Türkiye Sağlık İşçileri Sendikası Eskişehir İl Temsilcisi Uğur Özatak, Eskişehir Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ) Tıp Fakültesi Hastanesi önünde kamu işçilerinin 2025-2026 yılını kapsayan Toplu İş Sözleşmesi (TİS) sürecindeki mağduriyetini ve sendikanın kararlı duruşunu dile getiren önemli bir basın açıklaması ve oturma eylemi gerçekleştirdi.
"GEÇİM SIKINTISI BOĞAZIMIZA DAYANDI, UYKULARIMIZ KAÇIYOR!"
Özatak, hükümet tarafından sunulan teklifi "kabul edilemez" olarak nitelendirirken, işçilerin "sadaka değil, haklarını" istediklerini net bir dille ifade etti. Mevcut ekonomik koşullar altında işçilerin yaşadığı zorluklara dikkat çeken Özatak, "Maaşlarımızla bir ayı değil, bir haftayı bile çıkaramıyoruz. Kiralar uçmuş, faturalar gelirken ellerimiz titriyor. Uykularımız kaçıyor. Çocuklarımızın beslenmesini, kitap defter masrafını karşılayamıyoruz. Geçim sıkıntısı bugün kamu işçisinin en yakıcı sorunu haline gelmiştir. Zordayız, geçinemiyoruz!"1 sözleriyle, kamu işçilerinin ağır geçim şartlarını gözler önüne serdi.
Sendikanın aylardır "Geçim şartları her geçen gün zorlaşıyor" uyarılarını yaptığını ancak bu uyarıların dikkate alınmadığını belirten Özatak, hükümetin üç ay boyunca masaya hiçbir teklif getirmemesi ve sonunda "zar zor, lütufmuş gibi" bir teklif sunmasını "emekçiyi yok saymak" olarak değerlendirdi. Özatak, sunulan rakamları dile getirmeye dahi gerek duymadıklarını belirterek, "Ne siz o teklifi vermiş olun, ne de biz duymuş olalım!" şeklinde tepki gösterdi.
"BU İŞİN SONU GREVE GİDER! MASA SUSARSA MEYDANLAR KONUŞUR!"
Hazine ve Maliye Bakanı'nı "kulaklarını tıkamakla, halktan ve emekçiden kopmakla" suçlayan Özatak, "Biz bu ülkenin üretim gücüyüz, binlerce çalışan kamu işçisiyiz. Görmezden geldiğiniz alın teriyle çalışan işçiler, kamu hizmetlerinin temel taşlarıdır. Gece gündüz demeden, her koşulda çalışan biz emekçiler sayesinde kamu düzeni aksamadan sürmektedir"2 dedi.
Özatak, konuşmasını şu çarpıcı ifadelerle tamamladı: "Bu böyle gitmez! Siz duymazdan gelirseniz, biz duyurmayı biliriz! Masa susarsa, meydanlar konuşur! Bu işin sonu greve gider!" Bu kararlı duruş, sendikanın taleplerinin karşılanmaması halinde grev dahil her türlü mücadeleyi göze aldığının açık bir işareti olarak yorumlandı.
Sendika yetkilileri, sosyal devletin gerektirdiği sorumluluğun yerine getirilmesi ve sürecin daha fazla uzatılmadan adil ve kabul edilebilir bir çözümle sonuçlandırılması çağrısında bulunurken, açıklama "Yaşasın örgütlü mücadelemiz! Yaşasın emekçinin onurlu direnişi! Yaşasın TÜRK-İŞ!" sloganlarıyla sona erdi. Kamuoyu, toplu iş sözleşmesi görüşmelerinin akıbeti ve kamu işçilerinin talepleri konusunda gelişmeleri yakından takip etmeye devam ediyor.