Tepebaşı Belediye Meclis Üyeliğine aday adaylığını koyan Eskişehir küçük Millet Meclisi Hamalı Sevim Şahin ile gönüllülük çalışmalarını ve siyasete nasıl girdiğini konuştuk.
Klasik ama bu klasik soruyu neden sorduğumuz röportaj sonunda neden olduğu anlaşılacak. Sizi tanıyalım mı?
Ben Sevim Şahin 40 yıllık evli bir kız bir oğlum var. Bir de çok tatlı torunum var. Eskişehir Sevim Şahin’i iyi bir emekçi olarak bilir. Son 10 yıldır da “Eskişehir küçük Millet Meclisi hamalımız” diyorlar bana.
1994-1999 yıllarında da Odunpazarı Kurucu Meclis Üyesi idiniz, siyasetle ilişkiniz ve gönüllülük çalışmalarınız nasıl ilerledi.
Ben tüm işlerimde tarz olarak ön planda olmayı hiç düşünmedim, her çalışmayı ve işi kutsal olarak bildiğim gönüllülük kavramı ile yaptım. Hamallığı çok benimsedim. HAMALLIK BİR SERZENİŞ DEĞİL tam tersine gururla taşıdığım ve severek yaptığım bir çalışma. Her yapılan işte, makamda -bazıları küçümsese de- o alanda çalışıyor ve emek çekiyorsa kişi, o işin hamalıdır. Ben de küçük Meclisimizin severek isteyerek hamalıyım, olmaya da devam edeceğim.
Yine küçük meclisi konuştuk, ama ben ilk Demokratik Sol Parti örgütlenme sorumlusu ve yönetici olarak siyasete adım attım. Sevgi ve saygıyla andığım Rahşan Ecevit’in haftada iki gün arayıp yetiştirdiği bir kadındım. Eskişehir mahallelerini 5’er kişi ile örgütledik, 1992 yılında. Rahşan hanım zor oluyorsa 3 kişi de yeterli dediğin de zorlanmıyorum dedim ve o yıllarda fabrikalar, köyler ve ilçeler de aynı şekilde örgütlenmişti. O dönemde bu çalışma modeli Sevgili Atila Yüceal’ın emekleri unutulamaz. İşçi örgütlenmemizde o dönemin sorumluları, kardeşlerimin emeği unutulamaz. Hüdaver Bekler unutulamaz. O dönemden hala meclis üyeliği devam eden arkadaşların iyi hatırlaması lazım. Yine bu kent sevgili Selami Vardar’dan sonra Demokratik Sol Parti ile Sadi Nebrekli’yi tanımıştır. Hatırlayanlar olur Demokratik Sol Parti Odunpazarı ve Büyükşehir Belediyelerini kazanmıştı. Ama ne olduysa sokaklarda kutlamalar devam ederken seçimi kaybettiğimizi açıkladılar. Tabi bu konular içi dolu, uzun konular…
Siz o yıllarda nasıl meclis üyesi oldunuz?
Evet, ben ilçe yöneticisi idim herkes adaydı, parti yöneticisi kalmamıştı neredeyse. Hüdaver Bekler son gün Sevim hanım lütfen şuraya imza at örgüt bunun hesabını bana sorar senin de aday olmanı istiyorum kadın olarak, dediğinde “Partiyi kim yönetecek, seçime giriyoruz” dedim, ama Hüdaver bey haklı olarak imzamı aldı ve 3üncü sıradan Meclis Üyesi Adayı olmuşum. Olmuşum diyorum, çünkü seçimi kaybettikten sonra 3 gün partide halkı sakinleştirmekle uğraştık. Biz iki kadın sürekli telefonla bize ulaşan Eskişehirlileri yatıştırmayla uğraşıyorduk. 15 gün sonra Mustafa Önder partiye geldi “Abla sen de meclis üyesi oldun, biz mazbatalarımızı aldık” dedi. Sonra ne mi oldu? 5 yıl meclis üyeliği devam ederken Demokratik Sol Parti karıştı herkes istifa etti partide kimse kalmamıştı. Elbette çok şey var konuşulacak ama bugün milletvekili olan birçok arkadaşımın Demokratik Sol Parti, benim ve arkadaşlarımın emeği ile oraya gittiklerini söylemek istiyorum. Son bir şey daha Rahşan hanımla uzun süre görüştük, ondan Demokratik Sol Parti’den Merih Şenak’ın Odunpazarı’na aday olması için gidip görüştüm. O da bu konuda çok destek oldu ama Merih Şenak değil Haşim Ateş’i aday gösterdiler o zaman. Tepebaşına Ahmet Ataç çok emek verdi ama Odunpazarı için bir kadın aday olmalı derken KADER yöneticisi idim ve 31 mahallede kadın muhtar adayı çıkarmıştık. Merih Şenak herkesin sevdiği bir kadındı, ama olmadı.
Peki, kırıldınız mı?
Aslında kırgınlığım yok ama üzüldüğüm çok şey yaşadım. Bu konuları kimse birinci ağızdan dinlemedi, beni kıranların tavırları üzdü en çok.
Siz Eskişehir’de yıllardır her kesimle yan yana durdunuz ama ben sosyalistim demekten de geri kalmadınız. Birlik beraberlik önemli dediniz, yan yana gelmeyen birçok fikri yan yana getirdiniz küçük Millet Meclisi’nde ve kaliteli toplantılar yaptınız. Yapıyorsunuz da… Son Tepebaşı Belediye Meclis Üyeliğine aday adaylığınıza ilişkin ne söylemek istersiniz?
Esgazete’ye ve sizin aracılığınızla tüm basın camiasına sevgilerimi saygılarımı iletiyorum teşekkür ediyorum, Deliklitaş Mahallesi Muhtar Adayı Metin Cemalciler için çalışmalar yürütürken, Murat Kahyaoğlu, CHP için elini taşın altına koymak lazım derken Babamı hatırladım. Ailem CHP der başka bir şey demezdi. Babamı kaybettim ama onun da mutlu olacağını düşünerek Tepebaşı Belediye Meclis Üyeliğine aday oldum... Aday olduktan sonra sevdiklerime söyledim. Ama şuna inanın arkamda dayım yok... Ben bir garip hamalım, halk için bu toplum için en iyisi ne ise onu yaparım. Bu kanıtlı bir davranış biçimimdir.
