Söyleşi: Tuğba KOÇAL
CHP İl Başkanı Rabia Akman, yerel seçimlerde merkez 3 belediye başkanı ile yola devam etmek istediklerini söyleyerek, “Belediye başkanlarımızın yapacağı daha çok hizmet var bu sebeple Eskişehirlilerin teveccühü ile yeniden seçileceklerine inanıyorum” dedi.
CHP İl Başkanı Rabia Akman ile yerel seçimlere yönelik keyifli bir sohbet gerçekleştirdik. Ön seçim, ittifak gibi önemli konularda açıklamalarda bulunan Akman, yerel seçime yönelik kişisel hedefini samimiyetle açıkladı. Akman, merkezde 3 belediye başkanının tekrar aday olmasını istediklerini söyleyerek, “3 belediye başkanımızda gayet başarılı ve başarılı başkanlarla yola devam” dedi. Eskişehir’in siyasi analizini yapan Akman, yerel seçimlerde partilerin de yarıştığını ancak adayların biraz daha öne çıktığını söyleyerek, genel seçim ve yerel seçim kültürünün çok farklı olduğunun altını çizdi.
Rabia Akman’ı daha yakından tanıyabilir miyiz?
Yaklaşık 21 yıldır Eskişehir’de yaşıyorum. Çoğu kişi gibi ben de öğrencilik yıllarımda Eskişehir’e geldim ve buradan kopamadım. Anadolu Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İşletme bölümü mezunuyum. Daha sonra da sosyoloji eğitimi aldım. Çok uzun yıllarda özel bir kuruluşta finans danışmanlığı yaptım ve bunları yaparken de ekonomiyle tabi çok haşır neşir oldum. Türkiye’nin ekonomik ve sosyal gelişimi konusunda aslında çok iyi gözlemler yaptığımı düşünüyorum. Yaklaşık 4 yıldır da kendi şirketim var. Sigorta ve finansal danışmanlık sürecim devam ediyor.
Üniversite son sınıfta Cumhuriyet Halk Partisi’ne üye oldum. Tabi babam da örgütün yıllarca üyeliğini yapmıştı. Oradan da siyasi yatkınlığım vardı. Kadın kollarında, Odunpazarı, Tepebaşı örgütlerinde yer aldıktan sonra Sinan Özkar’ın ekibinde il sekreteri olarak görev aldım. Daha sonra Sinan başkanın milletvekili adayı olmasıyla, yönetim tarafından da il başkanı seçildim.
“ÖRNEK BİR İSİM OLMAYA ÇALIŞIYORUM”
Kadın siyasetçileri; belediye başkanlığı, il başkanlığı gibi görevlerde çok sık göremiyoruz. Siz kadın il başkanı olarak örnek teşkil ediyorsunuz. Kadın siyasetçi olmak zor mu?
Türkiye’nin aydınlık yüzü Eskişehir, bence kadın temsil gücü konusunda da önder. Milletvekili seçim sürecinde de 3 kadın adayla Türkiye’nin öncü illerinden biriydik. Bu anlamda Cumhuriyet Halk Partisi’nin kadın kotasına çok önemli bir katkımız oldu.
Hem kentimiz için hem de yurttaşlık bilinci gereği birçok alanda aktif olarak çalışmalar içerisinde yer aldım. Kent konseylerinde görev aldım. İki dönemdir Odunpazarı’nda kadın meclisi yürütme kurulundayım. Eğitim, ekonomi, istihdam, sağlık gibi çok farklı çalışma alanlarımız oldu. Birçok çalışma grubunda da çokça etkinlik, faaliyet ve proje yürüttük. Tüm bunların yanında Eskişehir Ticaret Odası (ETO) üyesiyim. Orada da aynı zamanda sigorta komitesindeyim. Bir kadın olarak siyasi bir aktör olmanın yanında aynı zamanda sosyal sorumluluk projeleri kapsamında da kadının yer alabileceği her alanda mutlaka ki etkin olmaya çalışıyorum. Örnek bir isim olmaya çalışıyorum. Hem diğer kadınlara örnek olmak adına hem de kadınların gerek sosyal, gerek ekonomik, gerek siyasi yaşama daha cesur adım atmalarını sağlamak amacındayım. Herkesin sorununu dinleyip herkesin sorununa çözüm üretmeye çalışıyorum. Toplumun her alanda nabzını tutmaya çalışıyorum. Kadınların ekonomik, sosyal, siyasal yaşamda var olmaları için elimden gelen desteği ve katkıyı sağlamaya çalışıyorum.
“GENEL SEÇİM VE YEREL SEÇİM KÜLTÜRÜ BİRBİRİNDEN ÇOK AYRI BİR KENTTE YAŞIYORUZ”
24 Haziran’da önemli seçimi atlattık. CHP adına bir milletvekili kaybı ile başarısızlıkla sonuçlanmış bir seçim olarak görülüyor. Bunun yerel seçim sürecine yansıması nasıl olur?
Genel seçimlerde aslında sadece Eskişehir’e değil de tüm Türkiye’ye bakmak lazım. Eskişehir’in nüfusunda ve dolayısıyla milletvekili sayısında bir artış oldu. Biz ittifak süreci olmasaydı ya da farklı süreçler olmasaydı 3 vekili zaten mutlakaki meclise taşıyorduk. Türkiye’de uzun yıllar boyunca CHP’den hiç milletvekili çıkaramayan 13 tane ilde milletvekili çıkarttık. Adalet yürüyüşüyle başlayan bu demokrasi önderliği, İYİ Parti’nin meclise sokulmasıyla daha da güçlendi. Bunun aslında önemli bir ders olduğunu düşünüyorum. Eskişehir’deki seçim sonuçları tamamen aslında matematiksel bir tablo. Evet, 2 vekil meclise göndermiş olabiliriz ama bu tablo bizim açımızdan olumsuz değil. Çünkü neticede genel seçim kültürüyle yerel seçim kültürü birbirinden çok ayrı bir kentte yaşıyoruz. Dolayısıyla Büyükşehir Belediye Başkanımız olsun, Odunpazarı, Tepebaşı, Mahmudiye, Han belediye başkanlarımız olsun önemli oy potansiyeline sahip kişiler. Onların başarısını görmezden gelip, genel seçime oranla bir yorum yapmak hiç doğru değil. Dolayısıyla biz mevcut belediyelerimizi bu süreçte güçlendirip aynı zamanda yeni belediyeler de bünyemize katarak daha güçlü bir sosyal belediyecilik yapısı yaratmaya çalışıyoruz burada.
Milletvekilleri, belediye başkanları, il ve ilçe başkanlıkları arasındaki uyum şu anda nasıl?
Güçlü koordinasyonu sizler gözlemliyorsunuz zaten. Gerek merkezde gerek kırsaldaki çalışmalara ve etkinliklere elimizden geldiğince iştirak etmeye çalışıyoruz. 2014’te değişen yasayla beraber Büyükşehir Belediyemizin hizmet alanı olağanüstü genişledi. Köyler mahalle oldu. Büyükşehir Belediyesi’nin çalışma alanı ciddi şekilde genişledi. Biz Büyükşehir belediyesinin yapmış olduğu hizmetler kapsamında gerek merkez, gerek kırsalda olsun iyi bir koordinasyonumuz var. Yapılan çalışmalar düzenli olarak bizlere raporlanıyor. Odunpazarı Belediyemiz ilk dönemimiz olmasına rağmen yaptığı çalışmalar ile hem seçmenleri hem de partililerimizden tam not alıyor. Tepebaşı Belediyemiz de deneyimlerini artırarak başarılı bir şekilde örnek olmaya devam ediyor.
“ÖN SEÇİMİN YAPILMASI GEREKTİĞİNİ DÜŞÜNEN BİR SİYASETÇİYİM”
Seçim döneminde CHP’de bir ön seçim konusu var. Sizin bu konudaki görüşünüz nedir?
Açıkçası ben katılımcı demokrasiye inanan birisiyim. Bu konuda örgütün görüşüne çok önem veriyorum. O yüzden bununla ilgili olarak çekirdek toplantılar yapıyoruz. Çünkü şu an 5 mevcut belediyemiz var ama bunun sayısını arttırmak konusunda ciddi bir siyasi İddiamız var. Bu iddiaya istinaden de güçlü adaylarla seçmenin karşısına çıkmak istiyoruz. O yüzden de onları dinlemek, onların görüşlerini almak, bu potansiyel konuda gerçekten güçlü adaylar yaratmak adına yapılan görüşmelerin bana göre ön seçimden bir farkı yok. İlçe başkanlarıyla sürekli toplantılar yapıyoruz. Önseçimin yapılması gerektiğini düşünen bir siyasetçiyim. Önseçim örgüt açısından örgütün bu siyasi kadroları belirleyici olması açısından önemli bir karar. Katılımcı demokrasinin hayata geçmesi açısından da önemli bir adım. Ama şayet önseçim olmazsa bile, bu görüşme ve istişarelerimizle ben örgütü ve yönetimlerin tamamını adaylar belirlenme aşamasında bu sürece herkesi dâhil ediyorum.
Kazım Kurt yeniden aday olacağını açıkladı. Büyükerşen yine bunun açık sinyalini verdi. Ahmet Ataç’ın da yeniden aday olması muhtemel görünüyor. Güçlü görülen bu üç belediye başkanı ile Eskişehir, CHP’nin şanslı olduğu illerden. Bu konuda kendinizi şanslı görüyor musunuz?
Gerek biz, gerek genel merkez, mevcut belediye başkanlarımızdan oldukça memnunuz. Yapılan işleri şehirde yaşayan herkes görüyor. Biz üç belediye başkanımızla yola devam edeceğiz.
İlçe belediyelerini kazanmak için ne gibi çalışmalar yapılıyor?
Kırsaldaki ilçelerin en önemli isteği hizmet. Yolu yapılmış mı, çeşmesi onarılmış mı, kanalizasyon iyileşmiş mi bunlara bakıyorlar. Kırsalda şu an 2 CHP’li belediyemiz var. Halk yapılanları zaten görüyor. Kimin ilçeye hizmet götürdüğünü, kimin ne yaptığını seçmen görüyor. Yerel seçimleri genel seçim havasında değerlendirmemek lazım. Biz yerelde çok güçlü bir kentiz. Çünkü Büyükşehir Belediyesi gerek merkezde, gerek kırsalda arı gibi çalışıyor. Odunpazarı ve Tepebaşı keza öyle. Her alanda, sporda, kültür sanatta, turizmde, fen işlerinde her alanda etkinler. Her alanda çok önemli örnek işler yapıyorlar.
ŞEHRİMİZDE YEREL SEÇİMLERDE YARIŞ PARTİLER DEĞİL, ADAYLAR ARASINDA
Yerel seçimlerde AK Parti-MHP-BBP ittifakı konuşuluyor. Sizin bu konudaki görüşünüz nedir?
İttifak yapmalarının bizim açımızdan hiçbir sakıncası yok. Bugün MHP ya da AKP’nin ittifak yapması şaşılacak bir şey değil. Yapabilirler mi, evet yapabilirler. Bu ittifak resmiyette olmasa bile, aday destekleme şeklinde yine olabilir. Yerel seçimler açısından baktığımızda MHP bugüne kadar güçlü adaylarla çıkıp adından söz ettirdi mi, bir iz bıraktı mı, hayır… Şehrimizde yerel seçimlerde yarış aslında sadece partiler arasında değil, adaylar nezdinde daha etkin oluyor. Eskişehir’de Yılmaz Büyükerşen gibi güçlü bir siyasi önder varken, bu yarış sadece parti yarışı olmuyor. Çünkü Büyükerşen her partiden oy alabiliyor. İttifak olması bu durumu değiştirmez.
CHP’deki muhalif kesimin çalışmalarını nasıl değerlendiriyorsunuz?
Bizim şu anda böyle bir gündemimiz yok. Evet, geçmişte böyle tartışmalar oldu. Ama şu anda ne genel merkezin ne de bizlerin böyle bir gündemi yok. Partimize katkı vermek isteyen, çalışmak isteyen herkese kapımız açık. Biz hizmet vermek için, nitelikli kadrolarla şehrimize katkı sağlamak adına canla başla çalışmalıyız.
Seçim çalışmalarınızdan söz eder misiniz?
Genel merkezimiz tarafından bir ekonomi masası oluşturuldu. Tarım politikalarının değerlendirilmesi ve somut çözüm önerileri oluşturulması adına tarım politikaları masası kuruldu. Bölgemizde yaşanan problemleri somut olarak onlara raporluyoruz. Aynı zamanda üyelerimizle beraber bölge toplantıları yapılacak. Örgüt olarak merkezde ve kırsalda çalışma ekiplerimiz oluşturuldu. Saha çalışmalarımız aslında Ağustos ayında başladı. Erken seçim olması olasılığına karşı biz her türlü hazırlığımızı yaptık. Seçim hemen önümüzdeki ay olacakmış gibi çalışmalarımızı tempolu şekilde sürdürüyoruz. Geçmiş dönemde görev yapmış milletvekillerimiz, belediye başkanlarımız, meclis üyelerimiz seçim sürecine dahil edilecek. Böyle bir seçim çalışması yürüteceğiz. Bu sürecin doğru yönetilmesi noktasında çekirdek kadrolarımızı eğitimden geçiriyoruz.
AK Parti İl Başkanı Zihni Çalışkan 15-0’lık bir hedeften söz ediyor. Sizin hedefiniz nedir?
Genel seçim sonuçlarına istinaden siyasi partiler bir siyasi iddia ortaya koyabiliyor. AKP’nin 15-0 söylemi yeni değil 2014 yılında da böyle bir iddiaları vardı fakat öyle olmadığını gördük. Bir kere Eskişehir gibi sosyal belediyecilikte kendini kanıtlamış bir kentte AKP’nin 15-0 gibi bir tabloya imza atması mümkün değil. Büyükşehir Belediyesi’nin kırsala götürdüğü hizmetleri, yaptığı yatırımları herkes görüyor. Olağanüstü bir tempoda çalışıyorlar. Şimdi halk bunu görüp de AKP’yi destekler mi, desteklemez. Bizim geçmiş yerel seçimlerde çok düşük oy farkları ile kaybettiğimiz ilçeler vardı. İnsanlar yapılan hizmeti, çalışmaları görüyor. Mevcut belediyelerin yapmadıklarını görüyorlar. Bu ufak farklarla kaybettiğimiz ilçelerdeki iddiamız çok daha yüksek. Gönül ister ki 15 belediyenin tamamını kazanalım. Tabi ki 15 belediyenin 15’inin de alınması için canhıraş çalışacağız. Ama en azından 10 belediyeyi alacağımız noktasında bir hedef kendimize koyuyorum. Bunun yanında Büyükşehir Belediyesi meclis üyeliklerinde çoğunluğu kazanmamız lazım. Çünkü bu noktada çok sorunlar yaşandı. Bu işleyişi kolaylaştırmak için, şehre daha çok hizmet vermek için mecliste çoğunluğu almamız lazım. Adaylar çok önem taşıyor. Doğru aday başarıyı da getiriyor. Doğru adaylara odaklanırsak başarısız olmak mümkün değil.
