Güllü; "Tüketici hak ve menfaatlerinin korunabilmesini temin etmek için; tüketicilerin talebi olmaksızın mesaj gönderen veya gönderttiren, muhtelif numaralar aracılığıyla gerçekleştirilen aramaları yapan veya yaptıran kişi ve kurumlara sorumluluk yükleme vakti gelmiştir." şeklinde konuştu.
Tüketicilerin mesaj saldırısı altında olduğunu ifade eden Güllü, tüketicilerin rızası olmaksızın mesaj gönderilemeyeceğinin, hizmet sağlayıcıların mesaj gönderebilmek için tüketicilerden onay alması gerektiğinin ancak, devam eden abonelik, üyelik durumu, tahsilat, borç hatırlatma, satın alma tahsilatı gibi durumlara ilişkin bilgilendirme içeren iletiler için onay alınmasına gerek olmadığının altını çizdi.
Güllü, bu açıklamalara bağlı olarak;
1-Tüketiciler, her ne maksatla aranırsa aransın veya mesaj gönderilsin, kutlama mesajlarıda buna dahil, bu tek taraflı olmamalı, bütün kendisine ulaşan numaralara tüketicilerinde ulaşabilmesi gerekir.
2-Tüketicinin, kendilerini 0850 ile başlayan numaralara yine cevap verme veya mesaj gönderme hakkı olmalıdır. Bu aramalara verilen cevaplar veya cevap niteliğindeki mesajlar, savunma için belge niteliğinde olacağı, arama ücreti veya kullanılacak kontörün ilgili kurumca karşılanacağı hükme bağlanmalıdır.
3-Tüketiciler, dolandırıcılık amaçlı gelen aramalara karşı, özellikle ödül kazandınız, ücret iadeniz var gibi mesajlara çok dikkatli olmalıdır. Bu maksatla gönderilen mesajlar ile tüketicilerin kişisel verileri elde edilerek, kötü niyetle kullanılmaktadır. GSM operatörlerine, bu tür mesajları önleyici şekilde çalışmalar, yazılımlar yapmasını sağlayacak şekilde sorumluluk yüklenmelidir.
4-Tüketiciler, başta GSM operatörleri olmak üzere bazı şirketlerin müşteri hizmetlerini aradıklarında, uzun süre bekletilmekte, ısrarla dijital operatöre yönlendirilmekte ve mağdur edilmektedir. Bu durumun düzeltilmesi için ilgili kurum ve kuruluşlar gerekli düzenlemeleri ve çalışmaları yapması gerekir.
5-Tüketiciler, izni olmadan toplu mesaj sistemlerine dahil edilmemelidir. Tüketiciler, reklam, tanıtım ve bilgilendirme amacıyla kendilerine gönderilen toplu mesaj sistemlerinden, tek taraflı, bir tıkla istedikleri zaman çıkabilmelidir. Yukarıda belirtilen konularda yasal düzenlemeler yapılmalıdır.
2 Yıldan 4 Yıla Kadar Hapis Cezası Bulunuyor
6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu'na göre, kişisel verilerin ilgili kişinin açık rızası olmaksızın verilemeyeceğini, aktarılamayacağını ve kullanılamayacağını söyleyen Güllü, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun, 135. ve 136. Madde hükümlerine göre, kişisel verileri, hukuka aykırı olarak kaydeden, bir başkasına veren, yayan veya ele geçiren kişilerin iki yıldan dört yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılacağını belirtti.
Tüketicilerin istenmeyen mesaj, mail ve aramalar için şikayet başvurularını ister elektronik ortamda ister e-devlet üzerinden, isterlerse de bir dilekçe ile Ticaret İl Müdürlükleri’ne yapabileceklerini söyleyen Güllü, hizmet sağlayıcıların ve bütün vatandaşların, tüketicilere mesaj gönderirken veya arama yaparken, Kişisel Verilerin Korunması Kanunu'na göre ve Türk Ceza Kanunu'nun ilgili hükümlerini bilerek hareket etmeleri gerektiğini sözlerine ekledi.