Türk İnsanı ve özelikle Türk Kadını için yeri doldurulamaz olan Mustafa Kemal Atatürk’ün; kadının; her alanda, eşit yurttaş olabilmesi adına gerekli tüm yasal düzenlemelerin hazırlanmasında öncülük ettiğini hatırlatan Tambova, “ Öncelikle; medeni kanun ile aile içinde, daha sonrasında ise sosyal ve siyasal hayatta söz sahibi olmasının ve doğrudan yönetime gelebilmesinin yolunu açmak adına, belediye ve parlamento seçimlerinde oy kullanabilmesi ve aday olabilmesini sağlayan kanunların çıkarılması; Atatürk’ün, ne kadar büyük bir vizyon ve öngörüye sahip olduğunun açık bir ispatıdır.” ifadelerini kullandı. 
ÇOK İLERİ VE MEDENİ BİR ADIM
Avrupa’nın pek çok gelişmiş ülkesinden önce çıkarılan, Türk Kadınına seçme ve seçilme hakkı tanıyan yasanın, gerçek bir devrim olduğunu belirten Tambova, “İlk olarak 1930 yılından itibaren, yerel seçimlerde; belediyeler, muhtarlıklar ve meclis üyeliği adaylığının ardından; kadının, siyasette daha aktif ve etkin olabilmesini sağlamak adına,  5 Aralık 1934’te milletvekili seçme ve seçilebilmesini sağlamak, çok ileri ve medeni bir adımdır.” diye konuştu. Bugün gelinen süreçte ise iktidarın, kadınları; her fırsatta eve hapsetme istediği, çalışma hayatında ve siyasi yönetimlerde olmasına tahammül dahi edemediği ve kadınlara hep edilgen roller biçildiği bir ortamda, büyük Atatürk’ün engin öngörüsüne bir kez daha saygı duymanın önemine değinen Dilara Tambova, sözlerine şöyle devam etti: “Yıllardır, aktif siyasetin içinde olan bir Türk kadını olarak, bugün sahip olduğum tüm haklara, bu özgüven ve cesarete, yıllar önce atamızın, bizlere açmış olduğu yol sayesinde eriştim. Bugün ve daima, bu haklı gurur ve kararlılıkla, kadının; toplumların asli unsurları olduğu ve her alanda tam hâkimiyet kurmaları gerektiğine olan inancımla yoluma devam etmekteyim.  Bu duygu ve düşüncelerle, 5 Aralık Kadın Hakları Günümüzü içtenlikle kutluyorum.”

Editör: Mustafa YILDIRIM