Tüm Uyku Tıbbı ve Araştırmaları Derneği (TUTDER) Genel Başkanı Doç. Dr. Vural Fidan, Korona virüs (Covid-19) salgını dolayısıyla uyku düzenleri bozulan kişilerin vücut dirençleri düştüğü için salgına yakalandıklarında virüsün oluşturabileceği tahribatın daha şiddetli olabileceğini söyledi.
Korona virüsten korunmak için yetkililerin ’Evde Kal’ çağrısına uyan kişiler arasında uyku bozuklukları yaşayanların sayısında artış olduğu belirtiliyor. Virüs sebebiyle güvende olmak için evlerine kapanan kişiler arasında özellikle gençler ve çocuklar bilgisayar gibi elektronik cihazlarda geç saatlere kadar vakit geçiriyor. Uzmanlar, bu durumun uyku düzeninde bozulmalara yol açtığını dile getiriyor.
"Salgınla ilgili kişilerin vücut dirençlerini sağlam tutmaları lazım"
Konuyla ilgili İhlas Haber Ajansı’na (İHA) açıklamalarda bulunan TUTDER Genel Başkanı Doç. Dr. Vural Fidan, kişilerin Korona salgınına karşı vücut dirençlerini sağlam tutmaları gerektiğini söyledi. Bunun için uykunun çok önemli olduğuna değinen Fidan, "Evde kal çağrılarına vatandaşlarımızın maksimum seviyede uymaları büyük bir önem arz ediyor. Tabi bunu yaparken de uyku düzeniyle ilgili değişiklikler söz konusu olabiliyor. Özellikle gençler ve çocuklarda evde kalma sürecinde, bilgisayarda geçirilen vakit artıyor. Bu durum ne yazık ki uyku düzenlerini bozuyor. Şu an ki salgınla ilgili olarak kişilerin vücut dirençlerini düzgün şekilde kullanabilmeleri için sağlam tutmaları lazım. Bunun için beslenme ve uyku çok önem arz ediyor. Çünkü uyku düzeni bozulduğu zaman vücudun dengesi de bozuluyor. Burada vücut savunma hücreleri etkilenen çeşitli hormonların uygun ve yeteri miktarda salgılanmasına mani oluyor" diye konuştu.
"Vücut direncimiz yeterli olmadığı takdirde virüsün oluşturabileceği tahribat daha fazla olabiliyor"
Uykusunu iyi alamayıp vücut direnci düşen kişilerin virüse yakalandıklarında hastalığın şiddetinin artabileceğini aktaran Doç. Dr. Fidan, "Virüse karşı vücut direncimiz yeterli olmadığı takdirde ne yazık ki virüsün oluşturabileceği olası tahribat beklenilenden daha fazla olabiliyor. Yani hastalığın şiddeti çok daha artış gösterebiliyor. Her yaş grubunda uyku süresi ve uyku yapısı değişik oluyor. Bebeklik döneminde 16 saat olan uyku süresi sağlıklı bir erişkinde 8 saat ortalamaya düşüyor. Bu süreciz olabildiğinde gece uykusu olmasını istiyoruz. Çünkü vücudumuzda gece salgılanan çeşitli hormonlar var. Bunların karanlık bir ortamda ve vücudun sistemini, düzenini sağlayacak şekilde salgılanabilmesi için gece uykusu şart. Bunu da en geç saat 22.00 olarak kabul etmek gerekiyor" ifadelerini kullandı.