Türk Eğitim Sen Şube Başkanı Haydar Urfalı, Öğretmenler Günü’ne özel açıklamasında; öğretmenlerin sorunları ve sorunların çözüm yollarına ilişkin çalışmalarını paylaştı.

24 Kasım Öğretmenler Günü vesilesiyle yaptıkları çalışmada öğretmenlerin sorunlarının belirlenmeye çalışıldığını aktaran Urfalı, “Araştırma sonuçlarının öğretmenlerimizle ilgili politikaların belirlenmesine ışık tutmasını temenni ediyoruz” dedi. Urfalı araştırmaya ilişkin şu bilgileri paylaştı: “Türk Eğitim-Sen’in araştırmasına 09-16 Kasım tarihleri arasında 15 bin 811 öğretmen katılmıştır. Araştırmaya katılan öğretmenlerin yüzde 71,7'si aldıkları maaşın yaptıkları işi karşılamadığını, yüzde 22,7’si kısmen karşıladığını söylüyor. Yüzde 52'si daha iyi iş bulursa mesleği bırakacağını ifade etmektedir. Öğretmenlerin yüzde 42'si salgın döneminde kredi çekmişlerdir. Öğretmenlerin yüzde 51,1'i ay sonunda ceplerinde hiç para kalmadığını söylerken; yüzde 20,5’i 100-300 TL, yüzde 10’u 300-500 TL, yüzde 8,7’si 900 TL ve üzeri, yüzde 5,6’sı 500-700 TL, yüzde 4,1’i de 700-900 TL arasında kaldığını ifade etmektedir. Öğretmenlerin yüzde 14’ü ek iş yapmaktadır. Öğretmenlerin yüzde 82,8’i salgında mutfak harcamalarının arttığını ifade etmişlerdir. Öğretmenlerin yüzde 39'u uzaktan eğitim için tablet ya da bilgisayar almışlardır.”

FİLYASYON EKİPLERİNDE GÖNÜLLÜ ÇALIŞTILAR

Öğretmenlerin yüzde 15,6’sının Vefa Destek Grupları/Filyasyon Ekipleri/Mahalle Denetleme Ekipleri’nde gönüllü çalıştıklarını ifade eden Urfalı, “Ekiplerde gönüllü çalışan katılımcıların yüzde 62,6'sı koruyucu malzeme ve ekipman verilmediğini belirtmişlerdir. Gönüllü ekiplerde görev alanların yüzde 30'u ekiptekilerden birilerinin Covid-19'a yakalandığını belirtmişlerdir” dedi. Salgın döneminde yüz yüze eğitim süreçleri ile ilgili sorunlar hakkında da bilgi veren Haydar Urfalı, şunları söyledi: “Katılımcıların yüzde 34,3'ü okulda hijyen kurallarının kısmen yeterli; yüzde 18,2'si çok yetersiz; yüzde 22,9'u yetersiz; yüzde 19,8'i yeterli ve yüzde 4,7'si çok yeterli olduğunu ifade etmiştir. Katılımcıların yüzde 55,6’sı okulların açılmasından tedirgin olmuşlardır. Salgında yüz yüze eğitim veren katılımcıların yüzde 54,2’si okullarında Covid-19 vakası görüldüğünü ifade etmişlerdir. Vaka görüldüğünü ifade eden katılımcıların yüzde 65,7'si vaka tespit edildikten sonra eğitim öğretime devam edildiğini; yüzde 30'u vaka görülen sınıfın tatil edildiğini ve öğrencilerin karantinaya alındığını; yüzde 3,2'si öğrencinin evde karantinaya alındığını; yüzde 0,9'u öğretmenlerin karantinaya alındığını ve yüzde 0,2'si ise bu konuda bilgilerinin olmadığını ifade etmişlerdir.

ÖĞRETMENLER TÜKENMİŞ HİSSEDİYOR

Araştırmaya göre; öğretmenlerin yüzde 62'sinin salgın döneminde kendilerini değersiz hissettiklerini belirten Urfalı, “Katılımcıların yüzde 69,8'i öğretmenliğin toplum tarafından saygın bir meslek olarak görülmediğini; yüzde 27,2'si kısmen; yüzde 2,9'u ise saygın olarak görüldüğünü düşünmektedirler. Katılımcıların yüzde 90,3'ü salgın döneminde öğretmenlik mesleğinin itibarını zedeleyen ilk üç neden içinde en çok "Öğretmenler çalışmadan ücret alıyor" algısını; yüzde 46,5'i ilk üç neden içinde en çok liyakatsizliği; yüzde 11,5''i sendikal ayrımcılığı ve yüzde 3,8 ise diğer seçeneğini belirtmişlerdir. Katılımcıların yüzde 43,2’si mesleklerini yaparken kısmen tükenmiş olduklarını, yüzde 31,2'si tükenmiş olduklarını ve yüzde 25,6’sı tükenmişlik yaşamadıklarını ifade etmektedirler. Katılımcıların yüzde 69,1'inin Bakan Ziya Selçuk'tan ilk üç beklentisi içinde en çok olanı 3600 ek göstergedir. Katılımcıların yüzde 59,2'sinin ilk üç beklentisi içinde en çok olanı öğretmenlerin mali haklarının çözülmesidir. Katılımcıların yüzde 50,1'inin mesleğin itibar kaybının önlenmesidir. Katılımcıların yüzde 34,8'inin Öğretmenlik Meslek Kanunu'nun çıkarılmasıdır. Katılımcıların yüzde 26,4'ünün yönetici atamalarında liyakate önem verilmesidir. Diğerleri ise öğretmen yetiştirme sorunu, tayin özlük hakları sorunu, kadrolu-sözleşmeli ayrımı ve nicel eksikliklerdir.”

ÖĞRETMEN ÖNCE GELİR

Türk Eğitim Sen Şube Başkanı Haydar Urfalı, “En büyük temennimiz anket çalışmasında da açık şekilde ortaya konulan sorunların çözülmesi, beklentilerin karşılanmasıdır. Biz şuna inanıyoruz: Eğitimin taşıyıcı kolonu öğretmendir. Diğer tüm değişkenler öğretmenden sonra gelir. Öğretmeni huzurlu kılmadan, öğretmenlerimizin beklentilerini karşılamadan, öğretmen eksikliğini gidermeden eğitimde başarı elde etmek mümkün değildir” şeklinde konuştu.