Pişmiş Toprak Sempozyumlarına son yıllarda başka bir anlam kazandıran konu Eskişehir’in ve ülkenin kültür-sanat alanında büyük hizmetleri bulunan ve aramızdan ayrılan önemli sanatçılarının anısına düzenlenmesi.

Tiyatro sanatçısı Ergin Orbey’den sonra Fatma Ceren Necipoğlu anısına düzenlenmişti geçen yıl. Bu yıl ise geçtiğimiz aylarda kaybettiğimiz Prof. Dr. Taciser Sivas anısına düzenleniyor.

 

Tepebaşı Belediyesi’nin en önemli etkinliklerinden olan Pişmiş Toprak Sempozyumu’nun yedincisi 9 Eylül Pazartesi günü başlayacak.

Özdilek Kültür Merkezi’nde bir basın toplantısı düzenleyen Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç, sempozyum hakkında bilgi verdi. Kimilerinin “çanak-çömlek” işi diyerek eleştirdiği Pişmiş Toprak Sempozyumu Eskişehir’in gerçekten de önemli bir etkinliği.

Bilimsel, sanatsal ve sektörel açıdan Eskişehir’e çok şeyler kazandırdığı kesin.

Sempozyum içersinde düzenlenen bilimsel toplantılar hem Eskişehir’e, hem de ülke bilimine önemli katkılar sağlıyor.

Sanatsal açıdan olan katkıları ise hiç küçümsenemez.

Ülke genelinde gelen sanatçıların yanı sıra yurt dışından gelen sanatçılar Eskişehir’in sanat hayatına çok önemli katkılar yapıyor.

Bu yıl yine yerli sanatçıların haricinde Macaristan’dan Beata Rostas, Almanya’dan Renee Reichenbach ile Amerika Birleşik Devletlerinden Alexis Grogg ve Tanner Coleman Eskişehir’e gelip sanatsal çalışmalar yapacak.

Ahmet Ataç’ın deyimiyle sempozyum “Kent belleği ve kent kimliği” özelliğini de taşıyor.

Öyle ya düzenlenen bilimsel toplantılardan ortaya çıkan fikirler kitaplaştırılıyor ve arşiv olarak saklanıyor.

Sanatçıların yaptığı heykeller kentin çeşitli parklarını süslüyor.

Şimdiye kadar yapılan sempozyumlarda 60 sanatçının yaptığı 70 kadar heykel Tepebaşı Bölgesinin parklarında vatandaşların izlenimine sunulmuş durumda.

9 Eylül tarihinde başlayıp 22 Eylül tarihine kadar devam edecek olan etkinlikler vatandaşın izlenimine sunulacak. Tüm etkinlikler ücretsiz olacak.

Pişmiş Toprak’ın özü olan topraktan yapılma çanak çömleklerle yapılan yemek yarışması da var programın içerisinde.

Toprak kaplarla yapılan yemeklerin lezzeti bir başka olur.

İşte bu birbirinden değişik lezzetlerin yer aldığı yemek yarışmasında en fazla zorlanan kesim de jüri üyeleri oluyor.

Ahmet Ataç, biraz da basın toplantısının yapıldığı mekandan söz etti ve hayalinin gerçek olmasından duyduğu memnuniyeti dile getirdi.

Bilindiği üzere eski MİT binası olan şimdiki Özdilek Kültür Merkezi, Eskişehir’in kültür ve sanat hayatına önemli katkılar sunan bir mekan oldu.

Binanın Belediye’ye devredildiği gün hayalinin şimdiki gibi bir kültür merkezi olmasını gerçekleştirmekmiş.

Bunu gerçekleştirdiği için mutluluğunun da sonsuz olduğunu söyledi Ataç.

Eskişehir’e böyle bir kültür ve sanat merkezi kazandırdığı için bizler de kendisine teşekkür ediyoruz.