Tüketiciyi Destekleme Derneği (TÜKDES) Genel Başkanı Süleyman Bakal, deprem ve yangın gibi afetlerde yaşanan can ve mal kayıplarının temel nedeninin denetim eksiklikleri olduğunu belirterek önemli uyarılarda bulundu. Bakal, mevcut yapı denetim sisteminin çoklu imza ve yetkili kişi fazlalığına rağmen sonuç vermediğini vurguladı.
“Deprem öldürmez, bina öldürür ama bina yapanı kim denetliyor?”
Afetler sonrasında uzmanların sürekli “deprem öldürmez, bina öldürür” sözünü hatırlattığını belirten Bakal, tüketicilerin sorumluluğunun abartıldığını söyledi.
TÜKDES Başkanı, mevzuata uygunluğu defalarca onaylanmış bir konutu satın alan tüketicilerin bundan daha fazlasını yapmasının mümkün olmadığını dile getirdi: “15–20 arasında yetkili kişi ve kurum tarafından oturulabilir belgesi verilen bir meskeni satın alan tüketicinin, teknik detayları yeniden kontrol etmesini beklemek hayatın olağan akışına aykırıdır.”
“Süper lüks villada kaçak akım rölesini bile tüketici takip edemez”
Bakal, özellikle teknik bilgi gerektiren elektrik tesisatı, havuz güvenliği, statik hesap gibi konularda sorumluluğun tüketiciye yüklenmesinin adaletsiz olduğunu ifade ederek şunları söyledi: “Süper lüks havuzlu bir villada kaçak akım rölesini veya havuzla elektrik tesisatı arasındaki mesafeyi tüketiciden kontrol etmesini beklemek doğru değildir.”
“Sorumsuz imzalar kaldırılmalı, mevzuat değişmeli”
Mevcut inşaat ve yapı denetim sisteminde çok sayıda imza ve onay bulunduğunu, bunun hem maliyet artırdığını hem de sorumluluğu belirsiz hale getirdiğini belirten Bakal, şu çağrıda bulundu: “Çok imzalı, sorumlunun güçlükle belirlendiği bina imalatı mevzuatı değiştirilmelidir. Sorumsuz imzalar ve denetimler kaldırılmalıdır.”
“Tüketicinin tek seçeneği yetkililerin imzasına güvenmektir”
Bakal, vatandaşın imkânı ve bilgisi dışında kalan teknik hususlar için suçlanamayacağını vurguladı: “Tüketicinin yetkili kişilerin, kurumların imza ve onayına güvenmekten başka seçeneği yoktur.”
“Kentsel dönüşüm ertelenemez bir zorunluluktur”
Türkiye'nin afet gerçeğiyle yaşadığına dikkat çeken Bakal, dirençli kentlerin bir an önce oluşturulması gerektiğini belirtti.
Afetlerden sonra yayımlanan taziye mesajları ve açılan soruşturmaların kimseye fayda sağlamadığını ifade eden Bakal, şöyle konuştu: “Kamu gücünü kullananlar birbirlerini suçlamayı bırakmalı. Telafisi mümkün olmayan zararlar oluşmadan ivedilikle kentsel dönüşüme başlanmalıdır.”





