Son bir yıl içerisinde sendikalarına üye olan kişilerin, ilçe müdürünün odasında sendikaya neden üye oldukları ile ilgili olarak sorgulandığını aktaran Gizir, “Sendikamız aidatları üzerinden ‘Aidatlarınız neden yüksek, bu aidatlar örgütlere aktarılıyor’ denilerek sendikamıza yönelik suçlamalar ve iftiralar atılmıştır. Öncelikle bilinmelidir ki sendikaya üye olma ve örgütlenme özgürlüğü başta Türkiye Cumhuriyeti Anayasası olmak üzere imzalanan uluslararası sözleşmeler ve kanunlarla güvence altına alınmıştır.” dedi.

Başkan Gizir sendikal hakların kanunlarda belirtildiğini aktararak, bunları şöyle açıkladı: “Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi madde 11:Herkes barışçıl olarak toplanma ve dernek kurma hakkına sahiptir. Bu hak, çıkarlarını korumak amacıyla başkalarıyla birlikte sendikalar kurma ve sendikalara üye olma hakkını, Anayasa’nın 51. maddesi: Çalışanlar kapsamında yer almakla kamu görevlileri de üyelerinin çalışma ilişkilerinde, ekonomi ve sosyal hak ve menfaatlerini korumak ve geliştirmek için önceden izin almaksızın sendikalar ve üst kuruluşlar kurma, bunlara serbestçe üye olma ve üyelikten çekilme hakkına sahiptir.

Hiç kimse bir sendikaya üye olmaya ya da üyelikten ayrılmaya zorlanamaz, denerek hakları güvence altına almıştır. Yine 4688 Sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Sözleşme Kanunu’nun değişik 33 25’inci maddesi uyarınca, Kamu görevlilerinin sendikasına, kamu görevlisinin ödeyeceği üyelik ödentilerinin de hangi şartlar ve kurallar dahilinde yapılacağı açıkça belirtilmiştir. Türk Ceza Kanunu Madde 118’de; (1) 2Bir kimseye karşı bir sendikaya üye olmaya veya olmamaya, sendikanın faaliyetlerine katılmaya veya katılmamaya, sendikadan veya sendika yönetimindeki görevinden ayrılmaya zorlamak amacıyla, cebir veya tehdit kullanan kişi, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.’ denmektedir.”

SORUŞTURMA İÇİN DİLEKÇE VERDİLER

Yaşanalar sonrasında İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü hakkında Tepebaşı Kaymakamlığı ve İl Tarım ve Orman Müdürlüğü’ne ayrı ayrı olarak soruşturma açılması için dilekçe verdiklerini dile getiren Gizir, “Sendikal örgütlenmenin, sendika aidatlarının suçmuş gibi değerlendirilmesi anti demokratik bir tutum olduğu kadar, gücünü yasalardan alması gerekenlerin hukuku ayaklar altına alması anlamına gelmektedir.” diye konuştu. Bu bağlamda yalnızca örgütlenme özgürlüğünü kullanan, bunun Türkiye Cumhuriyeti Kanunları ve imzalanan Uluslararası sözleşmelerle garanti altına alındığını bilen kurum çalışanlarının bu hakkının ilçe müdürü tarafından hiçe sayıldığını öne süren Gizir, şöyle konuştu: “Yaşananlarla işçilerin hakları hiçe sayılmış, atılan iftiralarla sendikamızı karalayarak örgütlenme özgürlüğünü engellenmeye çalışıldığı gibi, söz konusu iftira doğru ise aynı zamanda suçu bildirmeyerek ayrı bir suç daha işlemiştir. İdarenin sendikamıza üye olan çalışma arkadaşlarımıza yönelik ayrımcı tavrı yukarda bahsetmiş olduğumuz Türkiye Cumhuriyeti Anayasası, ilgili kanunlar ve uluslararası sözleşmelere aykırılık teşkil etmekte ve bu haklar ilçe müdürü tarafından hiçe sayılmıştır.” 

KURTULUŞ BİRLİKTE MÜCADELEDEN GEÇİYOR

Bugün sendikalarına üye olan kamu emekçilerinin; yıllardır birikmiş sorunlarını çözebilecek tek gücün konfederasyonları KESK ve KESK’ e bağlı sendikalar olduğunun görüldüğünü söyleyen Gizir, sözlerini şöyle sürdürdü: “KESK’e üye olan kamu emekçilerini tehdit ve baskılarla yıldırmaya çalışanlara, buradan bir kere daha sesleniyoruz: Bu baskılar bizleri yıldıramaz, bütün baskı ve sindirme politikalarına rağmen, yıllardır savunduğumuz ilke ve değerlerin rehberliğinde fiili ve meşru mücadelemize devam edeceğiz.  Tüm kamu emekçilerine sesleniyoruz: Kurtuluşumuz; haklarımıza sahip çıkmaktan, birlikte mücadele etmekten, bizler için gerçek sendikal mücadele veren sendikalarda örgütlenerek gücümüzü büyütmekten, birlikte yürümekten geçiyor, sizleri KESK’e bağlı sendikalarda örgütlenmeye davet ediyoruz.”

Editör: Mustafa YILDIRIM