Söyleşi: Şenay Yıldırım

SEV TÜM SİVRİHİSARLILARA ULAŞACAK

Sivrihisar Eğitim Kültür ve Dayanışma Vakfı’nın (SEV) yeni başkanı Bekir Kalır ile vakfın çalışmalarını, amacını, geleceğe dönük projelerini konuştuk. Manşet Gazetesi’ne özel açıklamalarda bulunan Kalır, vakfın kendine ait bir binası olmasını amaçladıklarını ve bunun için tüm Sivrihisarlılarla birlikte hareket edeceklerini söyledi.

SEV ile yolunuz nasıl kesişti, başkanlığa nasıl seçildiniz?

Ben SEV ailesi ile 7 yıl önce tanıştım, derneğin eski başkanı rahmetli Naci Şakar ve SEV yönetim kurulu üyeleri bankadaki görevime atanmam nedeniyle “hayırlı olsun” ziyaretine gelmişti kendileri ile birlikte vakıfta çalışmak istediğimi söyleyince kabul ettiler, akabinde ilk genel kurulunda yönetim kurulu üyesi olarak görev almam istendi, burada başkan vekili olarak görev yaptım, 7 yıldan bu yana da SEV ailesinin bir mensubuyum. Aralık 2020’de emekli olmuştum, Naci beyin vefatından sonra yönetim kurulu oy birliği ile başkanlığa getirildim. Şubat ayından bu yana da başkanlık görevini sürdürüyorum.

Siz de Sivrihisarlı mısınız?

Sivrihisarlıyım, ilçenin Yenice Mahallesi’nde doğup büyüdüm, orada okudum, Sivrihisar’dan üniversiteye gidince ayrıldım, ancak bağlarım hiç kopmadı, en az ayda 1 kere Sivrihisar’a gidiyorum.

“Sivrihisarlılar cimri olur” denir, Sivrihisarlılar cimri midir?

Hayır, kesinlikle Sivrihisarlılar cimri değildir efendim, tutumlu ve akıllı insanlardır, para kazanmasını bildikleri gibi harcarken de dikkatli olurlar. Bu özelliklerinden dolayı hak etmedikleri bu yakıştırmaya maruz kalırlar, para kazanmak kolaydır, ama tutmak ve doğru harcamak herkesin yapabileceği bir şey değildir. Sivrihisarlılar akıllı ve bilinçlidir, böylece varlıklarına varlık katabilirler, o sözcüğü kullanmak istemiyorum ama Sivrihisarlılar cimri değildir. Tutumluluk her insanda olması gereken bir haslettir, iktisat biliminde de der, bir ülkede ne kadar tasarruf varsa o kadar yatırım olur. Bu anlamda tekrar etmek gerekirse Sivrihisarlılar tutumlu ve akıllıdır. Kazançlarını tasarruf yaparak yeni yatırımlara yönlendirirler.

Vakıfta neler yapıyorsunuz, en önemsediğiniz çalışmalar neler?

Bizim ana faaliyet konumuz üniversite öğrencilerine burs vermek, bugüne kadar 1651 Üniversite öğrencimize 20 yıl boyunca burs vermiş durumdayız. Yeni yönetim kurulu olarak hedeflerimiz üye sayısını arttırarak burs verilen öğrenci sayısını ve burs tutarını her iki anlamda iki katına çıkarmak... Sivrihisar tarihini, kültürünü, folklorunu, tarihi eserleri Sivrihisar’da yetişen tarihi kişileri tanıtmak amacıyla kitaplar bastırıyoruz. Bunlara örnekler Osmanlı Arşivlerinde Dünyanın Merkezi Sivrihisar, Sivrihisar Yemekleri, Sivrihisar Evleri, Hızırbey, Sinan Paşa, Aziz Mahmut Hüdai daha pek çok eseri bastırıp Sivrihisarlıların hizmetine sunduk. En son bastırdığımız kitap Sivrihisar ve Eğitim Gönüllüleri kitabını Sivrihisar’da pek çok Sivrihisarlıya verdiğimiz gibi ilimiz ve ilçemizdeki tüm protokol mensuplarına da bu yayını ulaştırdık. Bu yayının bastırılmasında değerli büyüğümüz, hemşerimiz vakfımızın üyesi Tepebaşı Belediye Başkanımız Sayın Ahmet Ataç’ın desteklerini her zaman hissetmekten dolayı son derece mutluyuz.

Amaçlarımız arasında diğer bir husus vakfımızın adında bulunan “Dayanışama” tarafını tüm yönetim kurulu olarak daha çok arttırmak. Bunun için Sivrihisar ile ilgili tüm STK’lar veya kamu kurum kuruluşlarıyla her anlamda birlikte hareket ederek ilerlemek istek ve arzusundayız. Vakfımızın yaş ortalamasını da daha aşağı çekmek istiyoruz, bizler bu görevleri yeni gelen genç arkadaşlara devredeceğiz, onlar da gelip bizimle birlikte olsunlar, vakfımıza katkı sunsunlar istiyoruz. Üye sayımızı arttırmak istiyoruz, yalnızca Eskişehir’deki değil tüm Türkiye’deki Sivrihisarlı hemşerilerimize ulaşmak istiyoruz. Biz dernek değiliz Vakıflar Kanunu’na göre işliyoruz, her ay yönetim kurulu toplantısı yapıyoruz, burada vakfımıza daha önceden yapılmış, benim değerlendirdiğim başvuruları yönetim kurulu ile değerlendirerek onay verdiklerimizi üye olarak kabul ediyoruz. Biraz bu noktada seçici davranıyoruz, herkes değerli elbette; ancak vakfa yararı, katkısı olacak insanları vakfa kazandırmak istiyoruz.

SEV ile ilgili gelecek planlarınızda neler var, vakıfta neler olacak?

Göreve geldikten sonra önemli belli başlı vakıfları inceledim Türk Eğitim Gönüllüleri Vakfı (TGEV) benim için bir rol modeldir. Örneğin; onlar yalnızca öğrencilere burs vermekle kalmıyor, iş bulmalarında da referans oluyorlar ve öğrencilerin gelişimine pek çok farklı katkı sunuyorlar, Biz de bursiyerlerimizle bir mesajlaşma grubu kurduk ve her türlü istek ve taleplerinde bize ulaşmalarını istedik. Sosyal medyayı daha aktif kullanmaya başladık ve bunu daha çok geliştirerek, tüm dünyadaki Sivrihisarlı hemşerilerimize ulaşmayı hedefliyoruz. SEV’in kendisine ait bir binası olması tüm yönetim kurulu üyelerimizin arzusudur. Hedefimiz bunu gerçekleştirmektir. Ayrıca kadim ilçemizde bir vakfın şubesini açmak bunun için eski tarihi bir yapıyı restore ederek orada faaliyet gördürmek başka bir hedefimizdir. Tabana yaygın özellikle genç üyeler kazandırmak üye sayısını arttırmak hedeflerimiz arasındadır. Vakfın daimi sabit gelir elde edebilmesi için (kira geliri gibi) gayrimenkuller edinerek düzenli bir gelir sahibi olmasını sağlamak. En büyük hedefimiz açık, net, sarih bir şekilde şeffaf hesap verilebilir bir yapı oluşturup tüm Sivrihisarlı hemşerilerimizin ve vakfa destek veren vermeyen herkesin güvenini kazanarak, onların gururla bahsedeceği -ki bugüne kadar olduğu gibi- bir vakıfları olduğunu bilmelerini sağlamak. Tabi ki artık 30 yaşındaki vakfımızın SEV Koleji adı altında bir eğitim yuvası kazandırmayı konuşmaya, tartışmaya başlayarak bunu gerçekleştirmek,  kalıcı bir eser bırakmak bu yönetim kurulumuzun en büyük arzusudur.

Sivrihisarlı olmayanlar da burslarınıza başvurabiliyor mu?

Bursiyerlerimizin yüzde 90’ı Sivrihisarlı, Sivrihisar dışında da bursiyerlerimiz var, burs verdiğimiz öğrencilerimizin yüzde 80’i de kız öğrencilerimizdir elbette Sivrihisarlı olmayan ihtiyaç sahibi öğrencilere burs katkısında bulunmaktayız. Vakfımızın burs yönetmenliği buna müsaade etmektedir.

SEV olarak Sivrihisar ilçesindeki hemşerilerinizle ilişkileriniz nasıl?

Sivrihisar Eskişehir’in en büyük ilçesi, hem yüzölçümü hem de nüfus olarak. Her anlamda ilçemizde ve Eskişehir il merkezinde yaşayan veya diğer illerde yaşayan hemşerilerimizle diyalog halindeyiz. Hemşerilerimizin vakfımıza ilettikleri isteklerini ve taleplerini değerlendiriyoruz,  yönetim kurulumuzun uygun bulduğu talepleri sonuçlandırmaya çalışıyoruz.  Son olarak tarihi Kumacık Hamamı restore edilmesi gereken, bu konuyu Eskişehir Valimiz Sn. Erol Ayyıldız’a dosya ile sunduk ilgilerini istirham ettik. Sayın valimizin vakfımıza göstermiş olduğu ilgi alakasından dolayı son derece memnun olduğumuzu ifade etmeliyim. 650 yıllık ilçemiz merkezindeki Kumacık Hamamımızın Sivrihisar Belediyesi’nin çalışmalarıyla en kısa sürede restore edileceği ve böylelikle ata mirasımızın kurtulacağına ve turizm kazandırılacağına inancımız tamdır.

Sivrihisarlıların sizden beklentileri var mı?

Sivrihisarlı hemşerilerimiz, ilçemizin daha çok sahiplenilmesini, ilçemizin değerlerinin daha çok öne çıkartılmasını istiyorlar. Bu anlamda Nasreddin hocamızın, Hızır beyimizi, Sinan Paşayı, Aziz Mahmud Hüdai bunun gibi pek çok değerimizi tanıtılmasını istiyorlar. Son yıllarda Sivrihisar belediyemizin yaptığı tarihi restorasyonlar, sokak iyileştirme çalışmaları etkili olmuş dizi filmler çekilmeye başlanmıştır bu durum ilçemizin tanıtımında çok önemli katkı sağlanmıştır. Bu ve buna benzer tanıtımların artarak devamı ilçe halkımız ve hemşerilerimiz devamını talep etmektedirler.

Nasreddin Hoca’nın yeri Sivrihisarlılar için ayrıdır, bize biraz Nasreddin hocadan ve sizin onunla ilgili neler yaptığınızdan söz eder misiniz?

Sivrihisar’ın kökleri araştırıldığında Frigya Krallığı, Roma ve Bizanslılar ev sahipliği yapmış, Osmanlı döneminde bünyesinde yetişen alim, ulema ve devlet adamları ile de övünmekle sonuna kadar haklıyız, Nasreddin hoca da bu değerlerimizden biridir. 13. yüzyılda yaşamış eğitimci, din adamı, hukukçu Nasreddin Hoca; 1208 yılında Sivrihisar'ın Hortu (Nasreddin Hoca Beldesinde) köyünde doğdu. Sivrihisar; Nasreddin Hoca’nın hem doğumuna hem de ölümüne tanıklık eden topraklar olması bakımından önemli. Nasreddin Hoca, babasının ölümünden sonra yerine geçerek köy imamlığı yaptı. Konya'da eğitim, Sivrihisar'da kadılık yapmıştır. Nasreddin hoca bizim en önemli değerlerimizden, onun için yapılan festivallerde ve tanıtımlarda SEV olarak bizden ne talep edilirse yapmaya çalışırız. Nasreddin Hoca Şenlikleri her yıl olduğu gibi bu yıl da Haziran ayının 3’üncü haftasında Sivrhisar’da gerçekleştirilecek. Biz de burada yerimizi alacağız.

Yeni bir başkan olarak projeler var mı gelecekte

Bana görev tevdi edildikten sonra ilk söylediğim şey asla “Ben olarak değil biz olarak yöneteceğiz” idi. Sivrihisarlılarla birlik ve beraberlik içinde işlerimizi yürüteceğiz, burayı kurumsal bir yapıya kavuşturmak istiyorum, bizlerden, kişilerden bağımsız olarak vakıfta sistem kendi kendine işler hale gelmeli, bankacılıktan gelen mesleki bilgi birikim ve tecrübemi buraya da yansıtmak istiyorum, tüm Sivrihisarlılara ulaşmak istiyorum bunun için de sosyal medya ağını genişletmek istiyorum. Dünyanın her tarafında yaşayan hemşerilerimize ulaşarak vakfımıza katkı sağlamalarını hedeflemekteyiz bunun için her türlü iletişim kanallarını ve teknolojiyi kullanmak amacındayız.

Sivrihisarlılar birlikte hareket etme konusunda nasıl?

Sivrihisarlılar, Sivrihisar için yapılacak hiçbir şeyde kayıtsız kalmıyor, bunun son örneği Sivrihisarlılar Derneğimizin yapılan dernek binasıdır, küçüğünden büyüğüne tüm Sivrihisarlılara ulaşarak, çok güzel bir eser ortaya çıkmıştır. Bu eserin çıkmasında herkes büyük küçük demeden katkı sağlamıştır. Güncel expertiz değeri 1,5 milyon TL değerinde bir dernek binasına sahip olunmuştur. Kimisi boyasını, kimisi seramiğini, kimisi çatısını, mimari projesinin çizimini, inşaat projesinin yapılması vb. bila bedelle olmuştur.  Bu anlamda Sivrihisarlılar dayanışma örneğini göstermişlerdir. Vakfımızın hedeflerinden biri de kendimize ait bir vakıf binası yapmak, derneğimizin başardığını vakıf olarak biz neden başarmayalım? İnanılmaz bir destek vardı, yeter ki Sivrihisarlılar inansın, hemşerilerimizin bizden desteğini esirgemeyeceğinden eminiz

Son sözleriniz

Sivrihisarlılar bu vakfa sahip olukları için gurur duysunlar. Vakfımız 30 yaşındadır başta kurucu başkanımız Atilla Şamdan’a kurucular kuruluna bugüne kadar destek veren üyelerimize ve vermeye devam üyelerimize, yeni üyelerimize minnet ve şükran borçluyuz. Vakfımızı kuran ve yönetim kurulunda görev alan üye olarak destek veren hakkın rahmetine ermiş olan büyüklerimize Allah’tan rahmet diliyorum ruhları şad mekânları cennet olsun emanetinize yönetim kurulu olarak sahiplendik bileri bu kutsal görevde Allah mahçup etmesin. Vakıfta görev almak kutsal bir sorumluluktur bunun bilinci ile hareket etmek nasip olsun. Vakıf; Allah ve insan sevgisinden doğmuş mukaddes bir müessesedir. Vakfın toplumda ilgi görmesinin sebebi “Dünya’da zikr-i cemil ahirette Allah’a kurbiyet” yani Dünya’da güzel bir şekilde anılmak, ahirette Allah rızasına ermek şeklinde özetlenebilir. Bunu başaranlardan olmayı Allah (CC.) nasip etsin.

SEV hakkında:

Kısa adı S.E.V. olan “Sivrihisar Eğitim Kültür ve Dayanışma Vakfı” açılımda:

Eğitim: Sivrihisar ezelden beri eğitime verdiği önemle tanınır. Bunu da coğrafyasında yetiştirdiği ünlü isimlerle de ispatlamıştır.

Kültür: Tarih süresince pek çok medeniyetlere ev sahipliği yapmış olan Sivrihisar Ana Kraliçe Kıbele’nin ve Kral Midas’ın yurdu olup, tarihi kral yolunun önemli noktalarından birisidir. Topraklarında yetişen Yunus Emre, Nasrettin Hoca, Aziz Mahmut Hüdayi, Hızır Bey Çelebi gibi pek çok âlim filozof düşünür ve devlet adamlarının yetiştirmesini sağlamış. Osmanlı imparatorluğu döneminde ilçede 7 medresenin varlığı, kültürel zenginliğin ölçüsüdür.

Dayanışma: Vakfımız kuruluş anlamında belirtildiği gibi birlik ve beraberliği sağlayıp, kazancımızın ilçemizin her dalda kalkınması ve yaşayan insanlarımızın refah seviyesinin yükselmesine yardımcı olmalıdır.