Nitekim tüm bu olanlar artık bizi şaşırtmıyor!
Onlar hepimize düşman!
Onlar kadına düşman!
Onlar laikliğe düşman!
Kadınlar nikâh kıydırmak istediklerinde nikâh memuruna mı ulaşamamışlardır?
Kadınların en önemli sorunu evlenme akdinin müftü ve muhtarlar aracılığıyla çözüme kavuşturulmaması mıdır?
Kadınlar ölüyorken, öldürülüyorken, tecavüze uğruyorken, yoksulluk içindeyken, borç batağındayken, emekli olamıyorken, çalışma hakları ellerinden alınıyor, yaşama hakları gasp ediliyorken soruyoruz:
Kaldı ki müftülerin görev tanımı ile yakından uzaktan ilgisi olmayan bu söylem Türkiye’nin tek din esaslı yönetilmesi amacının önemli bir ifadesi, gericiliğe bu topraklarda yer açılması gayretinin bir göstergesidir.
Bunun yanında imamlara verilecek resmi nikâh kıyma yetkisi, medeni haklar açısından yapılacak bütüncül değişikliklerin ilk adımıdır ve bu yolla sosyal hayatın dini kurallara göre yeniden dizayn edilmesi projesi kuşkusuz ki en fazla kadınları ve kız çocuklarını etkileyecektir.
Müftülerin nikâh kıyması;
- Resmi nikâhın “tercih” haline getirilerek, imam nikâhını tekleştirmeye özendirecek uygulamalara,
- Evlilik yaşının Medeni Kanun yok sayılarak daha düşürülmesine, bunun sonucunda erken yaşta ve zorla evliliklerin daha da artmasına,
- Özellikle küçük yerlerde akraba evliliklerinin fazlalaşmasına,
- Çocuk gelinlerin artmasına,
- Kadını kolaylıkla evlendirmeye, eve kapatmaya, gereken yaşta özgür iradesiyle eş seçimini engellemeye,
- Kadınların evlilik, miras ve boşanma gibi hakları açısından güvencesiz bırakılmasına,
- Kadını yok sayarak aile içerisinde sadece bir figüre indirgemeye yol açacak.
- Aynı zamanda böylesi bir düzenleme inanan ve inanmayan özgürlüğü bakımından tek bir mezhebin din adamlarına verilecek yetki anayasal bir hakkı da ortadan kaldıracaktır.
Bizler bu zihniyeti çok iyi biliyoruz.
“Devrim” olarak nitelenen bu söylem, AKP’nin gerici, kadın düşmanı zihniyetinin ve toplumu dini kurallara göre yeniden dizayn etme projesinin bir parçasıdır."
Editör: TE Bilişim