Söyleşi: Ramazan Çaylak
PTT, TRT, RTÜK, basın yayın, bilgi teknolojileri çalışanlarının oluşturduğu Birlik Haber-Sen Şube Başkanı Ercan Yattıkalkmaz ile yaptığımız söyleşide faaliyetleri hakkında bilgiler aldık. Yattıkalkmaz özellikle PTT kolunda yeni gelişmelerin yaşandığını ifade ederek, genel müdürlüğün 100 bin kişi istihdam edeceğini anlattı. Çalışanların Ağustos ayı Toplu Sözleşme görüşmelerinden umutlu olduğunu ifade eden Birlik Haber-Sen Şube Başkanı Ercan Yattıkalkmaz, sendikaya bağlı çalışanların sorunlarına da değindi.
Öncelikle sizi tanıyabilir miyiz?
28.02.1961 Eskişehir doğumluyum, evli ve 2 çocuk babasıyım. Birlik Haber-Sen Şube Başkanıyım, 1990’lı yılların başından itibaren yani sendikamızın kurulmasından itibaren sendikacılık alanında aktif olarak görev yaptım. Daha önceleri başka isimlerle faaliyet gösteren sendikalar vardı. Birlik Haber-Sen’in kurulma aşaması ile birlikte 10 yıldır şube başkanı olarak faaliyet gösteriyorum. Yapılan seçimle birlikte başkanlığı yürütmekteyim.
Faaliyetleriniz arasında neler var?
Bizim sendikamızın açılımını yaparsak, Birlik Haberleşme ve İletişim Çalışanları Sendikası, kapsamını inceleyecek olursak Basın yayın, RTÜK, TRT, PTT çalışanlarının oluşturduğu çalışma alanları hizmet kolumuz içinde yer alıyor. Çalışma ağımız, çalışan sayımız oldukça geniş bir alana sahip. Sendika olarak geniş bir yelpazeye hizmet ediyoruz. Özellikle Basın-Yayın bizim için çok önemli.
İş kolunuzdan olan PTT çalışanlarının durumu sıkça gündeme geliyor. Diğer çalışma kolları ve PTT çalışanlarının sorunları nelerdir?
Benim de çalıştığım iş kolu olan PTT’den başlamak gerekirse, burada PTT kurumu yeni bir yapılanma içerisinde. Yeni bir vizyon ve misyon içerisinde, dışarıdan da gözlemlendiği gibi PTT yeni bir atak içine girdi. Kurum yeni işyerleri, iş kolları açarak halkımıza daha iyi hizmet etme açısından daha kısa zamanda hizmet verme açısından PTT oldukça büyük bir atağa kalktı. Ama bunu yaparken de, ne yazık ki bazı alt yapı sorunları oluşuyor. Örnek verecek olursak, personel alımında biraz geç kalındı. Bizler sendikacı olarak özellikle çalışanlarımızın hak ve özgürlüklerini korumak açsından düşünürsek, çalışanlarımız oldukça zor durumdalar. Yıllık izinlerini kullanamıyorlar. Bazı sıkıntılarımız bulunuyor, bu da PTT’nin üst kademesindeki insanların altyapıyı oluşturmadan yeni birtakım hizmet kollarına atılmalarından dolayı ve personel eksikliğinden kaynaklanıyor. Aslında personeli tamamladıktan sonra yeni atılımlara kalksalar, hem kendileri mağdur olmayacaklar, hem de çalışanlar mağdur olmayacak.
Çalışanların ne gibi sorunları var?
Çalışanlarımızın bir takım sorunları var. Özellikle bizde bir de idari sözleşmeli diye bir yapı var. Bir de 399’a tabi çalışanlar var. İdari sözleşmeli personelimizin özlük haklarında bazı eksiklikler bulunuyor. Bunlar taban aylıklarının az olması, maaşlarının 399’a göre düşük kalması gibi. Bunlar çalışanların motivasyonlarını oldukça düşürüyor. İdarî sözleşmeli personeli riskli duruma sokan 101’inci madde var. PTT daralmaya giderse sözleşmelerin feshi söz konusu, biz bunun kaldırılmasını istiyoruz. Şu an PTT’de insanlar koşuyorlar, yürümüyorlar. Çalışma şartları çok ağırlaştı. Sonrasında 399’ların bazı sorunları bulunuyor. Teknik personelimizin bazı sorunları bulunuyor. Taşeron çalışan arkadaşlarımız var. Kurumumuzda o kadar çeşitlilik oluştu ki, bunu tek bir noktaya getirmek açısından Genel Müdürlük uğraşıyor ama özellikle bizim kurumumuzda çok büyük miktarda taşeron firma personeli arkadaşımız çalışıyor. Bunlar diğer posta veya PTT çalışanları ile aynı işi yapıyorlar.
İstihdam atağı kapsamında çözüm getirilmesini bekliyor musunuz?
Devletin şu an bir takım çalışmaları mevcut, taşeron sorunu seçim döneminden bu yana gündemde ve ortada duruyor. Bir türlü çözemediler, PTT de bunu bekliyor. Firma personellerinin mutlaka kadroya alınması gerekiyor. Çünkü PTT personeli ile aynı işi yapıyorlar. Örneğin, PTT dağıtıcıları kısmında kendi personelinden daha çok taşeron çalışan var. Tabii bunlara bazı hizmetler yaptırılmıyor. Öncelikle adli tebligat kısmını yaptıramıyoruz. Ama diğer hizmetlerden kargo olsun, kurye veya diğer hizmetler olsun, bu hizmetleri arkadaşlarımız yerine getiriyor. Diğer arkadaşlarımızla aynı işi yapıyorlar ve eşit işe eşit ücret mantığı ile bakacak olursak bunu hak ediyor arkadaşlarımız.
Diğer hizmet kollarında benzer sorunlar bulunuyor mu?
Basın-Yayın kolunda pek bir sorun bulunmuyor ancak bazı sıkıntılar bulunuyor elbette. Mesela TRT çalışanlarında bir takım sıkıntılar var. Oradaki çalışan arkadaşlarımızda da çeşitlilik oldukça fazla. Bu konuda da yapılacak Toplu Sözleşme konularında maddeler halinde yer aldı. TRT’de gıda ve giyim yardımlarını bir kısmı aldı, bir kısmı daha alamadı. Sözleşme sonrası giderileceğini tahmin ediyoruz. Yine PTT’de araç kullanan arkadaşlarımızın ek ödenekleri ile ilgili konular bulunuyor. Diğer yandan motosiklet ağımız giderek yaygınlaşıyor. Daha önceleri çok güzel kaliteli motor hacmi yüksek olanlar kullanıldı ve kazalar meydana geldi. Şimdi bunların yerine daha küçük hacimli olan scooter tarzı araçlar alınıyor. Ve sayıları da artacak. Bizim bu tür konularda kurum yetkililerinden ricamız, çalışanlarla istişare etmiş olsalar daha verimli olacak. Örneğin bu yıl PTT kıyafetlerimizde açık renkler hakim. Çalışan arkadaşlarımız büro memuru değil, bir koli ya da paketi sırtlarına veya kucaklarına aldıklarında çabuk kirleniyor. Ayrıca verilen pantolonlar çok kalın kumaştan yapıldığı için çoğu arkadaşımız rahatsız oldukları için giyemiyorlar. Eğer istişare yapılmış olsaydı, PTT’nin milyonları boşa gitmezdi. Hem daha kullanışlı olurdu, hem daha sağlıklı olurdu.
PTT’nin atak yapacağı hizmet dalı hangileri?
Şu an Genel Müdürlüğümüz ile yaptığımız görüşmeler neticesinde, PTT’nin her alanında yeni bir açılım ve topyekun bir atak gerçekleştirileceği ifade edildi. Mesela kargoda özellikle günlük ve gün artı bir dağıtım yapılıyor. Diğer posta gönderilerimiz de gün artı bir, gün artı iki dağıtımına geçildi. Bankacılık sektörü yine aynı şekilde yoğun bir çalışma içindeler. Yine PTT’nin içinde bir holdingleşme ve alt kuruluşlarında şirketler kurulum aşamasında. Değişik iş kollarında da hizmetler ve faaliyetler gerçekleştirilmeye başlandı. Halkımıza bir müjde vermiş olursak, PTT’yi önümüzdeki günlerde daha aktif ve yeni atılımlarla görebilecekler. Bir dünya markası olma yolunda. Özellikle Genel Müdürümüzün söylemleri de bu yönde. Çalışan sayısının 100 bini geçeceğini istihdam alanında büyük bir fayda sağlayacağını söyledi.
Bağlı olduğunuz hizmet kollarında çalışanlara ne söylemek istersiniz?
Biz şu an yetkili sendikayız. Çalışanlarımızın, özellikle Eskişehir’deki çalışanlarımızın yüzde 60-70’i bize üye. Diğer arkadaşlarımızın da bizlere üye olmalarını bekliyoruz. Sorunlarımızı birlikte olduğumuz zaman, el ele vererek, istişare yoluyla kısa zamanda çözeceğimize inanıyorum. Güzel bir yönetimimiz var aktif ve çözüm üreten bir yönetim kadromuz mevcut. İnşallah çalışanlarımızın sorunlarını çözme yolunda iddialıyız. İster üye olsun, ister olmasın bizimle her türlü konuda görüşebilirler. Sendikamızın kapısı herkese açıktır. Sorunlarını direkt bize iletebilirler, bizler ise üst kademelerle görüşerek çözüm yolunu bulma yolunda çalışacağız.
Son olarak şunu da belirtmek istiyorum. Toplu Sözleşme taleplerimizden bir tanesi de sendikacılığın önündeki en büyük engellerden bir tanesi olarak gördüğümüz bir konu vardı. Üye olan kazanılan haklardan yararlanıyordu, olmayan da aynı haklardan yararlanıyordu. Şimdi bu konuda çalışanlar, “Biz de aynı haklardan yararlanıyoruz, ne gerek var üye olmaya” diyordu. Aslında bu tamamen yanlış, özellikle bu seneki toplu sözleşmede Sayın Konfederasyon Başkanımız Ali Yalçın’ın da belirttiği gibi; Pek o kadar yeterli değil, ama toplu sözleşmeden geçerse, üye olanlara 200TL, üye olmayanlara 100TL, 102 TL ek ücret alabilir. Şeklinde bir madde koydular. Bizim için bu çok önemli, biz bunu çok önemsiyoruz. Bunun özellikle memur sendikacılığının önünü açacağını düşünüyoruz. Çalışan, elini taşın altına koyan ve sendikaya üye olan, emek veren arkadaşlarımız ile ”Ben hiçbir sendikaya üye olmuyorum” diyen arkadaşlarımız arasında bir fark oluşması lazım. Ben bunu çok önemsiyorum. Sendikacılık açısından çok önemli bir konu. Sendikalı olmak hiçbir zaman korkutucu veya ürkütücü değil. Maddi olarak da bakıldığında çalışanlarımızın cebinden herhangi bir ücret çıkmıyor.
