CHP Odunpazarı İlçe Başkanı Rahmi Çınar, 30 Haziran’da görülecek dava üzerinden CHP’nin kurultay sürecine dair yapılan "mutlak butlan" iddialarına sert tepki gösterdi. Çınar, bu sürecin yalnızca parti içi huzuru değil, toplumsal mücadeleyi de tehdit ettiğini belirterek, “Süreci endişeyle takip ediyor, parti içi hukukun yargı eliyle şekillendirilmesini doğru bulmuyorum” dedi.

Fatih Dönmez’den Seyitgazi’ye ziyaret
Fatih Dönmez’den Seyitgazi’ye ziyaret
İçeriği Görüntüle

“Genel Başkanımızın yanındayım”

Açıklamasında kurultayda Özgür Özel’i desteklediğini hatırlatan Çınar, “Bugün de Genel Başkanımızın yanındayım. CHP’deki değişim iradesi, tabanın ve örgütün ortak talebiyle yükselmiş, demokratik bir kurultayla taçlandırılmıştır. Bu iradeyi yok saymak partimizin geleceğine zarar verir” ifadelerini kullandı.


“Yargıya taşınması adaletsizlik düzenine hizmet eder”

CHP’nin iç meselesinin yargıya taşınmasını eleştiren Çınar, "Türkiye’de hukukun siyasallaştığı bir düzende, bu sürecin mahkemeye taşınması, iktidarın yarattığı adaletsizlik düzenine meşruiyet kazandırır" dedi. Partinin ihtiyacının kaos değil, birlik ve mücadele olduğunu vurguladı.


“Hedefimiz Ekrem İmamoğlu’nun özgürlüğüdür”

Çınar, açıklamasında Türkiye’nin demokratik geleceği için en önemli hedefin, tutuklu yargılanan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun özgürlüğüne kavuşması olduğunu belirterek, “Onu halkın cumhurbaşkanı adayı olarak Türkiye ile buluşturmak istiyoruz” dedi.


“Genel Merkezimizi terk etmeyiz”

Rahmi Çınar, parti içi tartışmalara ilişkin net duruşunu şu sözlerle yineledi:
“Ben CHP Odunpazarı İlçe Başkanı olarak, geçmiş kurultayda da, bugün de Sayın Özgür Özel’in arkasındayım. Teslim olmayız. Genel Merkezimizi terk etmeyiz. Partimizin iradesine ve örgütün sesine sahip çıkarız.”


“Kılıçdaroğlu bu süreci siyasetle çözmelidir”

Açıklamasının sonunda Kemal Kılıçdaroğlu’na da çağrıda bulunan Çınar, şu ifadeleri kullandı: “Sayın Kılıçdaroğlu’ndan beklentimiz açıktır: Bu sürecin hukukla değil, siyasetle çözüleceğini açıklaması ve Genel Başkanımız Özgür Özel ile yan yana durduğunu net bir şekilde ifade etmesidir. Aksi hâlde oluşacak her türlü bölünmenin sorumluluğu, bu süreci tetikleyenlerin omuzlarında olacaktır.”