllık süreçte işin her basamağında yer aldım.  Odamızın gençleşmesini savunuyoruz.

1 Ocak 2018‘den İtibaren

Konutlar İçin

Asgari Tüketim Üzerinden

Aylık Elektrik Faturası-TL

Aylık Tüketim (kWh)

1 Ekim 2017

Birim Fiyat-TL

1 Ekim 2017

Asgari Tüketim Üzerinden Fatura-TL

1 Ocak 2018 Birim Fiyat-TL

1 Ocak 2018

Asgari Tüketim Üzerinden Fatura-TL

1 Ekim 2017`ye Göre 1 Ocak 2018`de Birim Fiyat Artışı-%

1 Ekim 2017`ye Göre 1 Ocak 2018`de Aylık Fatura Artışı-%

Perakende Enerji Bedeli (Çıplak Enerji Bedeli+ Perakende Hizmet Bedeli)

230

0,2161

49,70

0,230927

53,11

6,86

6,86

Dağıtım Bedeli

(İletim+ Dağıtım + Kayıp ve Kaçak Bedeli)

230

0,115732

26,62

0,130444

30,00

12,71

12,71

Fon ve vergiler hariç fiyat

0,33183

76,32

0,36137

83,12

8,90

8,90

Enerji Fonu-%

1

1

0,50

1

0,53

6,86

TRT Payı-%

2

2

0,99

2

1,06

6,86

Bel. Tük.Ver.-%

5

5

2,49

5

2,66

6,86

KDV Öncesi Toplam

80,30

87,36

8,80

KDV-%

18

18

14,45

18

15,73

8,80

Genel Toplam-TL

94,75

103,09

8,8

Editör: TE Bilişim