Tüm Emeklilerin Sendikası Eskişehir Şube Başkanı Nalan Karagöz, “Yüreğimiz yanıyor ve büyük acılar içindeyiz. Şu anda enkaz altında olan kaç canımız var? Kaybımızın ne olduğunu da belki hiçbir zaman öğrenemeyeceğiz. Bütün ülke olarak acı içindeyiz. Yitirdiğimiz tüm canlarımızı saygıyla anıyoruz. Ülkemizin başı sağ olsun.” diyerek başladığı açıklamasına;  depremde dayanışmayı yaşatan, enkazdan çıkararak cankurtaran ve deprem sabahında deprem bölgesine ulaşarak elinden geleni yapan halka teşekkür etti. Dünyada Şili ve Japonya başta olmak üzere büyük depremler yaşandığını, Türkiye’de de ilk defa yaşanmadığını belirten Karagöz, “Peki depremler için önlem almak mümkün mü? Eğer bilime inanır ve bilimsel davranırsanız ve de bütçenizde en yüksek payı halkın insani yaşamı için ayırıp adaletli planlarsanız bu mümkündür.” diye konuştu.

DAYANIŞMA SÜRECEK

Bilim ve teknolojinin çok ilerlemiş olduğu çağımızda ölümleri "kader" olarak nitelendirmenin bilimi yok saymak, halkı yanıltmak ve bile bile ölümüne göz yummak anlamına geldiğini aktaran Karagöz, “Bugüne kadar yapılan ‘imar afları’ ve ‘imar barışı’ bu ölümlerin kanıtıdır. Bilimsel zemin etüdleri yapılarak, doğru yerleşim alanları seçilerek depreme dayanıklı sağlam binalar yapıldığında ölümlerin "kader" olmadığı görülecektir.” şeklinde konuştu. Tüm Emeklilerin Sendikası Eskişehir Şube Başkanı Nalan Karagöz’ün açıklaması şöyle: “Ülkemizde çok sık büyük depremler yaşanmasına karşın, devletin yetkili kurumlarının sanki depremler olmayacakmış gibi önlem almamaları büyük bir sorumsuzluktur. Deprem uzmanı bilim insanlarının tüm verilerine ve raporlarına rağmen gerekli önlemleri almadıkları için depremlerin yıkımlarından, ölümlerinden ve sonuçlarından başta tüm yetkililer olmak üzere bir bütün olarak siyasi iktidar sorumludur. Deprem değil, ihmal ve çürük bina öldürüyor. Böyle ecelsiz ölmek istemiyoruz. Yerleşim yerleri bilimsel zemin etütleri ile belirlenen alanlara depreme dayanıklı binalar yapılarak oluşturulmalıdır. Siyasi çıkarlar için "imar affi" "imar barışı" gibi adlar altında tavizler tamamen yasaklanmalıdır. Yaraların sarılması ve yaşanan acıların azalması için: Depremzedelerin tüm borçları silinmelidir. Tüm depremzedelere konutlarına yerleşene dek gıda ve kira yardımı yapılmalıdır. Yaşanan depremler sonrasında ülkemizin üstüne çöken enkazın her açıdan sorumluları suçludurlar ve istifa etmelidirler.. Kesinlikle yargılanarak hesap vermelidirler ki, bir daha böyle bir yıkım yaşamayalım. Sürecin takipçisiyiz. Tüm ülkemizin başı sağ olsun. Depremzedelerle dayanışmamız sürecek. Dayanışma yaşatır.”

Editör: şenay Yıldırım