TBMM Dışişleri Komisyonu üyesi, CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer, “AKP lugatında her ilkesiz, onursuz dönüşün yani onların söylemiyle ‘normalleşmenin’ bir tarifesi var! Bu ülkede gazeteci parçalayıp yok edenlerle kucaklaşmak 5 milyar dolar swap. Türkiye’de darbe planladığını iddia ettiklerinizle, elinde 251 şehidimizin kanını taşıdığını söylediklerinizle pasta kesmek 5 milyar dolar swap! Bu ilkesizlikleri, vicdansızlımları AKP sindirse bile millet içine sindiremiyor” dedi.

Çakırözer İdlib’de şehit düşen 34 askerin hesabının sorulmamasını da eleştirerek, “ Putin’le  baş başa, telefonla görüştünüz de ne oldu? Bu lanet saldırı için devletin arşivine koyacak yazılı ya da sözlü bir özür alabildiniz mi? Şehitlerimiz için tazminat isteyebildiniz mi? Haydi çıkın açıklayın. Açıklayamazsınız!” dedi.

 ‘NORMALLEŞMENİN’ TARİFESİ…

Görüşmelerde Birleşik Arap Emrilikleri, Rusya, Çin ve Katar ile yapılan swap anlaşmalarını hatırlatan TBMM Dışişleri Komisyonu üyesi CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer, “İş lafa gelince Genel Başkanı olsun, Bakanı, sözcüsü olsun AKP iktidarı hep ilkeli, insani dış politika yapmaktan bahsediyor. Ama gerçekler öyle değil, AKP lugatında her ilkesiz, onursuz dönüşün yani onların söylemiyle normalleşmenin bir tarifesi var” dedi.

“GAZETECİ KATLEDENLERLE KUCAKLAŞMAK 5 MİLYAR DOLAR SWAP!”

Çakırözer, “Bu ülkede gazeteci parçalayıp yok edenlerle kucaklaşmak 5 milyar dolar swap. Türkiye’de darbe planladığını iddia ettikleriniz yani elinde 251 şehidimizin kanını taşıdığını söylediklerinizle pasta kesmek 5 milyar dolar swap. Uygur Türkleri zulüm görürken, Çin ile can ciğer kuzu sarması olmak 6 milyar dolar swap. Rumlarla bir değil, iki petrol anlaşması yapan Katar’la kucaklaşmak 10 milyar dolar. Darbeci Sisi ile, zalim Sisi  ile el sıkışmak? Şimdilik para yok! Sadece saraya gönderilen mango suları var! Neden? Çünkü sizin maceradan, ihvancılıktan vazgeçtiğinize henüz güvenmiyorlar. Sırada Esad ile de el sıkışmak var. Ama tüm dünyadan izole olmasına rağmen Esad bile size güvenmiyor” dedi.

 “BU VİCDANSIZLIKLARI MİLLET SİNDİREMİYOR”

“Mesela Sisi darbe yaptığı için özür mü diledi? Kucaklarına ittiğiniz Yunanistan ve Kıbrıs Rum kesimi ile  kurduğu ittifakı mı bozdu?” diye soran Çakırözer, “Birleşik Arap Emirlikleri darbenin finansörü dediniz! 15 Temmuz’da tanklara göğsünü siper eden 251 şehit adına, yüzlerce gazimiz adına sormak hakkımız değil mi? Nasıl normalleştiniz? Özür mü dilediler. aman mı dediler? İstanbul’un ortasında gazeteci kesenlerle kucaklaşıyorsunuz? Özür mü dilediler? Hayır! O zaman hangi yüzle, neyin normalleşmesi? Tüm bu vicdansız ahlaksız u dönüşleri, Saraydaki tek adam ve damat beyin şahsi ihtirasları uğruna  tam takır bıraktıkları Merkez Bankamıza üç beş milyar dolar girsin diye yapılıyor ya işte bunu belki siz içinize sindirebilirsiniz! Ama bu milet içine sindiremiyor, sindiremiyor!” tepkisini gösterdi.

“ATATÜRK OLMASA HANGİ MÜZEKARE YÜRÜTÜLECEKTİ?”

İktadarın Ukrayna krizinde oynadığı rolle övünerek dış politikada yaşattığı fiyaskoyu unutturamayacağını söyleyen Çakırözer, şöyle konuştu:

“Savaş ortamında ateşkes için, tahıl krizi için girişimler önemlidir, değerlidir. Peki soruyorum sizlere o beğenmediğiniz Mustafa Kemal’ler, İsmet İnönü’ler olmasa, o burun kıvırdığınız, bir gecede değiştiririz dediğiniz Montrö Boğazlar Sözleşmesi’ni, Lozan Anlaşmasını hayata geçirmeseler 500 yılık hariciye geleneği olmasa, 200 yıllık demokrasi geleneğimiz olmasa, 100 yıllık Cumhuriyet kurumlarımız olmasa, kiminle hangi müzakereyi yürütebilecektiniz.

“34 ŞEHİDİMİZ İÇİN HALA BİR ÖZÜR ALAMADINIZ”

Ayrıca bir sorun var. Bakıyoruz Türkiye’nin arabuluculuk pozisyonu ancak Rusya’nın izin verdiği ölçüde etkili olabiliyor. İlişkilerin tüm boyutlarında inisiyatif hep Rusya’nın elinde. Öyle olmasa yani Türkiye Putin’e gerçekten sözünü geçirebiliyor olsa, her şeyden önce sizin İdlib’deki 34 şehidimizini hesabını sormanız gerekmez miydi? Sorulmadı, sorulamadı. Biz bu aziz şehitlerin önünde saygıyla eğiliyoruz. Ama bize asrın lideri masalı anlatanlara da buradan soruyorum, Putin’le bilmem kaç kez baş başa bilmem kaç kez telefonla görüştünüz de ne oldu? Bu lanet saldırı için devletin arşivine koyacak yazılı ya da sözlü bir özür alabildiniz mi? Şehitlerimiz için tazminat isteyebildiniz mi? Haydi çıkın açıklayın. Açıklayamazsınız!”

 “ DENKTAŞ’IN MEZARINI 10 YILDIR NEDEN YAPMIYORSUNUZ”

Türkiye’nin Ege’deki egemenlik haklarını elinden almaya kimsenin gücünün yetmeyeceğini belirten Çakırözer,  “Bunun en somut örneği önceki genel başkanımız Deniz Baykal’ın Dışişleri Bakanı olduğu Kardak krizidir. Kardak kayalıklarına o gece çıkılsın diyenlerin başında  sayın Deniz Baykal gelmektedir. Herkes müsterih olsun Türkiye’nin Ege’deki Kıbrıs’taki hakkı hukuku siz iktidardan gittikten sonra çok daha iyi korunacaktır. KKTC Türk devletler topluluğuna gözlemci alındı. Tebrik ederiz. Peki alındı da ne oldu? İslam İşbirliği Örgütüne de aldırmıştınız. Tanıtabiliyor musunuz? Mesela soruyorum. Bu yaz Konya’da islam oyunları yapıldı. 1980’de darbeci Evren döneminde Kıbrıs Türkü ilk islam oyunlarında yer almıştı. Fakat Türkiye’nin ev sahipliğinde KKTC’nin katılması yakışmaz mıydı? Neden denemediniz? Korkarsınız! Ömrünü Kıbrıs davasına adayan KKTC’nin kurucu lideri Rauf Denktaş’ı hayatteyken sevmezdiniz.. Şimdi bakıyoruz onun yolunda KKTC’yi tanıtacağız diyorsunuz. Hadi sağlığında saygı göstermediniz. Bu efsane liderin anıt mezarını 10 yıldır neden yapmıyorsunuz! O pespaye görüntüler hem Kıbrıs Türkü için, hem bizim için ayıp değil mi?”

“VERDİĞİNİZ HASARI BİZ TAMİR EDECEĞİZ”

Çakırözer, “Kimse merak etmesin milletin iradesiyle bu ucube tek adam yönetiminden kurtulduğumuzda Türkiye’yi hak ettiği itibara kavuşturacak dört başı mağrur bir dış politika izleyip verdiğiniz büyük hasarı en kısa sürede tamir edeceğiz. Büyük Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün gösterdiği doğrultuda ‘yurtta sulh cihanda sulh’ politikası gerçek anlamda millet iktidarı tarafından uygulanacaktır. Sözlerime son verirken, görevleri başında şehit edilen diplomatlarımızı anıyorum” dedi.