Kişisel Verileri Koruma Kurumu ile Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu bütçelerini değerlendirmek üzere Milliyetçi Hareket Partisi Grubu adına söz alan Milletvekili Sazak, sözlerine Pençe-Kilit operasyonu bölgesinde şehit olan Binbaşı Mehmet Duman’a Allah’tan rahmet dileyerek başladı.

Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Devlet Bahçeli liderliğinde 2023 yılı bütçesini olumlu bularak desteklediklerini vurgulayan MHP’li Sazak, gelişen teknolojiyle birlikte insanın kimlik tanımlamasının ana hatlarının dijital kimlik üzerinden şekillendiğine dikkat çekti. Bu kapsamda, ülkelerin dijital dönüşümü yakalamalarının öneminden bahseden Milletvekili Sazak, “Burada, üzerine basarak söylüyorum ki 100'üncü yılında Türk devletinin, Türk yüzyılındaki ana hedefi çağa adapte olmak değil, kendi yüksek kültür ve medeniyetimizin değerlerine sıkıca tutunarak yeni bir çağ başlatmaktır, teknolojiyi, bilgiyi, veriyi ve sanatı insan için en yüksek sınırlara binlerce yıldır oluşan insani değerlerimiz temelinde yükseltebilmektir.” dedi. Gelişen çağda toplumu ayakta tutan değerleri ve normların koruyarak yeni çağa adapte olmasının şart olduğuna değinen MHP’li Sazak, “Burada, üzerine basarak söylüyorum ki 100'üncü yılında Türk devletinin, Türk yüzyılındaki ana hedefi çağa adapte olmak değil, kendi yüksek kültür ve medeniyetimizin değerlerine sıkıca tutunarak yeni bir çağ başlatmaktır, teknolojiyi, bilgiyi, veriyi ve sanatı insan için en yüksek sınırlara binlerce yıldır oluşan insani değerlerimiz temelinde yükseltebilmektir.” dedi.

Dijital verilerin kirli güçlerin elinde insanı insan yapan özellikleri yok edebileceğini belirten Milletvekili Sazak “Özellikle gençlerimizi ve çocuklarımızı dijitalizasyon ve yapay zekâ öncülüğünde oluşturulan yalnız, tek düze, değersiz ve kimliksiz toplum modelinden kurtarmayı amaçlıyoruz.” diyerek Kişisel Verileri Koruma Kurumunun belli dosyaların güvenliğini sağlamakla yükümlü bir kurum olmasının çok ötesinde bir misyona sahip olduğunun altını çizdi.

10 Aralık “İnsan Hakları Günü” ve TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Üyesi olması sebebiyle insan haklarına da değinen MHP’li Sazak, “Herkese insan hakları dersi vermemiz gereken, geçmişi tertemiz bir medeniyet olan bizlerin bu konuda hak ettiğimiz otorite konumuna ulaşamamış olmamız çok acı vericidir. Orhun Yazıtları'ndan Peygamber Efendimiz'in veda hutbesine Türk-İslam medeniyetinin her karışında insan kıymeti ve hakkı üzerinde binlerce yıldır var olan bir medeniyet olduğumuzu unutmayalım.” dedi ve Batı’nın konuya 10 Aralık 1948 tarihinde İnsan Hakları Evrensel Bildirisi’nin kabul edilmesiyle girdiğine dikkat çekti.

Batının; Hocalı Katliamı’na sessiz kaldığını, Afrika’nın sömürgeleştirilmesine göz yumduğunu, Orta Doğu’yu petrol için savaş alanına çevirdiğini ve  Srebrenitsa Katliamı’nın gözleri önünde gerçekleştiğini ifade eden Milletvekili Sazak, konuyla ilgili Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin “İnsan haklarını sözde değil özde ve samimiyetle savunan ülke Türkiye'dir. Batılı ülkeler insani değerlerin siyasetini ve ticaretini yaparken Türkiye, vicdan seferberleriyle yardım yolu gözleyenlere koşmaktadır.” sözlerini hatırlattı.

“Devletin ve milletin güvenliğini, geleceğini birilerini tehdit eden hain terörist güçlere güllerle muamele edilmesi beklentisinde olanlar, bu oyunlarınızdan vazgeçin. Bu coğrafyada, bu millete bu maya tutmuyor; sahiplerinize iletin.” sözleriyle insan haklarını kullanarak terörü destekleyenlere seslenen MHP’li Sazak, “Dağlardaki piyon teröristlerin, insan haklarını, evlerinden zorlar kaçırılıp beyinleri yıkanıp dağlarda kalleşçe, zorla ve rezil hayat sürmelerine sebep olduğunda savunmayı aklından geçirmeyenler yakalanıp devlete teslim olup saklandığı inlerden binaya terfi ettiklerinde hangi hakkı büyük bir hevesle savunmaktadır? İnsan hakları, hukuktan ve demokrasiden dem vuranların ihanet içerisinde devletin varlığına pusu kurmuş terör örgütü üyelerinin affedilmesi değildir. İnsan hakları, zaferleri ve mazisi insanlık tarihiyle başlayan her zaman zaferle beraber medeniyet nurları taşıyan kahraman Türk ordusu ve şerefli mensuplarına iftira atarak yaşam hakkından bahsetmek değildir. İnsan hakları, millî mücadelemizin temel unsuru Kuvayımilliye ruhuyla kurulan Gazi Meclisimizin kürsüsünden kudretli Türkiye Cumhuriyeti devletine meydan okunarak terörün meşrulaştırılmaya çalışılması da değildir.” dedi. 

Konuşmasının sonunda bölücü terör örgütünü kınayamayanların demokrasi ve insan hakları adına söyleyebilecekleri tek bir söz olmadığını hatırlatan Milletvekili Sazak, sözlerine ne mutlu Türk’üm diyerek söz verdi.

Editör: Mustafa YILDIRIM