Haber Kaynağı: Manşet Gazetesi

Söyleşi: Tuğba Koçal

Eskişehir Sanayi Odası Başkanlığı için adaylığını açıklayan işadamı Celalettin Kesikbaş ile bir söyleşi gerçekleştirdik. Kendisini yakından tanıma imkanı bulduğumuz Kesikbaş, ESO ve OSB ile ilgili hedef ve projelerini samimiyetle anlattı.

Öncelikle Celalettin Kesikbaş kimdir bize anlatır mısınız?

1967 Eskişehir doğumluyum. İlk, orta ve lise eğitimimi Eskişehir’de tamamladım. Ortadoğu Teknik Üniversitesi Elektrik Elektronik bölümünü kazandım ve Ankara’ya gittim. 1990’da mezun oldum. 1996 yılına kadar çeşitli şirketlerde profesyonel olarak çalıştım.

Daha sonra çalıştığım şirket olan ESTAP firmasına yüzde 50 ortak oldu. 1998 yılında bu atölyeyi 2 bin metrekarelik bir atölyeye çevirdik. 2001 yılında ise 5 bin metrekarelik bir fabrikaya dönüştürdük. İlk ihracatımızı de bu yıllar içerisinde yaptık.

2005’te Eskişehir’e, kendi memleketime yatırım kararı aldım. İstanbul’daki bütün yatırımları durdurdum ve Eskişehir’e geldim. Burada 10 bin metrekarelik bir tesis yaptık. Daha sonra orası yetmedi ve 10 bin metrekarelik bir tesis daha açtık. Bilgisayar, Telekom, network sektörü için bilgisayar kabinleri üretimi yaptık. 2007 yılında firmamız ihracatta ilk 1000 listesinde yerini almıştı. Yabancı yatırımcıların ilgisini çeken firmamızı 2008 yılında yabancı bir firmaya sattık. Ciddi bir gelir elde ettik. 2011’de Lava’yı kurduk ve tüm parayı sektöre tekrar yatırdık. Daha sonra ise Lava, Lande ve Alfafonet isimlerinde üç yeni şirketimiz oldu. Sattığımız şirketten elde ettiğimiz kazancın tamamını, bütün birikimlerimizi tekrar Eskişehir sanayisine yatırdık. Şu anda kendi alanlarında Türkiye’nin 1 numarası olan, ihracatta ciddi payı olan 3 şirketimiz var. Özgeçmişimize baktığımızda hep çalışmak üzerine kurulu.

Size göre başarının sırrı nedir?

Çok çalışmak. Çok çalışmadan başarı gelmiyor. Bu işin başka hiçbir ilmi yok. Yaptığın işi düzgün yapacaksın, iyi odaklanacaksın. Konsantrasyonun çok yüksek olacak. Kaliteli üretim yapacaksın. Sosyal ilişkilerin iyi olacak, insanlar seni sevecek. Dürüst insan olacaksın. Mutlaka planın, programın olacak. Hayatı anlık yaşamayacaksın. 3 yıllık, 5 yıllık planların olacak.

ESO İÇİN 2 YILDIR PROJE ÜRETİYORUZ

Eskişehir Sanayi Odası adaylığına ne zaman ve nasıl karar verdiniz? Bir 5 yıl önce böyle bir planınız, hedefiniz var mıydı?

Bunu uzun zamandır konuşuyorduk. 2 yıl önce alınmış bir karar. Bu 2 yıllık sürede çok projeler geliştirdik. Büyük kısmı ihtiyaçtan doğan projeler. Bunların hepsinin üzerinde çalıştık. Sanayi Odası olmadan bu hayallerimizi gerçekleştirme imkanımız yok. Bu sebepten dolayı ESO başkanlığına aday oldum. Bu tek başına benim aldığım bir karar değil. Bu işe gönül veren Eskişehir sevdalısı birçok arkadaşımızla bir araya geldik. Beraber büyümek, biz olmak gerekiyor. Tek başına olduğunuzda kenti bir yere kadar getirebilirsiniz. Ama hep beraber olursak bu kent çok daha büyüyebilir. Bizim için en değerli şey ‘biz olmak’…

MEVCUT YÖNETİM 2008’DEN SONRA KABUĞUNA ÇEKİLDİ

Mevcut yönetimde bulduğunuz eksiklikler nelerdir? Siz ne gibi eksiklikler gördünüz ve bu sebeple aday oldunuz?

Savaş Bey’in başkanlığındaki vizyon 2008 yılında bitmiştir. Eskişehir Sanayi Odası ve Organize Sanayi Bölgesindeki faaliyetler maalesef 2008’den sonra durmuş durumda. Şu anda tanıtım, işbirliği, koordinasyon, projeler, ilişkiler anlamında her şey durmuş durumda... Vizyonunuz dolduğunda kabuğunuza çekilmiş oluyorsunuz, oturduğunuz yerden kalkmıyorsunuz. İnsan ne yapıyor, sanayicilerin problemleri neler görmüyorsunuz, bilmiyorsunuz. 2008’e kadar olan vizyonla ilgili sıkıntı yok ama 2008’de Savaş Bey’in koyduğu vizyon bitmiş. Mevcut yönetimdeki arkadaşlarımız da bir proje yapmış, iki proje yapmış ama destek görmedikleri için, önleri kapandığı için onlar da bu işe küsmüşler. 2008’e kadar başarılı bir yönetim olabilir ama 2008’den sonra kendini tüketmiş bir yönetim. Heyecanları kalmamış. İnsanın gitmek bile istemediği bir bina, soğuk ilişkiler… Çünkü gitmek için bir sebep, bir heyecan yok. Bizim derdimiz bu heyecanı sanayiye, Eskişehir’e kazandırmak. Çünkü büyüme sanayi ile oluyor. Sanayiyi büyütmediğiniz sürece gerçek anlamda büyüme yaşatamazsınız.

Bu yola bir ekiple çıktınız. Sinan Bey’i her zaman yanınızda görüyoruz. Ekibinizde başka kimler var?

Ekibe çok önem veriyoruz. Çok ciddi anlamda kuvvetli bir ekibimiz var. Her biri kendi konularında çok deneyimli isimler. Biz her kim kendi konusunda çok güçlüyse o arkadaşımızın o işin sorumluluğunu almasını istiyoruz. Çevre, ulaştırma, imar, idari yönetim, finansman yönetimi, tanıtım, satın alma gibi pek çok alanda her kim deneyimliyse o alandan o sorumlu olacak. Mevcut yönetim gibi tek bir insan her şey üstlenmeyecek. Biz tüm bunları ekip olarak yapacağız. Herkes kendi projesinin sorumlusu olacak. Bütün kente anlatacak, ‘bunu biz yaptık, bu işin lideri benim’ diyecek. Benim en iyi olduğum konu pazarlama ise bu şehrin sanayisinin pazarlamasını ben üstleneceğim. Sinan Başkanım imarıyla, bir başkası başka bir alanda sorumlu olacak. Bu şekilde çalıştığımızda çok başarılı oluruz.

BAŞKAN OLDUĞUMA KENT ZENGİNLEŞECEK

Celalettin Kesikbaş ESO Başkanı olduğunda Eskişehir sanayisinde ne değişecek?

Çok net bir ifadeyle söylüyorum, kent zenginleşecek. Çünkü kentin sanayisi büyüyecek. Büyüyen sanayi gelir demek, gelirlerin ve satın alma gücünün artması demek. Satın alma gücümüz arttığında yatırımlar artacak. Dışarıdan şehre yatırımcı gelecek. Eskişehir’in parası Eskişehir’de kalsın istiyoruz. Tüm bunların sonucunda Eskişehir halkının ekonomisi daha da büyümeye başlayacak. Eskişehir ekonomisi büyüyecek. Yapacağımız en büyük şey bu. Kentin zenginleşmesi bizim için çok değerli bir şey.

YAŞAM KENT PROJESİ OSB’YE GELİR SAĞLAYACAK

Adaylığınız açıkladığınızda birçok projenizi de açıkladınız. Özellikle Yaşam Kent Projesi en dikkat çeken projenizdi. Biraz bundan söz edelim. Bu projenin sanayiye ve şehre katkısı ne olacak?

Yaşam Kent Projesi’ne “şehir içinde şehir” diyoruz. İçerisinde hastanesinden tutun, süper marketine kadar, kuaföründen, spor alanlarına, teknik okuluna belki ileride teknoloji üniversitesine kadar yol açacak bir proje. Bununla ilgili bir alan var burada. Yaşam Kent projesi için bizim cebimizden 5 kuruş para çıkmayacak. Yap- işlet- devret tekniği ile bu işi yapacağız. Eskişehir Organize Sanayi Bölgesinin gelirlerini de arttıracak bir proje. Bilanço tutturmak için buradaki sanayiciye elektrik, doğalgaz, su zammı yapıyorlar. Buradan yarattıkları kaynak ile kendilerine bütçe yaratıyorlar. Bunu yenmek için, daha az elektrik faturası ödemesi için sanayicinin diğer gelirleri arttırması lazım. Bizim bütün derdimiz bu gelirleri arttırmak. Bunu yaparken de sosyal ortamı da insanlara sunacağız. İstanbul’dan, diğer illerden veya yurtdışından yatırımcı şehre geldiğinde Yaşam Kent’i görüp buraya daha fazla yatırım yapacaktır. Çünkü kimse iki duvarın arasında gelmek istemiyor. Sanayi sadece üretmek değil, yaşamak da gerekiyor.

Zamanında güzel bir proje yapılmış, doğalgaz çevirim santrali kurgulandırılmış. İyi de para kazanılmış ama maalesef teknik ömrünü yitirmiş. İki sendir çalışmıyor. Yeni enerji kaynaklarına yatırım yapılması gerekiyor. Yenilenebilir enerji kaynakları hem size para kazandırıyor hem üretici haline getiriyor hem de OSB kendi elektriğinin üretir hale geliyor. Bununla ilgili de güneş tarlaları projemiz var. Burada bireysel teşebbüslerin de sayısı artacak. İsteyen vatandaş da oradan küçük bir arsa alıp kendi güneş tarlasını oraya kurabilecek. Alt yapı hizmetini OSB verecek. Atıkların değerlendirilmesi, atıktan enerji elde edilmesi konusunda da projelerimiz var. Bunların hepsi kısa sürede kendini ödeyebilecek ev para kazandıracak projeler. Bizim derdimiz kasadaki mevcut paraları harcamak değil, o paralara para katmak. Böylece de OSB’yi daha da gelişsin. Derdimiz hep fon yaratmak.

Basın Merkezi oluşturacağız. Eskişehir basını burada basın merkezinde kira vermeden iş yapacak, reklam satabilecek, firmaların tanıtımlarını yapabilecek. Böylece hem sanayici kendini tanıtacak hem basın gelir elde etmiş olacak.

100’ÜN ÜZERİNDE ÜLKEYİ GEZDİM

Biraz da sosyal yaşantınızla ilgili konuşalım. İş hayatı ve çalışmak dışında neler yaparsınız?

Futbol ve basketbol maçlarını seyretmeyi seviyorum. Bunun dışında seyahat etmeyi, başka kültürleri, insanları tanımayı çok seviyorum. Şu ana kadar 100’e yakın ülke gezdim. Bunların bir kısmı adını bile duymadığımız ülkeler… Hatta artık ülkeler değil, şehirlere gitmeye başladım. Bunun dışında ayda bir kitap okurum, gazeteleri sıkı takip ederim. Teknik literatürleri sıkı takip ederim.

Son olarak aile yaşantınızdan söz edelim…

Evliyim, bir kızım var. Kızım Robert Kolejinden bu yıl mezun oldu. Annesi ile birlikte onlar İstanbul’daydı. Bütün akrabalarım, ailem Eskişehir’de yaşıyor. Kızım bu sene ekonomi okumak için Amerika’ya gidecek.

ESKİŞEHİR SANAYİSİNİ ZENGİNLEŞTİREREK ES ES’E SPONSOR BULMALIYIZ

Eskişehir’de bir Eskişehirspor gerçeği var. Sanayi Odası Başkanı olmayı hedefleyen bir isim olarak bu konuda ne gibi katkılarda bulunacaksınız?

Biz Eskişehirspor fanatiğiyiz. Çocukluğumuzdan beri Eskişehirspor ile yatar kalkarız. Bizim için çok önemli bir değer. Marka değeri de çok yüksek. Eskişehirspor’u ve Eskişehir’i seven herkes bireysel de olsa mutlaka katkı vermek zorunda. Hepimiz bu katkıyı veriyoruz. Tabi ki herkes gibi biz de Eskişehirspor’a katkıda bulunuyoruz. Eskişehirspor’u çok seviyoruz. Sanayi Odası’nın nasıl bir katkısı olabilir bu araştırılması gereken bir konu. Ama şöyle bir konu var ki Eskişehir sanayisi büyüse, güçlense, ETİ gibi buradan 10 tane daha firma çıksa eminim Eskişehirspor çok çok daha farklı durumda olur. Bizim görevimiz Eskişehir sanayisini zenginleştirerek daha fazla sponsor yaratabilmek. Çünkü sanayi zenginleşecek, kent zenginleşecek ve zenginleşen kent mutlaka Eskişehirspor’a büyük katkı sağlar.

Editör: TE Bilişim