Niyazi Ömür Yüce Türk Sağlık Sen seçimleri için adaylığını açıkladı. Bir açıklama yapan Yüce, "Fedakâr sağlık ordusunun her ferdini saygı ve minnetle selamlıyor, aramızdan ayrılan tüm personelimize yüce Allah’tan rahmet diliyorum.

4 yılda bir yapılan Eskişehir-Bilecik Türk Sağlık-Sen Şube Başkanlığı seçimlerinde bayrağı devralmak için; genç, dinamik, sağlık sistemindeki sorunlara hâkim bir ekip olarak yola çıkıyoruz. Bu yarışta hiçbir arkadaşımızı kırmak istemeyiz.

Kurulduğu günden bugüne sendikamıza destek veren tüm üyelerimize ve bu mücadelede sorumluluk alan tüm teşkilat mensuplarımıza, bizden önce bu bayrağı taşıyan, sendikal harekete emek vermiş, hizmet etmiş, tüm büyüklerimize ve kardeşlerimize karşı; saygı duymak önceliğimiz olacaktır.

Gayemiz; sağlık çalışanlarının beklentilerine kulak vererek yol almak, çözüm üretmek ve gönüllere girmektir.

Pandemi sürecinde tüm kurumlar, ailesinin yanında esnek mesai yaparken sağlık personeli, ailesinden uzak, yükü katlanmış şekilde çalışmasına rağmen karşılığını baskıyla sürgünle ve kuru alkışlarla almıştır. Bu adaletsizliğe müsaade etmeyeceğiz.

Her an sahada olarak yalnız bırakılan tüm sağlık personelinin yanında olacağız.

Sağlık çalışanlarının özlük hakları açısından bize düşen görevi yapmaya hazırız.

Sahada bizleri arayan gözlere, kendimizi göstermeye hazırız.

Küslükleri bitirip, dirlik için birliği sağlamaktır hedefimiz.

Türk Sağlık-Sen’ i duymayanlara, duyurmaya hazırız.

Kalem oyunlarıyla baskıyla taraf yapılan personelin hakkını kimseye yedirmeyeceğiz.

Kurumlarda yanlış planlama sebebiyle insan kapasitesinin üstünde çalışmaya zorlanan personelin iş huzurunu sağlayacağız.

Bunların yanında da; zulmedenler, ensesinde nefesimizi hissedecek ve gereken cevabı alacaklardır. İdareciler kanalıyla, sağlık çalışanlarını baskı altına alanlar, şunu bilmelidirler:

Kurmuş olduğunuz oligarşinin temeli boştur, yapaydır; çünkü bunun adı “korku imparatorluğudur”. Korku bitince, imparatorluğunuz çökecektir. Yapmış olduğunuz tehditlerin, yapay gülücüklerin bir ehemmiyeti kalmayacaktır. Doğru sendikacılık yapıldığı takdirde, kimse ile bir çatışmamız olmayacaktır; lakin ailesinden fedakârlık ederek hizmet veren sağlık çalışanını baskıyla sindirmeye çalışan onun hakkını gasp edip kendilerine prim sağlayanlar karşılarında bizi bulacaktır.

Genç bir kadro ile güzel işler yapmaya kendisini adamış “Salih” insanlarla yol alacağız. Beklenti, pazarlık içerisinde olanların yeri bizim yanımız değildir. Liyakat ve adalet kırmızı çizgimizdir.

Bizim işimiz, gönül işidir. Bizim işimiz, bir sevda işidir. Bizim işimiz, karşılık beklemeksizin görev verildiğinde yapmak; “Hak” uğrunda mücadele etmektir.

İnsanı yaşat ki devlet yaşasın düsturuyla sosyal ve iş hayatında mutlu, özgür sağlık camiası oluşturup devletimizi daha da güçlü kılmaktır amacımız.

Bizimle yol yürüyen yürümeyen tüm sağlık personeli arkadaşlarımız başımızın tacıdır. 

Emeklerin fedakârlıkların karşılıksız kalmadığı huzurlu ve hür bir çalışma ortamı için etkinlik için yetkiye talibiz.

"Türkiye sevdamız, ekmek için kavgamız” diye çıktığımız bu yolda, kurulduğumuz günden bugüne geçen çeyrek asırda başımızın hep dik olması bizim en önemli gurur kaynağımızdır.

Tüm sağlık çalışanlarının da;  huzurlu ve hür bir çalışma ortamında mutlu bir yaşama kavuşması ve başının daima dik olması bizim gurur kaynağımız olacaktır.

Her türlü sonuçta Türk Sağlık Sen ailesinin ve fedakâr sağlık çalışanlarının kazanacağının, sevginin saygının ve birliğin daim olacağının teminatını vererek bu yarışa dahil olan tüm arkadaşlara da saygılarımı sunuyorum"