Her yıl toplumun yaklaşık yüzde 20’sinin Grip’ten etkilendiğini aktaran Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. İrfan Uçgun, Grip Aşısı yaptırmanın tam zamanı olduğunu belirtti.

Grip hastalığının önlenebilir bir hastalık olduğunu belirten Dr. Uçgun; bunun, aşı ve bazı basit tedbirlerle kolaylıkla sağlanabileceğini vurguladı. Grip aşısı yaptırmak için en iyi dönemin Eylül ayının ortasından Ekim ayı sonuna kadar olduğunu belirten Dr. Uçgun, Grip hastalığına yakalanmamış kişilerin ise Mart ayı sonuna kadar bu aşıyı yaptırabileceğini söyledi.

Grip hastalığının, toplumda en sık görülen enfeksiyon hastalığı olduğunu belirten Prof. Dr. İrfan Uçgun, “Grip Aşısı inaktif aşılardandır, canlı aşı olmadıkları için kişiye grip bulaşması söz konusu değildir, aşının etki edebilmesi ve vücutta gribe karşı koruyuculuk başlatabilmesi için 2 hafta kadar süre gereklidir. O nedenle grip olmadan birkaç hafta öncesinde aşının yapılması gerekir. Aşının içinde Dünya Sağlık Örgütü tarafından bu sezon için en sık görülme ihtimali olduğu bildirilen 3 veya 4 farklı tip virüse karşı koruyuculuk geliştirebilecek antijenlerden oluşan bir karışım yer alır. 2009 yılından bu yana grip aşılarının içinde genelde ikisi influenza A grubunda yer alan (biri domuz gribi olarak bilinen H1N1 virüsü, diğeri sık görülen H3N2 virüsü) ve biri influenza B grubunda yer alan virüsün antijenlerinden oluşan karma bir yapı vardır,” ifadelerini kullandı.

KİMLER GRİP AŞISI YAPTIRMALI?

Risk grubunda olan herkesin Grip Aşısı yaptırması gerektiğini ifade eden Prof. Dr. İrfan Uçgun, “65 yaş ve üstündekiler, bakımevi ve huzurevi sakinleri, kronik kalp ve akciğer hastalığı olanlar, bağışıklık sistemi baskılanmış hastalar, uzun süreli aspirin kullanan 19 yaş altı çocuklar, hamileler (3. aydan sonra) ve emzirenler, risk grubundakilerle aynı ortamda yaşayanlar ve sağlık personelinin grip hastalığına yakalanma konusunda daha yüksek riskli olduğunu belirtti. Prof. Dr. Uçgun, “Aşının koruma oranı Dünya Sağlık Örgütü’nün olası grip salgını virüslerini tahmindeki başarısına bağlıdır, koruma oranı yüzde 60-80 arasındadır, tahmin edilen virüslerle salgın olmazsa koruyuculuk yüzde 10-20’lere kadar düşebilir. Ama tahmin başarısız bile olsa aşı, ağır enfeksiyonları engeller, gribin hızlı atlatılmasını ve daha hafif geçirilmesini sağlar, ağır komplikasyonları azaltır” diye konuştu.

Günümüzde 4’lü aşıların da çıktığını sözlerine ekleyen Prof. Dr. İrfan Uçgun, “Bu aşı en yaygın enfeksiyon etkeni olan 4 farklı tip virüse karşı koruma sağlar, bunun koruyuculuğu daha yüksektir ve özellikle yaşlılarda ve yüksek riskli gruplarda bu 4’lü aşıyı öneriyoruz” şeklinde konuştu.

GRİPTEN NASIL KORUNURUZ?

Grip kış aylarında, kapalı ve kalabalık ortamlarda hızla yayılır. En sık olarak öksürük ve hapşırma yoluyla ortama saçılan enfekte damlacıkların havadan solunum yoluyla alınması sonucu Grip Virüsü’nün bulaştığını ifade eden Prof. Dr. Uçgun, “Virüs cansız yüzeylerde 2-3 saat canlı kalabilir. Bulaşıcılık, hastalık belirtilerinin başlamasından 1-2 gün öncesinde başlayıp, ateşin düşmesinden birkaç gün sonrasına kadar devam edebilir, o nedenle gripli kişilerin hastalıkları süresince en az 7 gün toplu yerlerde bulunmaması, çocukların okula gitmemesi ve evde istirahatı gerekir” dedi.

Dr. İrfan Uçgun Grip’ten korunmanın yollarını ise şöyle özetledi: “Düzenli beslenmeye dikkat etmek gerekiyor, bol sıvı almak, taze meyve-sebze tüketmek, her gün süt, yumurta, bal yemek gripten korunmak için yardımcı olabilir. Ayrıca her yıl grip aşınızı yaptırınız, Grip mevsiminde giyinmenize dikkat ediniz, Gripli kişilerle yakın temastan kaçınınız, havlu-kaşık gibi şeyleri ortak kullanmayınız. Grip salgınlarında kalabalık ortamlardan uzak durunuz, mutlaka o ortama girmek gerekiyorsa maske kullanınız ve ortamı sık sık havalandırınız. Ellerinizi sık sık sabunla yıkayınız veya el dezenfektanı kullanınız, salgınlar sırasında da elle temas edilen kapı kolu gibi sert yüzeyleri sık sık dezenfektanlarla siliniz” dedi.

Editör: TE Bilişim