77. yılında kadın Kadınlarımızı yazmak istiyorum; 77. yıldönümünde, geçmişten baş¬layıp bugüne değin!… Yıl 1918, yer Sultanahmet Meydanı İstanbul`un bir Halide Edip çıkıyor kürsüye. Miting alanı dolu İstanbul işgal altında, halkı coşturuyor ve daha sonra Türklerin İstiklal harbinde kurtuluşta Anadolu`da ATA`nın yanında kadın, öğretmen olarak kadın, profesör olarak kadın, cephede mermi taşıyan kadın. Kurtuluş Savaşı sonrası tarlada erkeğinin yanında, omuz omuza. Mutfakta kadın ve bugüne kadar kuşaklar yetiştirmek, kadınlar yetiştirmiş, erkek evlatların anaları!…. *** Bugün Türkiye çok şeyi ortaya korcasına KADIN`ı yetmiş yedi yıldır özverisi ile bir yerlere getirmiş ender ülkelerden biri. Büyük bir oluşum bu. Hemen hemen her yerde KADIN göze çarpıyor. Hastanede, postanede kadın!… İşyerleri okullar çalışan evinden dışarıda bir şeyler vermeye uğraşan kadınlarla dolu. Hakimi, Avukatı, doktoru, öğretmeni ile ülkesine, ailesine verebileceğini vermeye çalışanlarla dolu. Kadınlar sosyal hizmetlerde, yararlı faaliyetlerde hep erkeklerden önde. Erkeklerden başarılı. Fabrikalarda kadın işçiler küçümsenmeyecek kadar fazla artık. Ve evinin aşıyla, işiyle de yeni kuşakları yetiştirmesiyle de kutsallığını götürüyor. Ve “dedi” diyeceksiniz önümüzdeki günlerde kadınlarımız sessiz sedasız daha pek çok aktif olacaklar göreceksiniz. Cumhuriyetle başlayan etkinliklerine bundan böyle daha pek çok etkinlikler ilavesiyle iki binli yılların sonunda ülkemizi dünya devletleri arasında en doruklara çıkarmada mütevazı görevlerini yapacaklar. Bunu biliyorum, biliyorum çünkü eğitim denen faktör var ya işte o, kadınlarımızın bizleri yüceltecek faktör olan eğitimi alıyorlar ve tüm insanlarımızı bir yerlere taşıyorlar. Çok güzel eğitildikleri gibi eğitiyorlar da. Şunu biliyorlar: •Bir yıl sonrasını düşünüyorsan, tohum ek •Ağaç dik, on yıl sonrası ise tasarladığın •AMA YÜZYIL İSE DÜŞÜNDÜĞÜN HALKI EĞİT •Bir kez, ürün verir ekersen tohumu, •Bir kez ağaç dikersen on kez ürün verir. •Yüz kez olur bu ürün, eğitirsen halkı, •Balık verirsen bir kez doyurursun halkı, •Öğretirsen balık tutmasını hep doyar karnı. Kuan-tzu. Çinli Ozan Kadınlarımızı yazmak istedim; Onları yazmak imkânsız okumalıyız, görmeli, görebilmeliyiz GERÇEKLERİ… Bence!… (Canım  kardeşim,  sema’NIN   anısına,….Bu  bin yıldan  hayırlı bir  günde  toprağa  verirken,….)